|13|

1.2K 216 109
                                    

"baksanıza, tooru bugün uzun kollu giymiş. bileklerini kesmiş olabilir mi?"

çıplak fotoğrafı okulda satılmaya başladıktan sonraki gündü. sınıfta sadece onunla uğraşanlar ve tooru vardı. bunu yüksek sesle, tooru duysun diye söylüyorlardı.

tooru, bir şey demeden kollarını sıvadı. diğerleri de çok komik bir şeymiş gibi gülmeye başladılar. "aklı sıra bize laf sokuyor, şuna bakın."

tooru gözlerini devirdi ve sınıftan çıkmak için ayağa kalktı. hızlı adımlarla çıkacakken, biri onu bileğinden tuttu. "aa, harbi kesmemiş bileklerini."

"biz mi kessek?" yine gülüştüler. "iyi fikir bak, biri makas uzatsın." tooru, artık o kadar bıkmıştı ki tepki bile veremiyordu. bileğini kurtarıp oradan uzaklaştı. okulun arka tarafına gitti. daha önce oraya gitmemişti ve o an bulmuştu orayı.

daha önce hiç görmediği pembe saçlı bir çocuk sigara içiyordu. bunu görür görmez orayı terk etmeye yeltendi ama çocuk onu durdurdu. "hey,"

tooru, biraz korkarak ona döndü. herkes onunla uğraştığı için onun da bir şeyler diyeceğini düşünmüştü. "bir tane ister misin?" çocuk ona doğru sigara paketini salladı.

"hayır, teşekkürler. kullanmıyorum."

"pekâlâ, kimseye söylemezsin değil mi?" daha önce birkaç kişi sigara içerken yakalandığı için okuldan atılmıştı bu yüzden takahiro oldukça tedbirliydi bu konuda.

"hayır, söylemem." tooru, her an kötü bir şey olacak gibi hissediyordu ama yanılıyordu.

"tamam o zaman." takahiro, son dumanını içine çektikten sonra sigarasını söndürdü ve "bir gün bu iyiliğini sana geri ödeyeceğim." dedi.

×××

pembe saçlı çocuk her gün uğradığı kendine özel sigara içme yerine gitti. okulda sigara içmek için muhtemelen en uygun yer oraydı ve keşfettiği için mutluydu. özel yerine yaklaşmıştı ki pek sık başına gelmeyen bir şeyle karşılaştı. özel yerinden yani okulun arka kısmından konuşmalar duyuyordu. merak edip saklandı ve dinlemeye başladı. her zaman meraklı biri olmuştu zaten.

bir tane kız ve çocuk karşılıklı hararetle bir şeyler konuşuyorlardı. ikisi de gergindi ve takahiro olayı daha da merak etti.

"kimseye bahsetme, tamam mı?"

"resmen adam öldürdün farkında mısın?" takahiro bunu duyunca gözlerini büyüttü ve telefonunun ses kaydını açtı. olur da bir şeyler duyar diye.

"şşt!" oğlan, kızın ağzını kapattı. "sus, kimse duymasın." kız, çocuğun eline vurdu. "kimse yok zaten. sana tooru'yu sadece korkut demiştim, öldür değil!"

takahiro, tooru'yu pek tanımazdı. okul kalabalık olduğu için sadece bir kez, orada konuşmuşlardı. farklı şubelerdeydiler ve ortak dersleri de yoktu. ama onun hakkında herkes gibi o da birçok şey duymuştu. çıplak fotoğrafları gibi.

takahiro şok olmuştu. okuldaki herkes onun intihar ettiğini düşünüyordu ve böyle bir şey kimsenin aklından geçmemişti. yine de soğukkanlılığını korudu ve dinlemeye devam etti ses kaydını kapamadan.

"biri bizi dinliyor." çocuk, etrafına baktı ama birini göremedi. takahiro telefonunu hemen cebine attı ve yanlarına gitti. "okulumuzda bir katil olduğunu bilmiyordum."

kız da çocuk da iyice gerginleşmişlerdi ve takahiro bundan zevk aldı. "sen... bizi dinledin mi?"

"evet, ama merak etmeyin polis dışında kismeye söylemem." çocuk hemen kaşlarını çattı ve takahiro'nun yakasına yapıştı. "kimseye anlatmayacaksın."

"çek o pis ellerini üzerimden." çocuk nedense ellerini çekmişti. "birine söylesem inanmaz zaten. ikisi de rahatladılar ve "doğru" gibi bir şeyler söylediler. takahiro orayı terk etti. okuldan sonra yapacağı ilk iş polise gitmek olacaktı.

glowing eyes ⎯ iwaoiWhere stories live. Discover now