"YETER ARTIK ÇIKIN EVİMDEN BIKTIM SİZDEN. EVİNİZİ SU MU BASTI? NEDEN BENİM EVİMDESİNİZ?" Jeongyeon unnienin bağırışı üzerine koltuğa daha da çok yayıldığımda ondan öldürücü bakışlar alsam da bunu pek önemsemedim. Benim aksime ayağa kalkan Momo Jeongyeon unnienin karşısına dikildi ve o da bağırmaya başladı "AH CİDDEN NE KADAR NANKÖRSÜN. SEN BİZE GELDİĞİNDE BİZ SENİ KOVMAMIŞTIK."
Momo'nun bağırışı ile duraksayan Jeongyeon unnie birkaç saniye sonra kendini toparlayıp bağırmaya devam etti "ÇÜNKÜ BEN SİZİN EVDE SADECE İKİ SAAT DURDUM APTAL." Bunun üzerine yine bağırmaya başlayan Momo'yu görünce dayanamadım ve kalkıp tuvalete girdim.
Şimdi siz olayı merak ediyorsunuzdur, ben size özetleyeyim. İki gün önce öğlen saatlerinde Jeongyeon unnie bize geldi. Birlikte kahve içip dedikodu yaptık. Sonra bizden sıkıldığını söyleyip evden çıktı. Biz de yalnız yürürse sıkılır diye onun arkasından evden çıktık. Ona yetiştiğimizde biraz şaşırsa da çok takmadı. Sadece neden geldiğimizi sordu. Biz de yalnız yürümesini istemediğimizi söyledik.
Saçma sapan konuşmalarla geçen yürüyüşümüzün ardından Jeongyeon unnienin evine vardığımızda o kapıyı açıp içeriye girdi ve sonra bize veda etmek için arkasına döndü tabi o sırada Momo çoktan eve girmişti. Ben de onun arkasından eve girdiğimde Jeongyeon unnieyi evine bırakıp kendi evimize dönme planı iptal oldu. Sonuç itibariyle iki gündür buradayız.
"KEŞKE BİRLİKTE KAPIDAN GEÇMEYE ÇALIŞIRKEN SIKIŞSAYDINIZ DA BENİMLE YÜRÜYEMESEYDİNİZ. BENİMLE EVİME KADAR YÜRÜMENİZE İZİN VEREN BEYNİMİ SİKEYİM." Jeongyeon unnienin yüksek notalı bağırışı üzerine tuvaletten çıktım ve onları ayırmak için konuşmaya başladım "Girls sakin olun. Şimdi kavgadan daha önemli işlerimiz var, hazırlanmalıyız. Çünkü akşama Nayeon'un partisi var."
Nayeon ismi Jeongyeon unnie için anahtar kelimeydi ve onun adını duyunca hemen sakinleşti. Tabi bu üç saniye falan sürdü. Çünkü ne giyeceğine karar vermesi gerektiğini hatırladı. Bunun üzerine koşarak yukarı çıkan Jeongyeon unnieden sonra biz de hızlıca dışarı çıktık ve eve doğru yürümeye başladık. Çünkü herkes bilir; sinirli bir Jeongyeon'dan daha kötü tek şey kararsız bir Jeongyeon'dur.
🌈🌈🌈
Parti hazırlıklarıyla geçen dört saatin ardından nihayet hazır olduğumu düşündüğümde aynadan kendime baktım. Siyah dar ve mini bir etek üstüne de yine siyah ince askılı bir büstiyer giymiştim, ayağıma da siyah postallarımı giymiş ve birkaç takıyla kombinimi tamamlamıştım. Sarı saçlarımı da dağınık bir topuz yapmış ve önlerdeki kısa saçlarımın alnıma dökülmesine izin vermiştim. Ardından dumanlı bir göz makyajı ve kırmızı rujumla da tamanen hazır olmuştum.
