NORMAL ÇİFT

13.6K 908 262
                                    

sabah uyandım yanımda yoksun.
solumda bir acı senden yoksun.
soluksuz kaldım köşelerde.
yalnızım sanki yorgun.
inan değildi sonsuz.
bitti gitti seyrettik aşkı
sanmışım yolu yordamı bu
böyle yazılmadı ya da ben öyle kandım
şimdi tek başımayken kimin öyküsü bu?
bu benim öyküm birazcık yaralı
kalbimin pek çok yeri yamalı

              🍂🍂🍂🍂🍂🍂
      
     Zamanı geri almayı herkes illaki istemiştir, yaptığı hataları düzeltmeyi yada yaşadığı mutlu anları tekrardan yaşamayı...
Maalesef zamanı geri alma şansımız olmuyor, bunun yerine şimdi bulunduğumuz zamanı en iyi ve güzel şekliyle değerlendirmeye çalışmak bizim için en doğrusu olucak.

Keşke demek istemiyorum, bu yüzden kalbimi dinleyip, onun istedikleri yapmaya çalışıyorum. Benim için en doğru yolun bu olduğunu biliyorum.

Elimde ki kahveyle camın kenarına gidip, sokağa göz gezdirmeye koyulurken, çocukluğumun geçtiği bu sokaklara baktıkça, dudaklarım kıvrılıyordu. Yeni bir hayata başlarken, buralardan kilometrelerce uzağa gitmeyi hiç hayal etmediğimi düşündüm.

Doğup büyüdüğüm bu yerden, ayrılmak ve hiç alakası olmayan başka bir şehre gitmek baya acayipti.
Ama zamanla herşeye alışılıyordu, bende alışmıştım tabi alışmamda savaşın etkisi baya büyüktü.

Gökayın bizim sokağa girdiğini görünce cama biraz daha yanaştım, bahçenin kapısını açıp, içeri girip başını yukarı hafifçe kaldırınca bakışlarımız birleşti.
Dudakları kıvrılırken, elini kaldırıp hafifçe salladı. Camdan ayrılıp kapıyı açmaya giderken, her zaman ki gibi beni basan heyecanı dizginlemek amacıyla derin derin nefes aldım.
Kapıyı açıp, gökayı karşılarken, yüzüme tebessüm yerleştirmeyi unutmadım.

-Hoşgeldin.

-Hoşbulduk, eskisi gibi yine camdan yolumumu gözlüyordun?

Gökayın sözleriyle yanaklarım kızarırken, nasıl bunu bildiğini anlamamıştım. Resmen o zamanlar onu seyrettiğimi farketmiş. Rezil bir durum.

- ne..ne alaka? Ben sadece şey yapıyordum. Hem ne diye yolunu gözlim? Tam saçmalık...

Ölümüne inkar etmem gerekiyordu, asileşmenin tam sırasıydı. Öfkeli bakışlarımı gökaya dikerken, onun tam tersine gülümsediğini farkettim.

-tamam sakin ol sadece takılıyorum sana. Ahmet amca burda mı? Ona bir tavla sözüm vardı.

Gökayın konuyu değiştirme kabiliyetine bayılmıştım. Yüzüme tekrardan tebessüm yerleştirirken, kabının önünden çekilip elimle içeriyi işaret ettim.

- Sen geç otur, amcam dışarda ufak bir işi vardı birazdan gelir.

Gökay hafifçe başını sallayıp içeri geçerken, bende arkasından kapıyı kapatıp onun peşinden oturma odasına geçtim.
Gökay tekli koltuğa oturmuş etrafta bakışlarını gezdirirken, bende karşısında ki ikili koltuğa geçip oturdum.
  Bakışları tekrar bana dönerken, olabildiğince sakin kalmaya çalıştım.

- Ne zaman dönüceksin?

Gökaydan beklemediğim soru nedeniyle biraz şaşırsam da boğazımı hafifçe temizleyip, bakışlarımı yüzüne odakladım.

- Düğünden sonra dönücem.

Kısa ve öz bir cevap verip bakışlarımı elime indirdim.

- Çok cesur bir kızsın.

SEN UYURKEN (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin