Baran: İyi misin?
Tuğçe: Her beş dakikada bir şu soruyu sormaktan vazgeçmeyecek misin?
Baran: Seni merak ediyoruz.
Tuğçe: Yalnız kalmaya ihtiyacım var.
Baran: Yalnız kalıp kendi kafanda kurguladığın senaryoya inanmanı ve gereksiz yere üzülmeni istemiyoruz.
Tuğçe: Beni anlamıyorsunuz.
Baran: Asıl senin anlamamakta ısrarcı olduğun bir takım şeyler var.
Tuğçe: Baran, lütfen, sonra konuşalım.
Baran: Şimdi konuşacağız, Tuğçe.
Tuğçe Görüldü|
Baran: Kuzey'in o gece, Begüm'ün evinde olduğunu inkar etmeyeceğim.
Tuğçe: Seni engelleyebilirim.
Baran: Ancak ben de onlarla birlikteydim.
Baran: Bize kısa bir süre önce evine hırsız girdiğinden bahsetti.
Baran: Ailesinin yurt dışında olduğunu biliyorduk.
Baran: Yeniden kaynağını çözemediği sesler işittiğini ve hırsız olabileceğinden şüphelendiğini söyledi.
Baran: Söz konusu bir can olduğu için, en azından iyi olup olmadığını görmeden içimizin rahat etmeyeceğini biliyorduk.
Tuğçe: Sana neden inanayım?
Baran: Sen benim kardeşimsin ve insan, kardeşinin üzülmesini istemez.
Tuğçe Görüldü|
Baran: Lütfen, yazdıklarımı bir düşün.
****
Yeni kurgum olan Tarifsiz'e de beklerim, efenim.
YOU ARE READING
ay ışığı | texting
Short Story"Seninle ay ışığında, üzerimizi örten yıldızları paylaşmak isterdim."