yirmi| birsürü sevmek meselesi

4K 384 148
                                    

geçen bölüm oylar düzelene kadar yazmam dedim ama yazdım...sehunun jongini sevmesine ihtiyaç duyduğumdan galiba

hepinize musmutlu bir yıl dilerim♡
---

"Sehun uyan, geç kalacaksın." Uykumun derinlikleri arasından silik silik duymaya başladığım seslerle mırıldanarak kıpırdandım. Uyumak istiyordum.

"Sehun," U harfini uzatarak başımda tatlı tatlı mırıldanan bir kahve çekirdeği vardı. Nasıl kaldığım yerden devam edebilirdim ki? "Bugün okula seninle gelemeyeceğimi biliyorsun. Geç kalma, hadi."

Cümlesiyle birlikte gözlerimi araladım ve sizi temin ederim, güne bu güzel manzarayla başlayabilmek için iki böbreğinizi birden verirdiniz. Başını yüzüme doğru eğmişti ve birkaç saç tutamı yer çekiminin etkisine yenik düşüp aşağı doğru sarkmıştı. Bugün bu bir haftanın son günü olduğunu gözardı edip mutlulukla gülümsedim ve başımı hafifçe kaldırıp dudaklarından öptüm. "Okula gitmeyip senin yanında olamaz mıyım? Jongin?" O kadının yüzünü ne kadar görmek istemesem de sevgilimin yanında olmak istiyordum.

Sevgilim.

"Olmaz tabii ki. Bugün iki saat biyoloji iki saat de fizik derslerin var. Bunları kaçırmana izin veremem." Doğrulup oturur pozisyona geçti ve üzerindeki takım elbisesini elleriyle düzeltti. "Endişelenmene gerek yok, bugün umuyorum ki her şey bitecek ve hayatlarımıza kaldığımız yerden devam edeceğiz."

Bakışları çok cesur bakıyordu yine. Ama korktuğunu biliyordum, ona buyüzden bu kadar aşıktım işte. Gizlemesini iyi biliyordu. Ben de yerimden doğrulup kollarımı bedenine doladım. "Akşam Chae'nin dönüşünü birlikte kutlayacağız tamam mı? Onlara nasıl gerçek bir ebeveyn olunacağını göstereceksin." Yanağından öptüm. "Seni seviyorum."

Karşılık olarak yaklaşıp dudaklarımdan öptü.

Karşılık olarak yaklaşıp dudaklarımdan öptü

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

--
Jongin'den

Dakikalar, duruşmanın olacağı şu odaya girdiğimden beri saatler gibi geçiyordu. Herhangi bir olumsuzluk yoktu tabii, yine de biriciğimi benden uzak tuttukları her saniyeden nefret ediyordum. Sehun'u zorla okula yollamıştım fakat yanımda olmasına ihtiyacım vardı.

Keşke burada olsaydı.

"Sorumluluk sahibi bir baba çocuğu anneye en muhtaç duyduğu zamanlarda ondan kaçırmaz." Chunghae'nin avukatı konuştuğunda kendimi gülmemek için zor tuttum. İkinci yarının başından beri aynı cümleyi tekrarlıyorlardı ve bu ellerinde bir şey kalmadığının da kanıtıydı. Yine de ciddi ifademi korudum. Avukatım nasıl olsa benim yerime konuşacaktı.

"Bunların bebeğini daha ikinci ayı bile dolmamışken terkeden bir 'anne' için fazla iddaalı sözler olduğunu düşünüyorum. Müvekkilim söz konusu olan çocuğun annesiz büyümesinden dolayı bu kavrama yabancı olduğunu ve dolayısıyla da haftasonlarını orada geçirmek istemediğini ifadesinde belirtmişti. Bilirsiniz ki, sorumluluk sahibi bir baba çocuğunun isteklerini de göz önünde bulundurur." Avukatım sözlerini tamamlayıp yanıma geri oturduğunda eliyle omzumu sıktı. Benim bakışlarım hâlâ hakimdeydi, sıra onundu çünkü. Ve tek dileğim, bu davanın bir duruşma daha uzamamasıydı. Kızımı istiyordum.

bir çeşit eşitsizlik] sekai ✔Where stories live. Discover now