Tabi benim hazır olmamın bir önemi yok çünkü arabayı Momo kullanıyor ve eminim ki o daha hazır değildir. Momo'yu beklemek için salona gitmeye karar verdiğimde odasından çıkan Momo'yu görünce şaşırmadım diyemem. Hiç konuşmadan birbirimizi süzüp onaylayan bakışlar attıktan sonra Momo konuşmaya başladı "Aman tanrım bu kız da kim?" tabi sıra bana geçti "Ah asıl sen kimsin ve bu kadar güzel olmak suç değil mi?" "Ne saçmalıyorsun? Tanrım, sen harika olmuşsun!" "Ah yanılıyorsun kızım harika olan sensin!" ve bu konuşma böyle yarım saat kadar sürdü. Sonrada arabaya binmek üzere evden çıktık.
🌈🌈🌈
Partileri pek sevmesem de Nayeon unnieyi sevdiğim için gitmeye karar verdiğim partisinde pişman olmamayı dileyerek bindiğim arabaya bir süre sonra Dahyun ve Jeongyeon unnieyi de aldığımızda partinin olduğu mekana doğru ilerlemeye başlamıştık.
Araba yolculuğumuz saçma sapan konulardan konuşarak saçma sapan geçse de sonunda partinin olduğu mekana vardık ve ben şu an barmenin siparişimi hazırlamasını bekliyorum.
Barmen içkimi bana uzattığında bu partinin de benlik olmadığını farkettim. Ama iyi tarafından bakarsak tüm gece istediğim kadar içki içebileceğim.
İçkimi yudumlarken yanımda hissettiğim hareketlilikle o tarafa döndüm ve döndüğüm gibi ağzım açıldı. Çünkü karşımda Jennie var.
O da beni farketmiş olacak ki bir süre bana baktı. Sonrada konuşmaya başladı "Ah ben de nereden tanıyorum diyorum, Chaeyoung görüşmeyeli nasılsın?" Onun bu heyecanlı haline gülümseyip cevap verdim "İyiyim Jennie, sen?" Jennie tam bana cevap verecekken sipariş ettiği içkilerin hazır olduğunu söyleyen barmen onun konuşmasına engel oldu.
Bunun üzerine Jennie "Ben bunları götürmeliyim, sen de benimle gelsene. Eminim bizimkiler seni gördüklerine çok mutlu olurlar." dedi ve tabi bu sırada barmene kötü kötü bakmayı da unutmadı. Jennie'yi kırmak istemediğimden ve fazlasıyla sıkıldığımdan onun peşine takıldım.
Locaya yaklaştığımızı Lisa'nın bana olan delici bakışlarından anladım. Muhtemelen sevgilisinin yanında ne aradığımı düşünüyordu ve yüksek ihtimalle beni tanımamıştı.
Locaya vardığımızda Jennie masadakilere beni bar bölümünde bulduğunu ve buraya getirdiğini açıklarken ben de masanın etrafındakilere selam verdim. Sonra bu selamlaşma masaya eğildiğim için açılan eteğimin üstünden popoma atılan şaplakla bölündü.
Selamlaaaar!
Nasılsınız bakalım?
Bölüm atamadığım için çok çok çok özür dilerim ama umarım yakında yeni bölümlerle karşınızda olurum.
Bir de yorum istesem kabalık etmiş olur muyum? Hala bölüm bekleyen var mı bilmiyorum ama umarım vardır:)
Hepinizi seviyorum, kendinize iyi bakın öpücükler öpücükler öpü....
YOU ARE READING
yedi dakika ↦ michaeng ✔
Fanfiction"Şişeyi çeviriyoruz ve şişenin uçlarının gösterdiği iki kişi dolaba giriyor. Yedi dakika sonra çıkıyorlar. Dolapta ne yapacakları kendilerine kalmış. Oyun bu, hadi başlayalım." Jennie'nin konuşmasından sonra şişeyi döndürmesiyle de oyun başlamıştı...
