buzzcut season

4K 344 572
                                    

Elimi çok sıkı tutuyordu. Acaba birgün onu bu konuda uyarmaya cesaret edebilecek miydim?

Merdivenlerden sessiz ama hızlı adımlarla iniyorduk. Ev halkının uyanmamış olması için erkenden çıkma kararı almıştı. Tüm gün onlardan birini görmektense, vaktini benimle birlikte dışarıda geçirmeyi teklif ettiğinde evden gizlice çıkacağımızı tahmin etmemiştim. Merdivenlerin sonuna gelip devasa holde durduğumuzda hedefimizdeki kapı açılmıştı. Baron sabahın altısında, jilet gibi takım elbisesiyle karşımızda dikiliyordu.

Harry beni yavaşça arkasına alırken boşta olan eli bir yumruk olmuştu.

"Benimle gel." dedi adam Harry'e sadece iki saniyelik ters bir bakış atarak.

Yürümeye başladı ve sağ tarafta geniş bir salona açılan basamaklara yaklaştı.

"Hayır."

Durdu ve düşündü. Başını sağa sola sallarken alaylı kıkırtısını duyabilmiştim. Arkasını dönüp gözlerini ikimizin üstünde gezdirdi.

"Yalnız konuşmalıyız."

Beni kibarca kovduğunda üstümdeki şaşkınlığı atıp odaya çıkma kararı aldım. Harry'nin elini bırakmak için bulunduğum girişimlerim, onun beni kendine çekip buna engel olmasıyla kısa sürmüştü.

"O yanımda olacak. Her zaman." diye tısladı boğuk sesiyle.

Elimi sıkıca tuttuğu avcunun etrafını parmaklarımla sardım ve hafifçe okşadım. Eklem yerlerimin beyazlamasına sebep olan sert tutuşu şimdi daha rahattı. Bakışlarını babasından çekip bana indirdi.

"Onu dinleme. Seni üzmesine izin verme." diye fısıldadım.

Ancak baronun duymayacağı kadar sessiz bir fısıltı değildi. Bakışlarım bir anlığına Bay Christopher'ın öfkeli ve şaşkın gözleriyle buluşunca hakkımda ne düşündüğünü anlayabilmiştim. Kendisi bile oğlunun üstünde etki kuramazken ben bunu yapıyordum ve o şimdi çok yetenekli bir erkek fahişesine bakıyordu. Harry'nin bu bakışları fark etmemesini diledim.

"Gidelim sevgili Louis."

Baronun yeşil gözleri altında ezilirken kapıya yürüdük. İki taraflı büyük kahverengi kapı açıldığında bahçeye park eden siyah bir Audi durdu. Biz dışarı adımlarken arabadan inen Ben'in uykulu esneyişi görüş alanıma girdi. Kollarını kaldırıp gerinirken bir anlığına gözlerini açıp bizi gördükten sonra hızla duruşunu düzeltti.

"Vay canına! Kaçmaları için yığınla zahmete girerek yardım ettiğim çifte kumrular yuvaya geri dönmüşler."

Son kez arkama bakıp baronu orada göremedikten sonra yeniden karşımızda bize kınayan gözlerle bakan Ben'e döndüm.

Adımlarını yere her vuruşunda başını alayla sağa sola sallayarak bize yaklaştı.

"İncindim dostum. Ailenin yeniden birleştiğini bana neden söylemedin? Ben senin en sevdiğin kuzenin değil miyim?"

"Kahvaltıya gidiyoruz kuzen." dedi Harry hitap şeklini vurgulayarak.

Ben, tek kaşını kaldırdı ve gözlerini üstümde gezdirdi.

"Baloncuğunuzu patlatmak istemem. Siz gidin. Amcamın sorgusuyla uğraşmam gerek."

Etmediğimiz daveti reddederken omuzlarını kaldırıp indirdi.

"Tomlinson. Seni yeniden görmek güzel."

Harry'nin kasılan çenesini bir kenara atıp gülümseyerek başımla selam verdim. İki parmağını kaldırıp gözlerimi işaret etti.

cipa | larry ✓Where stories live. Discover now