22. Bölüm Yâr Yarası

345 36 38
                                    

Tüm gece bölüm bekleyen değerli, şapşik okuyucuma sevgilerimle :3

###

Kai'ye her şeyi açıklama kararı almıştım. Bu kararın doğruluğunu günlerdir kendime sorguluyordum. Korkuyordum çok korkuyordum. Onu bir daha görememekten, tepkilerinden korkuyordum.

Onu kıracağım inciteceğim diye ödüm kopuyordu. Kai'yi bir deliden farksız seviyordum. Belki de bir deliden daha da delirmişcesine.

Tepkisine bakacaktım. Biraz olsun beni sevmiş miydi, ben farklı biri olsam beni sever miydi? Ona açıkladıktan sonra bana olan tepkisine bakıp ona göre hareket edecektim. Başka türlü bedenim bu ağır yükten kurtulamazdı. Eğer Kai'nin hafızasını silersem, Joyhun onun hafızasını okuduğunda anılarımıza ulaşamazdı. Böylece Kai ile yaşadığım anılar da benimle birlikte solup gidecekti.

"Yaptığım bütün hataları telafi edeceğim Siyah İnci...Hayatına Joyhun olarak girdim, Sehun olarak çıkacağım..."

Bir daha tadına bakamayacağım dolgun dudakları son kez aldım minik dudaklarım arasına. Nazikçe öperken kiraz dudaklarını, kapanmaya yüz tutmuş gözlerimi açarak bakışlarımı Kai'ye odaklamıştım. Şu an birçok duyguyu aynı anda yaşamasının verdiği şaşkınlık şüphesiz her yerden tarif edilebilirdi.

Gözlerimi, hayal kırıklığı ile bana bakan siyah incilere odakladım. Onunla yaşadığımız bütün anılar onun çerçevesi içinde bana sunulurken, kalbim hiç olmadığı kadar saplanıyordu bedenime. Daha fazla kontrol edememiştim kendimi. Başından beri yaşadığımız anılar Kai'nin hafızasından bir çırpıda silinirken, benim hafıma tekrardan kazınıyordu.

Ağlamaya başladığımı fark edememiştim. Sıcak gözyaşlarım yavaş yavaş yanaklarımdan akıp yerini soğuğa bırakırken, Kai'nin hafızasını tamamen sıfırlamış olmanın verdiği ızdırapla sert bir şekilde kapanmıştım dolgun dudaklarına. Gözyaşlarım bedenimden tamamen ayrılırken, sımsıkı kapadığım gözlerimi açmaya korkuyor, gitmesin diye de sıkıca kavrıyordum sıcak yanaklarını serin avuçlarım arasında.

Joyhun'un izlerini son kez silmek istedim Siyah İnci'min dudaklarından. Her ayrıntısını yeniden kazıdım dudaklarıma, acıyan kalbime ve zihnime. Dudaklarını yeniden keşfediyordum son kez. Yoğun bir tutkuyla... Şaşkınlığını üzerinden atmış olacak ki beni hafifçe ittirmeye çalışıyordu. İzin vermedim belli bir müddet. Kopamazdım o kiraz dudaklardan. En sonunda sert bir şekilde ittirmesi ile pes etmişti bedenim. Sadece bedenim değil duygularımda.

Bir anda kendimi Kai'nin kolları arasında bulmuştum deliler gibi boşaltırken içimi. Onun kokusu, onun huzura kavuştuğum boynu. Ondan uzak kalmaya çalışıyorum ama olmuyordu. Kai benim hem yaramdı hem de yara bandım.

Sehun olduğumu Kai'ye açıkladıktan sonra, bana iftiralarda bulunup üzerine Joyhun'un nerede olduğunu sorması, soğuktan taşlaşmış kalbimi paramparça etmeye yetmişti. Onun hafızasını silmek, yapmak isteyeceğim en son şeydi ama yapmıştım. Onla olan bütün anılarımı sıfırlamıştım. Bunu yapmam bencilceydi biliyordum yine de elimde değildi. Artık Siyah İnci ile yaşadığım onca güzel anı benimle güvendeydi. Bu anıların üzerine başta Joyhun olmak üzere kimse konamazdı artık.

Hafızasını sildikten sonra kalbimdeki kırıklar daha minik parçalara ayrılıp bütün organlarıma tek tek saplanmış, hepsini deşip geçmişti. Daha önce canım bu kadar yanmış mıydı? Daha önce bu kadar ağlamış mıydım? Hayır... Kalbim deli gibi acıyordu söküp atmak isitiyordum.

Kendimi yine Kai'nin kollarında bulduğumda bana iyi gelen tek kişinin o olması tüm bedenemi yerle bir edip deşme isteği uyandırmıştı bende. Ancak öyle...ancak öyle kalbimdeki bu derin acıyı dindirebilirdim. Kai'nin bal kokan saçlarını derince çekmiştim içime.

Siyah İnci [Sekai]Where stories live. Discover now