1.1

4.3K 452 347
                                    

Taehyung duyduğu isimle gözlerini sonuna kadar açtı.

"Nasıl burda?"

"Basbaya burda."

"Nerde?"

"Arkanda."

Taehyung önündeki 5 kişinin odaklarının arkasına kaydığını görünce yavaş yavaş arkasına döndü.

Gördüğü bedenle anında önüne geri dönerken yanındaki Jin'e fısıldadı. "Suda halay çeken balinalar aşkına yanlış gördüğümü söyle!"

Jin kıkırdayarak yanıtladı Taehyung'u. "Hayır gayet doğru görüyorsun."

Tekrar arkasına döndüğünde Yoongi'nin yanına oturduğunu gördü. Koltuğundan kayıp yere düşerken "Höst lan!" diye kaçırdı ağzından.

Yoongi umursamazca "Susacak mısın artık? Yıllardır beklediğim filmi izleyemiyorum sayende." diyince Taehyung göz devirerek yerine oturdu. "Kıçımın filmi."

Hoseok Taehyung'a cebinden bir mendil uzatıp konuştu. "Al peçete burnunu tahriş etmesin."

"Bu mendili hâlâ saklıyor musun gerçekten?"

"Tabii ki saklıyorum."

"Yoksa beni özledikçe buna sarılıp falan mı uyuyorsun ahaha!"

"Ya ya. Seni her an özlüyorum. Her gün birlikte değilmişiz gibi hahaha!"

Onlar gülüşürken Yoongi sinirlenmişti. Neden sinirlenmişti? Çünkü daha geçen gün ona onu sevdiğini söyleyen çocuk şimdi başkasıyla fingirdiyordu. Yalancı diye düşündü içinden.

"Flörtleşmeye dışarıda devam edin rahatsız oluyorum!"

Taehyung ona anlamaz bir şekilde bakış atarken Hoseok "Flörtleşmek?" diye sordu. Yoongi ise onları yanıtlamayıp filme odaklanmayı seçmişti.

Dakikaların aktığından şüphe duymaya başlayan Taehyung koltukta biraz daha yatay pozisyona gelip gözlerini kapattı. Bilimkurgu diye girdikleri filmin yarısından çoğu mucuk mucuk şeylerden oluşuyordu ve çiftlerin birbirine yaptığı romantik iltifatlar yüzünden gökkuşağı kusmaya başlayacaktı birazdan.

Taehyung sıkılmışlığın verdiği mayışıklıkla kolay bir şekilde uykuya dalarken klişeyi yerine getirip kafası Yoongi'nin omzuna düşmüştü.

Bunun üzerine birkaç saniye donakalan Yoongi, kendine gelince Taehyung'un kafasını ittirdi. Bu sefer Taehyung Jin'in omzuna yığılmıştı.

Jin Taehyung'a kısaca şefkatle bir bakış atıp filme geri döndü. Yoongi birkaç dakika boş bakışlarla Taehyung'u izledikten sonra rahatsız hissedip onu tekrar kendine çekti.

Omzundaki ağırlığın yok olduğunu hisseden Jin kafasını sağa doğru çevirince Yoongi'nin onzuna kafasını yaslamış, kollarıyla koluna sımsıkı sarılmış bir Taehyung gördü. Yoongi'nin hiçbir şey yapmamasına şaşırırken aynı zamanda bu görüntüyle içi ısınmıştı.

Hemen yanındakileri dürterek dikkatleri Taehyung ve Yoongi ikilisine çevirdi. "Onlar çok yakışıyo lan!"

Filmin sona erdiğini bildiren yazılar ekranı doldururken salondaki herkes toparlanıp çıkıyordu. Yoongi omzundaki kişiye dikkat etmeden direk ayağa kalkınca Taehyung kafasını koltuğa çarpmıştı.

"Noluyo lan dünya mı yıkılıyor!"

Aniden sıçrayarak uyanan Taehyung herkesi güldürürken Hoseok ve Jimin onun kollarına girip ayağa kalkmasına yardımcı oldu.

Hep birlikte sinemadan çıktıklarında havanın karardığını farkettiler.

Namjoon ile Yoongi arabalarına binerken Jungkook ve Jin de kendi arabalarına binmişti. Taehyunglar evleri yakın olduğu için yürüyeceklerini söyleyerek eve yöneldiler.

Kısa süre sonra eve varınca Taehyung uykusuna kaldığı yerden devam etmek amacıyla halıya attı kendini.

Jimin ağzı kulaklarında sırıtarak koltuğa yattı ve "Tae. Biz sinemadayken bir şey oldu." dedi. Hoseok da diğer koltuğa kurulmuştu bile.

Taehyung gözlerini açmadan "Ne oldu?" dedi umursamazca.

"Sen uyuya kaldın ya. Yoongi'nin omzuna düştü kafan. Sen de hemen ahtapot gibi sarıldın ona."

Taehyung'un kapalı gözleri anında ardına kadar açılırken Hoseok devam etti. "Sen Yoongi'ye yapışmış bir şekilde uyurken o seni kendinden uzaklaştırmak için hiçbir şey yapmadı."

Taehyung'un gözleri ışıldayıp yüzünü çocuksu bir sevinç kaplarken bir anda kaşlarını çattı.

"Siz nasıl arkadaşsınız lan! Aramıza japon yapıştırıcısı bir şey sürseydiniz de ölene kadar birleşik yaşasaydık! Of çok güzel olurdu! NEDEN YAPMADINIZ?"

Hoseok gözlerini devirirken konuştu. "Ay pardon ya. Sizi öyle görünce koskoca sinemadan çıkıp japon yapıştırıcısı bulup onu size sürmek aklımıza gelmediği için çok özür dileriz. Affet gardaş!"

Taehyung oflarken Jimin ve Hoseok kahkahalarla gülüyordu.

Taehyung sinirle ayağa kalkıp "Uykum kaçtı işte sizin yüzünüzden. Açım ben." diyerek mutfağa girdi.

Buzdolabından atıştırmalık bir şeyler ararken kendi kendine söyleniyordu. "Tabii beyimin omzuna kafamı koyduğumu öğrenmişim uyku mu kalır?"

Ekmeğin arasına özensizce sıkıştırdığı şeylerle birlikte salona geri dönüp halıda yerini aldı Taehyung.

Ekmekten büyük bir ısırık alıp konuştu. "O sogdowh. Korşon mo sibgosek?"

Jimin kafasını sallayıp "Evet anladım." diye cevap verirken Hoseok anlamsız bir şekilde Taehyung'a bakıyordu.

"Diyorum ki. Acaba kurşun mu döktürsek. Bakın bende nazar var kesin. Böyle kalbim çarpıyor son zamanlarda."

Hoseok kıkırdarken konuştu. "Son zamanlarda Yoongi'yi gördüğündendir o çarpıntı."

Taehyung ekmeğin kalanını ağzına atıp ellerini yanaklarına dayadı ve "Ay evet ya ona çarpar benim kalbim salak şey!" dedi. Tam bir fangirl çıkmıştı içinden.

Jimin "Tae. Neden bu kadar çok kişiye aşık oluyorsun ki?" diye sordu. Yoongi'ye olan aşkı 1 aydır sürse de Jimin hâlâ 'belki geçer' düşüncesi taşıyordu.

Taehyung halıda yatay konuma gelip güzelce yerleşince yanıtladı arkadaşını.

"Kira, vergi, fatura, sigorta, tatil, gezmek... Hepsi çok pahalı. Sevmek beleş diye önüme geleni seviyorum ben. Ama Yoongi, o önüme gelen en güzel şey! Düşünüyorum da eğer onu sevmek paralı olsaydı... Tek kuruş harcamaya kıyamadığım kumbaramdaki tüm paraları feda ederdim..."

__________

Geç oldu evet ama sonuç olarak hala bugündeyiz kejejej Ben... Tae'nin Yoongi'yi uyandırışını gördüğümden beri kendime gelemiyarram!

free love // taegi✔Where stories live. Discover now