4. Bölüm

1.1K 122 12
                                    

Jongin ~

Chanyeol kolumdan tutup beni kantine doğru sürüklerken düşünebildiğim tek şey Sehun'un orada olup olmadığıydı. Dün ilk defa Sehun'u bu kadar yakından görmüştüm ve tanrım kesinlikle nefes kesiciydi. Pekala benimle doğru dürüst konuşmamıştı ama zaten daha yeni tanıştık bu yüzden şimdilik olumsuz yorum kabul etmiyorum. Evet "Kris'le el ele fısır fısırlardı." falan. Söylemenize gerek yok. Zaten oradaydım. Ama dediğim gibi henüz beni tanımıyor ondan hep.

Kafamı Chanyeol'un omzuna çarpmamla durduğunu anladım ve arkasından çıkıp sonunda sabahın köründe beni buraya sürüklemesine neden olan kişiyi gördüm. Byun Baekhyun.

Sessizce inledim ve kulağına doğru uzanıp "Lanet olsun dostum git ve öp onu." diye fısıldadım. "İnan bana yapacağım. Ama bugün o gün değil." dedi ve Baekhyun'un oturduğu masaya doğru ilerledi.

Masa kalabalıktı ve bazılarının sırtı bana dönüktü. Ancak hiçbiri Sehun değildi. Suratımı buruşturup oturdum ve masadakileri inceledim.

Kris ve Xiumin bölüm lideri olduğu için onları tanıyordum. Chanyeol ve Luhan bizim bölümün en iyileri arasında olduğu için onları da tanıyordum. Chanyeol her dakika ondan bahsettiği için Baekhyun'u tanımamak zaten imkansızdı. Yixing hakkında ise Sehun'un arkadaşı ve dans bölümünde olduğunu biliyordum. Onların haricinde masadakileri sadece yüz olarak tanıyordum. Hepsi okulun favori isimleriydi. Ben bir kaçının ismini biliyor olabilir miyim diye hafızamı kurcalarken Baekhyun söze başladı.

"Önce kısaca tanışalım ama fazla vaktimiz yok o yüzden bu işi ben devralıyorum." dedi ve cevap beklemeden devam etti.

"Kris, Kai ve Xiumin bölüm liderleri onları zaten tanıyorsunuz." masadan bir kaç onaylama sesi geldi ve Baekhyun elini Yixing'in omzuna koyarak "Yixing ve ben dans bölümündeyiz. Chanyeol ve Luhan müzik bölümünde, Tao ve Soo dövüş sanatlarında, Chen ve Suho ise resimde." dedi kısaca.

"Şimdi sizi buraya neden topladığıma gelecek olursak.. Eminim hepinizin festivalden haberi vardır." dedi soran gözlerle. Ve yine bir kaç mırıldanma sonrası sessizlik oluştu. "Ortak çalışmayı yapmak zorundayız. Bay Hong bu işi yapamazsak gelecek dönem aktivitelerimizi iptal edeceğini söyledi." Bu sefer masadan bağırışmalar ve küfürler yükseldi.

Baekhyun elini masaya vurup dikkatleri üzerine çektikten sonra devam etti.

"Ortak çalışmadan Sehun sorumlu tutuldu. Ancak yetişmeyeceğini düşündüğü için dönem tekrarı yapmayı bile göze alarak ortak çalışmayı reddetti. Sehun kabul ederse yapabilir. Daha önce yaptı. Tek ihtiyacımız olan şey onun liderliği."

Ayağa kalktım ve "Pekala o halde gidip ikna edelim." dedim. Aslında tek istediğim Sehun'u görmekti. Herkes çok çabuk onayladı -hatta bu beni biraz şaşırttı- ve okulun koridorlarında Baekhyun'un arkasından koyun sürüsü gibi ilerlemeye başladık. Saat 7:30 du ve etrafta tek tük öğrenci vardı.

Binanın çıkış kapısının tam tersi yönünde yürüdüğümüzü fark ettiğimde Baekhyun'a "Çıkış ters yönde. Evine gitmiyor muyuz ?" diye sordum.

O ise aynı anda hem kaşlarını çatıp hem de yüzüne çarpık bir gülümseme yerleştirerek -inanın bana bunu nasıl yaptığını bilmiyorum- "Sehun'u ikna etmemiz için evine gitmemiz gerekmiyor çünkü kendisi zaten okulda. Ama sen yine de evini ya da evindeki bir odayı.. Ne biliyim banyosunu falan merak ediyorsan gitmen için adresi veririm." dedi ve göz kırptı.

Neden böyle bir şey sorduğumu, o an ne düşündüğümü bilmiyorum ama sanırım rezil oldum ve bir saniye Byun Baekhyun denen şeytan bana az önce ne ima etti ?

Firefly ~ SekaiOpowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz