17

10.6K 871 525
                                    


 Min Yoongi bile şaşkınlıkla geri çekilirken benim tek yapabildiğim şey duvarın içinde kaybolmak için dua etmekti. 

 "Siz ne yapıyorsunuz?" diye gürledi Jimin. Olduğum yerde sıçradım ve korkuyla Min Yoongi'ye baktım. İşte korktuğum şey tam olarak buydu.

 Yoongi müdür odasının kapısını göstererek merdivenlerden çıktı ve Jimin de öfkeli adımlarla onu takip etti. Hala duvarla yapışık bir haldeydim ki kendime gelip son hızda peşlerinden koştum.

 Terasa çıktığımızda Jimin öfkeyle saçlarını çekiştiriyordu. Min Yoongi ise ellerini onu sakinleştirmek için kaldırmış çaresizce bakıyordu.

 "Hah! Demek bir haftadır evde neşe saçmanın sebebi buydu! Ben de nihayet seni düzeltebiliyorum diye seviniyordum! Meğerse arkamdan neler çeviriyormuşsun!"

 Park Jimin'i hiç bu kadar öfkeli görmemiştim. Resmen kıpkırmızıydı ve yüzündeki her damar patlayacak gibi görünüyordu. 

 Min Yoongi'nin bakışları sertleşti. "Park Jimin! Ben yanlış hiçbir şey yapmadım, geri dönemeyeceğin şeyler söylemeden önce kendine gel!"

 Jimin histerik gülüşüyle bu sefer bana doğru döndü. "Ne yani? O zaman bu yanlışı yapan sen misin, Eun Ji?! Ne zaman sana yaklaşsam kaçmanın sebebi o muydu? Bu yüzden mi benimle olamadın?!"

 Kalbim sıkışırken ağlamamak için derin nefesler alıp çaresizce Jimin'e bakıyordum. Ne diyebilirdim ki?! 

 "Jimin... Hayır, seni hiç aldatmadım!" diyebildim en sonunda. Jimin dişlerini sıkarak kolumu koparırcasına tuttu. Canım yanıyordu ama ağzımı açıp tek kelime edemiyordum. Bana ne olmuştu böyle? 

 Bir anda aramıza girip Jimin'i itekleyen Yoongi sesini yükseltirken öfkeden köpürüyordu.

 "Sen ne halt yediğini sanıyorsun?! Eun Ji'nin hiçbir suçu yok anladın mı! Her şeyi ben yaptım! Çünkü onu ben sevdim! Sen ortalarda yokken bile onu seviyordum anladın mı beni lanet herif?!"

 Şaşkınlıktan taş kesilmiştim. Kalbimin hızının artmasını neye bağlayacağımı bile bilmiyordum.

 Jimin afallamış gibiydi. Anlamaya çalışır gibi gözlerini kıstı ve bir Yoongi'ye bir bana baktı.

 "Size inanamıyorum... Yani beni hiç sevmedin mi, Eun Ji? Her şey yalan mıydı? Bu kadar iyi bir yalancı mıydın yani?"

 Vücuduma aniden hücum eden öfke parmaklarımda karıncalanmaya neden oldu.

 "Sen neden bahsediyorsun?! Ben sırf kimse üzülmesin diye evden bile çıkmamayı seçtim! Ne yapsam birinizin üzüleceğini bile bile yaşayamam çünkü anladın mı?! Ama SEN ne yaptın? Sen, boş bulduğun ilk anda kendini partideki yılışık sürtüklerin kollarına attın! Peki sana soruyorum Jimin, NE HAKLA benden hesap sorabiliyorsun?!"

 Ani çıkışım karşısında ikisi de şaşırmıştı. Jimin ağzı açık bana bakarken Min Yoongi Jimin'e hesap sorarcasına bakıyordu.

 "Sen ne yaptın?" dedi fısıldayarak Jimin'e. Jimin dişlerini sıktı ve başını eğdi. Yoongi parmaklarını Jimin'in yakasına doladı. Ciğerlerimdeki nefesi bir anda dışarı vererek Yoongi'yi durdurmak için koştum. 

 "Sen ne yaptın, dedim Jimin!? Onu böyle mi sevdin?! Seni adi!"

 Yoongi'ye Jimin'i bırakması için yalvardığım sırada bir anda yakasını Jimin'i iterek bıraktı ve Jimin yere düştü. 

"Min Yoongi!" 

 Haykırışlarımı sonunda duyduğunda elleriyle yüzünü sıvazladı. "Sana bunu nasıl yapabilir?" diye fısıldadığında dizlerimin bağı çözülmek üzereydi. 

camouflage | min yoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin