|12|

18.8K 1.1K 495
                                    

Tom Odell- Grow old with me

"Kızım çok güzel olmuş saçların!"

Niran heyecanla uçlarını mor yaptığım saçlarıma iltifat ediyordu. Dün birden bire büyük bir kararla bir kuaföre gitmiş saçlarımı mor yaptırmak istediğimi söylemiştim.

Saçlarım kahveremgi olduğu için önce sarı yapmaları biraz kötü olsada, mor çok güzel tutmuştu.

"Ne gerek vardı ya, sizi korumak daha zor olacak şimdi. İyice dikkat çekeceksin ya..."  Samet bir abi edasıyla beni azarlarken kulağıma eğildi ve  "Atlas'ın seni görmeyen gözüne tüküreyim." dedi. Kıkırdarken okula giriş yaptık.

Okulda bir çok kişi saçını sarıya ya da siyaha boyayabiliyordu. Umarım benimde mor saçlarıma karışmazlardı.

Merdivenlerden çıkarken bütün 9. sınıflar bana bakıyordu ve bu his iyi miydi kötü müydü bilmiyordum. Sınıfıma girdiğimde çantamı sıraya bıraktım ve camın önüne geçtim.

"Dua et Züleyha hoca görmesin seni, yoksa çıran yanar."

"Umrumda değil açıkçası. Annem izin verdi, o kim ki?"

Niran kafasını salladı ve başını omzuma koydu. Samet sınıfa Mısra ile girerken, pardon Mısra'yı kucaklamiş Samet sınıfa girerken şokla onlara baktık.

"Ne yapıyorsun Samet!?" İkimiz de cırladığımızda Samet'in sinirden boynundaki damarlarının şiştiğini gördüm. Mısra'yı yere bırakıp omzularından sarstı.

"Yeter ulan yeter! Seviyorum! Köpek gibi seviyorum! Evet yanında heyecandan salaklaşıyorum!Anla artık!" Samet bağıra bağıra konuşurken Mısra'nın gözlerinden yaşlar düşüyordu.

"Keşke çiğdem getirseydim ya, güzel olurdu." Diye fısıldadı. Koluna çimdik atıp izlemeye devam ettim.

Mısra kıpkırmızı olmuş şekilde Samet'i göğsünden ittirdi ve sınıftan çıkmaya çalıştı. Evet çalıştı çünkü Samet kolundan yakalayıp kendine çekti ve sarıldı.

Olanlar karşısında gözlerim dolarken bir film sahnesinden fırlamış gibilerdi.
-
Huriye hocanın çözdürmeye çalıştığı matematik sorusuyla beynim yanarken kalemi masaya koydum ve soruyla konuşmaya başladım.

"Ulan insafsız soru, ne istiyorsun benden! Niran! Çözemiyorum al şu soruyu!"

Kısık sesle bağırırken Niran bana döndü. Onun kağıdına baktığımda kendisi bütün soruları çözmüştü.

Kafama eliyle vurup soruyu gözüme soktu, "Geri zekalı mor kafa, bak burayı atladığın için devam edemiyorsun." dediği yere baktığımda gerçekten öyle olduğunu gördüm.

"Çoluğunun çocuğunun ayakkabısı olayım giydir beni Niran, Allah razı olsun bacım."

Diğer soruları da çözmeye çalışırken sınıfa nöbetçi öğrenci girdi. Ne yumurtlayacak diye beklerken konuştu.

"Mavera'yı Züleyha hoca çağırıyor Huriye hocam."

Niran bana korkmuş gözlerle bakarken ayağa kalktım.

"Gazan mübarek olsun Mavera..." Huriye hocanın dediğine gülüp sınıftam çıktım.

Züleyha Hoca bugün beni hiç görmemişti o yüzden saçlarımı görmesine pek imkan yoktu. Ya da gidip biri beni ispiyonlamıştı.

Müdürenin odasına girmek için kapıyı çaldım ve girdim.

"Kızım bu saçlar ne!?" Odaya girer girmez bağırmasıyla irkildim.

ANONİM; Leyl Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin