ÜSAME 🐾

Ü101 🐾

Multi video ; Tarkan-Yolla 🎶

Keyifli okumalar 🌸

▪️

"Bugün hiç tadım tuzum yok
Üstelik çok huysuzum
Tedirginim huzursuzum
Yanımda sen olmayınca

Gel yine başım belada
Beni bul karakollarda
Adım yazar zabıtlarda
Yanımda sen olmayınca."

"Aga sen efsanesin." Soner, Barlas'ın söylediği cümleye karşılık elini göğsünün üzerine götürüp başıyla selam verdi.

"Bittiyse susun da uyuyayım a-kü." Eray uykulu uykulu mırıldandı. Sanırım arabada Yağmur'un olduğunu unutmuştu.

Yağmur'u almaya gittiğimizde Eray'ın uyumuş olduğunu görmüştük. Şimdi ikisi de uyuyordu. Soner'in şarkısına nasıl uyanmadıklarını anlamamıştım.

"Susun da uyusun böceğim." diye güldü Barlas.

Başımı kaldırıp Soner'e baktım. Aynı anda gözlerini bana indirdi.

"Soner, hapı sen verdikten sonra hiç içmedim."

"Sürekli içmen iyi olmaz zaten." diye fısıldadı.

"Yanıma da almadım."

"Benim küçük sevgilim." diyerek gülümsedi ve kolunu sırtıma doladı. "Alacağını düşünmemiştim zaten. Sen Muğla'dan buraya valizsiz gelen insansın."

"Ben bilerek bırakmıştım onu." dedim kaşlarımı çatıp.

"O değil de, gidene kadar eğleniriz diyen adam önde horluyor."

Güldüm. Omzumun üzerinden ön koltukta uyuyan Eray'a baktım. Ayaklarını cama uzatmıştı.

"Konuşmaktan yorulmuştur." dedim.

"Yenge ellerinden öperim."

"Sen bizi mi dinliyorsun Barlas?" diye soran Soner sırıtıyordu.

"Şarkı dinleyemiyorum. Eray Bey uyuyamıyomuş. Kimse de benle konuşmuyor. Öleyim ben."

"Ben kullanayım."

"Yok aga sen keyfine bak."

Soner gözlerini devirip bana döndü. "Ayarsız."

"Haklıı. Eray öne oturduysa ilgilenecekti adamla."

"Ben onu anlamadım bu gece zaten. Katır gibi uyuyo. Yağmur diye tutturdu o kadar."

Gülümsedim. "Yağmur o istedi diye geldi sanırım."

"Allah Allah." dedi yalancı bir sinirle.

"Bence Yağmur'un önyargıları var."

"Babam yüzünden."

"O ne demek?"

"Babam Barlas ve Eray'ı ona abi olarak yakıştırdı. Gerçi o zaman Yağmur da küçüktü. Aksi düşünülmezdi."

"Baban anlar zamanla. Hem o büyüdü. Farkında artık bir şeylerin."

"Şu tatil bitsin de, bakalım."

"Tatil bittikten sonra ne çok şey olacak öyle?" diye sordum sırıtarak.

"Tabi, en çok da bize olacak."

"Ne olacak?"

"Dedik ya. Her şey çok güzel olacak."

Kolumu beline sardım. "Evet, her şey çok güzel olacak."