19| Sinsi Planlar

2.3K 90 12
                                    

Evet, aynen öyle. Bu karşımda gördüğüm kişi benim hayatımı daha da mahvedecekti. Rick Martin.

Amcamların evinde Rick denen bu sülüğün ne işi vardı peki? Ben daha ''Amca bu kim?'' diye sormadan, amcam hemen atıldı ; ''Sana söylemeyi unutmuştum Mira, bu Rick. Pelin'in ağabeyi. Aslında gerçek adı Mert, fakat uzun zamandır burada yaşadığı için adını değiştirmiş. Her neyse, umarım iyi anlaşırsınız gençler!'' . Az önce amcamın dediklerini doğru mu duymuştum? Şimdi amcamın evleneceği kadının çocuğu, Rick Martin miydi? Ah! Bir taşta iki kuş! Pelin yetmiyormuş gibi, birde şu Mert, yada her neyse artık ''Rick'' denen çocuk çıkmıştı. Çocuğun benimle sorunu vardı. İğrenç şekilde sırıttı. ''Merhaba Mira. Tanıştığıma memnun oldum!'' dedi, şu anne babaların anlayamadığı fakat çocukların gayet rahat sezebildiği türden bir yapmacıklıkla. ''Ben de.'' dedim. Sırf amcamı üzmemek için böyle diyordum. Rüzgar'ın bir şeyden haberi olmadığı için, ''Merhaba dostum!'' diyerek Rick'in elini sıktı. Gayet dostçaydı. ''Selam'' dedi Rick. O da gayet dostça konuşuyordu. Neden böyle yapıyordu ki? Madem benimle bir sorunu vardı, o zaman Rüzgar'la da olmalıydı değil mi? Enteresan.

Amcam ''Çocuklar size bir gelişmeden haber vermek istiyoruz!'' dedi, Meral hanımla birbirlerine bakıp sırıtıyorlardı. Canım amcam ya, nasıl da mutlu diye düşündüm. 

Ne olduğunu anlamıştık tabii.

''Biz evleniyoruz!!!'' dediler aynı anda coşkuyla. Pelin ve Rick çok sevinmiş gibiydiler, nedeni belirsiz. 

''Çok sevindim,tebrik ederim ikinizi de amcacım!'' dedim. Önce amcamı öptüm, daha sonra Meral denen o kadının yanına yaklaştım, ''Sizi de tebrik ederim Meral hanım.Bir ömür boyu mutlu olursunuz umarım!'' dedim. Samimiyetle, ''Hanım mı? O ne öyle canım, bana Meral abla ya da teyze diyebilirsin. Aramızda ki bu soğuk resmiyet kalksın artık.'' dedi. ''Pekii, öyleyse MERAL ABLACIĞIM.'' dedim ben de gülümseyerek. Daha sonra Rick ve Pelin amcamla annelerini öptüler, sıra bize gelmişti. Rick Rüzgar'la tokalaşırken Pelin'de yapmacıklıkta bir numara bir edayla -aslında biraz samimi olabilirdi- bana sarıldı. ''Artık kuzen sayılırız!'' diyerek gülümsedi. ''Aynen öyle'' dedim bende gülümseyerek. Sonra Pelin gidip Rüzgar'ı öptü, ÖPTÜ. Evet öpmüştü. Bu ne cürret? Ben onları seyrederken Rick yanıma geldi. ''Yeni kız, seninle ne güzel bir yerde karşılaştık öyle? Bu karşılaşma işimi daha da kolaylaştiracak!'' dedi kulağıma, fısıltıyla. ''Kes sesini'' dedim dişlerimin arasından, bir yandan da gülümsemeye çalışıyordum. 

Bu iğrenç konuşma/tokalaşma/sarılma faslı bittikten sonra yemeğe geçtik. 

Meral abla şimdiden evde yemekler yapmaya başlamıştı bile. Amcam buna nasıl alışacaktı acaba? Ne de olsa o hep kendi yemeğini kendi yapar(mış). Ama anlaşılan, onlar anlaşmışlardı bile kendi aralarında. Amcam salataları yapıyor, Meral abla yemekleri yapıyordu. Bence gayet hoştu. Hoş olmayan şey varsa, o da neydi biliyor musunuz? Tatlı mı tatlı Meral ablanın, çocuklarıydı. Onlar hiç tatlı değillerdi. Onlar tuzluydu. 

Sakin sakin yemeğimizi bitirmiştik. Fakat hala büyük zengin aileler gibi masada oturuyor, sohbet ediyorduk. Konu yine dönüp dolaşıp okula gelmişti. Ah, gelmese şaşardım! 

Amcam, ''Siz sanırım aynı okuldasınız,'' dedi. ''Evet'' dedik Rick'le aynı anda. Rüzgar ve Pelin sessiz kalmışlardı. ''Bu sizin için çok mükemmel bir şey, kaynaşmanıza yardımcı olur.'' dedi Meral abla. İşte yine her kitabın, her filmin içinde yer alan bu olayı yaşıyorduk. Aile dostlarının veya yakın ailelerin çocukları birbirlerine sinir olur, aralarında olaylar olur; fakat ailelerin bundan hiç haberleri olmaz! Çok iyi arkadaş olduklarını sanırlar çocuklarının. İşte şuan da tam bu oluyordu. Hayır, biz arkadaş falan değildik. Asla da olmayacaktık! 

''Evet, baya bir kaynaşacağız şüpheniz olmasın!'' dedi Rick, imayla bana gülümseyerek. Öküz ya. Resmen öküz. Ne yapmaya çalışıyordu ki? Rüzgar, Rick'in bu hareketini fark etmişti; elini omzuma koydu. ''Çok iyi dost olacağız elbet!'' dedi, dost kelimesini bastırarak. Evet, umarım... 

Yavaş yavaş masadan kalktık, Meral abla ve amcam masayı toparlıyorlardı. Yardım etmek istemiştim fakat izin vermediler. Bunlar da böyleler işte, birbirlerine çok uyumlular gerçekten!

Rick ve Pelin ortadan kaybolmuşlardı. Ben ellerimi yıkamak için lavaboya giderken, bir odada Pelin ve Rick'in sesini duydum. Fısıltıyla ama hiddetli şekilde konuşuyorlardı. İstemeden onları dinlemek zorundaymışım gibi bir hisse kapıldım. Kapının ardına sessizce kulağımı dayadım. Ve şu sözleri duydum ; PLAN İSTEDİĞİN GİBİ GİDECEK İŞTE RICK! OYUN BOZANLIK YAPMAYACAKSIN. SEN ONA SAHİP OLACAKSIN, ŞU YAKIŞIKLI SEVGİLİSİ DE BENİM OLACAK! ANLADIN MI?

Bizden mi bahsediyorlardı ? Ne diyorlardı bunlar ? Kafam çok karışmıştı. İkisinin de bizimle bir derdi vardı anlaşılan. Yalnız bu duyduklarımdan çıkardığım tek şey; İki düşmanımızın çıktığı ve onlarla savaşmak için Rüzgar'la birbirimize daha fazla kenetlenmemiz gerektiğiydi. 

İntikamWhere stories live. Discover now