|40|

10K 660 47
                                    

İkiye on kala- Mutluyum ama birazdan geçer
Bedenimde dolaşan akımı hissedebiliyordum. Parmak uçlarıma kadar titrerken, bu an o kadar farklıydı ki.

Atlas'ın yemyeşil gözleri tüm yüzümü tararken, biraz daha eğildiğinde dudaklarıma sürtmüştü. Gözlerimi sıkıca yumup dudaklarım dudaklarına tutunurken midemdeki kelebeklerin yirmi dört saatinin dolmasına son bir kaç dakika kalmış gibi kanat çırpmasını hissettim.

Kirpikleri kirpiklerimin arasından geçerken heyecandan dolan gözümden büyük bir damla yaş şakaklarımdan aşağıya kaydı. Dudakları dudaklarımdan ayrıldığında vücumdaki his çoğalmıştı.

Atlas hızla topalanıp üzerimden kalkarken bende hızla toparlandım. Elimle yüzümü silip ayağa kalktım. Anı bozmak istemediğimden ayağa kalkıp kaymaya devam ettim.

Atlas da tekrar dengesini kurmaya çalışıyordu. "Ee hadi, oturmaya mı geldin Atlas? Kaysana,"

Atlas tam ayağa kalkmış kayacakken dengesi yıkılınca bayılan Bülent Ersoy gibi yere yığılmıştı. Yüksek bir kahkaha atarken Atlas toparlanıp tekrar ayağa kalktı.

"Buzu bu kadar kaygan yapanın amına koyayım!"
-
Antidepresanlarımı alıp yatağıma yattığımda günün yorgunluğu bedenime bir sarmaşık gibi dolanmıştı.

Annem 1 günlüğüne teyzeme gittiği ve yarın da okul olduğu için Atlas benimle kalıyordu.

Üzerini değiştirmeye banyoya gitmişti ve ben onunla uyuyacağım için çok mutluydum.

Atlas'la bir ömür geçirmek isterdim; sabah uyandığımda onu izlemeyi, O'nunla olmayı, O'na yemek hazırlamayı... Atlas ile hayatımı birleştirmek isterdim.

Gözümün önünde biriken hayallerim kapı sesiyle yere düşüp kaybolurken içeriye Atlas girdi.

Atlas üzerinde eşofmanlarıyla yanıma uzandığında elini bel boşluğuma koydu. Bütün tüylerim ürperirken içimi saf bir huzur kapladı.

Elimle ellini tutarak göğsümün altına yerleştirdiğimde Atlas'ta kafasını omzuma koydu

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Elimle ellini tutarak göğsümün altına yerleştirdiğimde Atlas'ta kafasını omzuma koydu.

Atlas sıkıca beni sararken, bu duyguyu tarif edebileceğime inanmıyordum

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Atlas sıkıca beni sararken, bu duyguyu tarif edebileceğime inanmıyordum.

Kaç insan sevdiğiyle uyuyabiliyordu ki? Sevişmeden ya da arzuları uğruna harcanmadan? Tamamen saf ve temiz duygularla kim uyuyabiliyordu?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Kaç insan sevdiğiyle uyuyabiliyordu ki? Sevişmeden ya da arzuları uğruna harcanmadan? Tamamen saf ve temiz duygularla kim uyuyabiliyordu?

"Mavera?" Bütün gün buzda kaymaktan donumuza kadar ıslanıp anca eve gelebilmiştik ve çıkan sesinden Atlas'ın da yorulduğunu anlayabiliyordum.

"Hm?" İlaçlar etkisini gösteriyor olacaktı ki sesim uykulu çıkmıştı.

"Seni kaybetmek istemiyorum."

Bir zamanlar bilmediği bir kafede oturup kitap okuyan kızı anımsadım. Kafasını kaldırıp okuduğu cümlenin güzelliğini düşündü. Gözleri dolu dolu varla yok arası gülümsedi. Bir gün bu anı yaşayacağımı hiç düşünmemiştim.

Bir kitap olsak en güzel sahnemiz bu an olurdu.

"Ben o top oynarken gördüğüm Atlas'ı hiç kaybetmek istemiyorum. "

ANONİM; Leyl Where stories live. Discover now