14| Sıcak Bir Yuva

2.2K 115 20
                                    

Birinin yüzüme ıslak bir şeyle dokunduğunu hissettiğimde gözlerimi açtım, bayılmıştım. Karşımda gişede gördüğüm adam hala duruyordu, yani rüya falan görmemiştim. ''Mira, Mira iyi misin?'' diyordu bana endişeli gözlerle. ''Baba?'' dedim kısık bir sesle, ''Hayır Mira. Baban değilim ben. Ben amcan.'' dedi. Amcam mı? Ne? Bir kaç saniye boyunca hatırlayamadım, sonra aklıma geldi. Babam yaşarken hep amcamdan bahsederdi, fakat hiç görüşmemiştik. New York'daymış demek. Peki o beni nereden tanımıştı? ''Ne?'' dedim, ''Ben amcan Mira. Babanın ikizi. Biliyorum, çok benziyoruz. Ve biliyorum; beni hiç görmedin. Ama annen her yıl bana senin resmini yolladı. Ve seni şu an tanıyabildim. O kadar çok seviyorum ki seni, hiç görmemiş olsam da seni kızım gibi görüyorum. Benim hiç çocuğum yok, ama sen benim çocuğumsun sanki. Hadi şimdi kalk, arkadaşını ve seni evimde ağırlayayım.'' dedi. Şok olmuştum resmen, demek annem sürekli fotoğrafımı bu yüzden çekiyordu. Ne karmaşık ve sırlarla dolu bir hayatımın varmış benim? Fıkra gibi. Evet masal veya hikaye gibi değil benim hayatım, fıkra gibi. Birisine anlatsan güler bu şeylere. Düşünmeyi bırakıp şaşkın şaşkın ''amcamı'' inceleyerek yerimden kalktım, doğrulduğumda amcama bir daha baktım, gerçekten babama fazlasıyla benziyordu. Bana sarıldı, ''Gerçekten çok güzel bir genç kız olmuşsun Mira, bana ölen kardeşimi hatırlatıyorsun. Bundan sonra benim de kızımsın!'' dedi. ''Sende bana babamı hatırlatıyorsun AMCA'' dedim ve kollarımı beline koyarak sarılmasına karşılık vermiştim. Gariptir ki bana güven veriyordu bana sarılması. ''Haydi, eve gidelim, araba var mı?'' dedi Rüzgar'a bakarak, Rüzgar ''Evet var'' dedi. Amcam gidip gişede ki başka bir görevliye bir şeyler dedi ve daha sonra lunaparaktan çıktık. Normal, çok da lüks olmayan kendi arabasına bindi amcam, bizde onu takip ettik. Lunapark'da mutluluğu yakalamışken, birden böyle bir şeyin olması şaşkınlığıma şaşkınlık katmıştı. Yolda öndeki arabayı takip ederken sonunda amcam sağdaki bir evin önünde durdu, bizde durduk. Arabadan indik ve amcamın yanına geldik, birlikte eve girdik. Ev gayet güzeldi fakat biraz dağınık gibiydi. Amcam evli sanıyordum, sanırım değil. ''Şey, adın Kemal'di değil mi amca?'' diye sordum. ''Evet fakat uzun süredir burada yaşadığım için adımı değiştirdim, yani burada herkes beni Gerard olarak bilir.'' dedi. Vay be, biz de mi değiştirsek adımızı ne? ''Peki'' dedim. ''Evin dağınıklığına kusura bakmayın, bilirsiniz yalnız yaşıyorum ve hizmetçi tutmak istemiyorum'' dedi. ''Sorun değil'' diyerek gülümsedim. Sonra salona geçip oturduk. ''EE arkadaşını tanıştırmayacak mısın KIZIM?'' dedi, ''Kızım'' . İlk defa annem dışında birisi bana bunu demişti, ne bileyim sıcaklık hissettiriyordu. ''Şey, bir sürü olay oldu amca. sanırım hepsini anlattıktan sonra Rüzgar'ı tanımış olursun'' dedim. ''Anlat bakalım, neden buradasın? Annen nerede?'' dedi, daha sonra her şeyi anlattım. Ağzı açık dinlemişti, kim duysa ağzı açık kalırdı zaten. Taner'i, Rüzgar'ın Taner'in oğlu olduğunu, Taner'in bana yaptıklarını, annemin iğrençliklerini... Hepsini anlatmıştım. Amcamın gözlerinin dolduğunu gördüm, ''Yapma Amca'' dedim, ''Ne yapmayayım Mira? Ben aptalın tekiyim. Baban öldükten sonra sana sahip çıksaydım, seni arasaydım belki de bunları yaşamayacaktın. Buralara sürüklenmeyecektin, anneni hayatından silmeyecektin!'' dedi. Kendini suçladığını biliyordum. ''Hayır saçmalama, olacağı varmış olmuş işte. Annem bana inanmayarak hata yaptı. Sakın onu arama, bilmesini istemiyorum.'' dedim. Amcamla olduğumu bilirse içi rahat ederdi, etmesin. İstemiyordum. Telaşlansın. Hayatı boyunca vicdan azabı çeksin. ''Tamam tamam, aramayacağım. Sana bunları yapmış ya, artık konuşmam zaten onunla.'' dedi. Oh, rahatlamıştım. ''Teşekkürler amca.'' diyebildim. ''EE, nerede kalıyorsunuz bakalım siz?'' dedi amcam, Rüzgar ''Benim annem ve üvey babamın yani aslında kendisini öz gibi görüyorum ama yinede Taner olduğunu sanmayın diye üvey babam dedim, her neyse işte onların burada evleri vardı. Bizde orada kalıyoruz.'' dedi. ''Anladım, ee siz sevgili misiniz?'' dedi amcam. Ah! İşte bunu dediği an, içim fena rahatlamıştı. Çünkü soruş şekline bakılırsa böyle şeyleri fazla kafaya takmayan, genç kız-erkek ilişkilerini normal gören, babacan bir insandı. Gittikçe daha çok seviyordum amcamı! ''Şey...'' derken  Rüzgar atladı, ''EVET'' . ''Ne güzel! Sizin adınıza sevindim gençler,keşke bende birini bulabilsem!'' dedikten sonra hepimiz bir kahkaha attık. ''Bulursun amca, biz sana buluruz'' dedim. Yine güldük, ''Akşam burada yemeğe kalmaya ne dersiniz? Zaten neredeyse akşam oldu'' dedi amcam, ''Olur'' dedik aynı anda Rüzgar'la. Doğru düzgün bir yemeğe ihtiyacımız vardı. Biraz daha konuştuk, amcam bana babamın küçüklük/benim görmediğim fotoğraflarını gösterdi. Duygulandık, hüzünlendik, güldük, kahkaha attık. Akşam olduğunda amcam yemek yapmak için mutfağa gitti, yanına yardım etmek için gittiğimde ''Hayır sakın, uzak dur! Ben bana karışılmasını istemem.'' dedi, hahaha ne matrak bir adamdı! Yemeğimizi yedikten sonra ''Mm'' diye sesler çıkarmıştık, çok güzeldi yaptığı şeyler. ''Ne sandınız be, ben yemek yapamam mı sandınız? Bunca yıldır yalnız yaşıyorum!'' dedi, yine güldük. ''Eline sağlık'' dedikten sonra biraz daha oturup sohbet ettik, daha sonra numaralarımızı birbirimize verip eve gittik. Amcam iyi ki karşıma çıkmıştı, iyi ki. Şu an nasıl şokta ve bir o kadar da mutlu olduğumu anlatamam! Onu babam gibi görmüştüm şimdiden,çok iyi ve samimiydi. Beni sevdiğini hissedebilmiştim. Bana sahiplenen böyle birisinin olması, hemde babamın kanından olması doğrusu mükemmel bir şeydi. Haydi bakalım, bugün de böyle bitti. Acaba daha ne gibi maceralar yaşayacaktık? Kim bilir. 

Iı şey, biliyorum çok kısa ve biraz kötü oldu. Ama çok beklemeyin diye hemen yazmak istedim. Aceleye geldi, olsun mazur görün :(  Bir dahaki bölüm çok uzun ve çok heyecanlı olucak bunun garantisini verebilirim. Yinede vote verip/yorum yapmanızı istiyorum. Çok teşekürler şimdiden,hepinizi seviyorum canımlaar :*** xxx

İntikamWhere stories live. Discover now