...
"Benimle de dans et."
...
"Ne diyorsun Jongin?" dedim gülerek ama o baya ciddi gözüküyordu.
"Niye gülüyorsun? Ben dans edemez miyim? Ortak çalışmada da dans edeceğim zaten, alıştırma gibi bir şey olur."
Biraz düşündükten sonra "Tamam koreografi hazır zaten gel sana onu öğreteyim." diye teklifte bulundum.
"Onu zaten öğreneceğiz. Ben bunu istiyorum." dedi ekranı göstererek. Annesinden şeker isteyen küçük çocuklara benziyordu. Yüzümde istemsizce engel olamadığım bir gülüş belirdi.
"Neden taktın ki buna bu kadar ?"
"Sen neden kabul etmiyorsun ?" diye sordu kaşlarını daha çok çatarak.
Tam cevap vereceğim sırada "Onlarla böyle dans ediyorsun ama bana gelince neden hayır?" dedi tekrar ekranı göstererek. O sırada Baekhyun'la sırt sırta dans ediyorduk. (y.n/ Playboy olduğunu daha önceden söylemiştim ama yine de hatırlatayım dedim.)
Telefonumu çıkarıp Baekhyun'u aradım. "Baekhyun bugün okula gelmeyeceğim sen idare et." diye mırıldandıktan sonra cevap vermesini beklemeden kapattım. Zaten reddetmezdi bu teklifi, çünkü yerime bak dediğimde kendini öğretmen gibi hissediyordu ve bunun çok hoşuna gittiğini daha önce de söylemişti.
Bilgisayarı bir elime alıp diğer elimle Jongin'in elini tutarak onu çalışma odasına sürükledim.
"Önce ısınmamız gerekiyor." dediğimde kolunu hemen belime atıp kafasını boynuma gömdü.
"J-Jongin dans etmek istediğini sanıyordum."
"Isınmamız gerekiyor demedin mi ? Isınıyoruz işte." diye cevap verdiğinde gülüp kollarından kurtuldum.
Aslında onun yöntemi daha hoş olabilirdi ama kendime hakim olmam gerekiyordu.
"Öyle değil. Yani kollarını bacaklarını falan çalıştırman lazım." dedikten sonra ısınmaya başladım.
Bana bakıp hareketlerimin aynılarını tekrar ediyordu.
Bir süre ısındıktan sonra hareketleri göstermeye başladım. Sorun şuydu ki sadece bir kez göstermem yetiyordu. Jongin çok çabuk kapıyordu ve şu haliyle bir çok dans öğrencisinden daha iyiydi.
Yaklaşık bir saat sonunda tüm koreografiyi öğrenmişti ve birazcık kıskanmış da olabilirdim.
"Şimdi hepsini öğrendiğine göre şarkıyı açıyorum ve başlıyorsun." dediğimde "Dur biraz, tek başıma mı?" diye sordu.
"Evet. Şimdi seni izleyeceğim, eğer yeterince iyi yaparsan beraber dans edebiliriz." dediğimde kafasını salladı ve şarkıyı başlattım.
Lanet olsun ki çok iyi dans ediyordu ve yine lanet olsun ki çok seksiydi. Onu izlerken vücudum yavaş yavaş kasılıyordu ve Jongin bilerek gözlerimin tam içine bakıyordu.
Arkasını dönüp kalçalarını salladığı sırada aynadan bana yamuk bir gülümseme verdi.
Ben yutkunup kendime hakim olmaya çalışırken Jongin şarkıyla resmen sevişmişti.
Dansı bittiğinde bana döndü. Terlemişti ve nefes alış-verişleri düzensizdi.
"Nasıldım?" diye sorarken resmen gözleri parlıyordu.
"İyiydin, aferin." diyebildikten sonra kendimi zorla banyoya attım.
Kafamı bir kaç kez sağa sola sallayıp aklıma gelen ıslak düşünceleri defetmeye çalıştım. Yüzümü birkaç kez yıkadıktan sonra anca kendime gelebilmiştim.
YOU ARE READING
Firefly ~ Sekai
Fanfiction"Sen hiç ateş böceği gördün mü ?" "Hayır ama bu bir cevap değil." "Kesinlikle."
