Yİ/35.BÖLÜM

19.2K 693 193
                                    

#BÖLÜM ŞARKISI: Çağan Şengül & Yasir Miy - Mesafe

(SATIR ARASI YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN CANLARIM, KEYİFLİ OKUMALAR :))

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(SATIR ARASI YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN CANLARIM, KEYİFLİ OKUMALAR :))

|YOLCULUK İSTANBUL|-35

Yüzümde hissettiğim sıcak nefes, saçlarımın içinde yavaş ve nazikçe gezinen rahatlatıcı parmaklar, kaşımın biraz üstüne yumuşakça bastırılan sıcak dudaklarla, istemsizce sıçradım. Girdiğim boş rüya aleminden ürkerek sıyrıldığımda gözlerimi aralayarak, bulanık bakışlarımla net göremediğim, karşıma çıkan Baran'la ağzımdan ürkerek bir nefes aldım.

Hangi ara gelmişti?

Nedenini bilmediğim sersem bir telaşla doğrulmaya çalıştığımda ağrımaya başlayan belimle istemsizce ağzımdan acılı bir inleme döküldü. Gözlerim refleks olarak kapanırken elimde belime gitmiş, ağrısını biraz olsun dindirecekmiş gibi ezbere bildiğim hareketlerle ovuyordum.

"Ben sana gitmeden ne dedim?" diye sinirle homurdanan Baran'la gözlerimi yavaşça açarak ona baktım. Ayakta durmuş, kollarını göğsünde bağlamış ve yüzünde gizlemediği kızgınlıkla bana bakıyordu. "Her seferinde sözümü dinlememen canımı sıkıyor."

Haklıydı ancak rahat edememiştim. Bütün gün, bütün evi tabiri caizse altını üstüne getirmiş kafamı dağıtmak için gün boyu evle uğraşmıştım. Dip baca süpürmüş, silmiş ve alınabilecek her şeyin tozunu almıştım. Ve haddinden fazla yorulmuş olmalıydım ki kendimi hangi ara bu koltuğa attığımı bile hatırlamıyordum.

Yengem aradığında açmamış, daha doğrusu açacak cesareti kendimde bulamamıştım. Üstelik o kadınla görüştüğümüzü öğrenmişse asla ayakta duramazdım ve konuların açılacağı bilincindeyken kendimi ansızın bir krizin ortasında bulabilirdim. Dolayısıyla çağrısını meşgule atmış, ona iyi olduğuma ve en kısa zamanda ona döneceğime dair kısa bir mesaj atmıştım. Netice de beni merak ediyordu ve yaklaşık bir hafta boyunca ona attığım kısa mesajlarla ilgileniyordu. Onun, Dilara Atabey'in kardeşi olduğunu öğrendiğimden beri onunla konuşacak ve bu durumu savunacak kadar kendimi güçlü hissetmiyordum.

Keza Baran'ın buraya gelmeden önce de söylediği gibi burada kaldığım süre zarfında hiçbir şeyi aklıma getirmemeye çalışacaktım. Ne kadar zor olsa da yapmak istiyordum. Artık yorulmuştum; bedenen, en çokta ruhen. Ve geldiğim bu kısa tatilde yorgunluğumu bir nebze olsun kaybetmek istiyor, biraz olsun dinlenmek istiyordum.

Buna ihtiyacım vardı. Çok ihtiyacım vardı.

Etrafın kararmış olması birkaç saat uyuduğumu tescil ederken elimi belimden çekerek bana dikkatle bakmayı sürdüren Baran'a güven verici bir şekilde tebessüm ettim. Omuzlarımı mahcup bir edayla havaya kaldırarak indirdim, başımı yana doğru eğerek yaramaz bir bakış attım.

YOLCULUK İSTANBULWhere stories live. Discover now