KUMRU ÖĞRETMEN🕊

🕊KUMRU ÖĞRETMEN 45.BÖLÜM

KUMRU ÖĞRETMEN
45.BÖLÜM
FİNALE AZ KALDI

Yüzüne dahi bakmayıp çantamı alıp çıkmıştım. Fatoş bana kızsada bir dakika daha duramam. Orada o kız varken birde...birde bana git demişken durmam!!!

Yan köye geldiğimizde biz çalışanların odasından 1 tanesini almıştık. Odada kocaman bir yatak, masa, dolap ve güzel tablolar vardı. Aslında gittiğimiz otel odası da böyle olacaktı.

"Kuzum iyi mi yaptık?" diyen Fatoş tedirgince dururken gülümseyip "Evet. Eğer dışarda olursak babam bizi bulur ve...ve her şey mahvolur" dedim. Fatoş endişeli halde dururken ellerini tutup "Senide bulaştırdım özür dilerim ama...ama gitmek istersen-" dediğim de elini ağzıma koyup "Duymamış olayım. Hem hayatıma renk geldi birinin kafasını yardım, ağalara bağırdım stres atıyorum sen rahat ol" dedi. Ne stres atmak ama!

Güldüğüm de kapı çalmıştı. İçeriye giren Kamberi görünce koşarak geliyordu. Kolalrımı açıp ona sarıldığım da gülerek kollarını boynuma dolayıp "Kumru yemek hazır amcam ve yengemde geldi sizde gelin" dediğin de Fatoş bana dönüp başını salladığın da  daha fazla zorlamayıp "Kambercim biz uyusak olur mu? Hem Fatoş ablan yoruldu" dediğimde bilmişçe elini beline koyup "Fatoş abla sen bebek misin?" dediğinde şaşkınlık üstüne bir kahkaha patlattığım da Fatoş'un suratı düşmüştü.

Kamber elimizden tutup götürdüğün de onlara katılmıştık.

Böyleliklr zaman geçmişti. Neredeyse bir hafta olmuştu Baran Bey'in evinde kalalı. Bazen onlarla oturuyor, bazense sadece Kamber'le okuma zamanları yapıyorduk. Fark ettim ki ben öğretmenliği çok özledim. Kumru öğretmen olmayı özledim. Abdullah'ı özledim.

Öylece dururken Baran'ın gönderdiği mesajlara bakıyordum. Dava açılmış başına en iyi avukatlar gelmişti. Son aldığım habere görede babam....babamın psikolojisi hiç iyi değilmiş ve Mardin de bir doktora başvurmuş.

Her şey senin yüzünden oldu. Eğer annemi seçmeseydin bir şey olmayacaktı. Ben doğmayacaktım ve bunlar olmayacaktı....

"Kumru!" içeriye giren Fatoş kapıda dururken garip bir ifadeyle yanıma doğru gelmeye başladı."Fatoş iyi misin? Bu halin ne?"endişeyle ayaklandığım da ellerini birbirine geçirerek dururken gözleri dolmuş halde "Kumru.....bab-baban...baban...o..." diye kekelerken kalbim deli gibi atmaya başladığın da hızla ayaklanıp "Fatoş ne oldu?" diye yanına ulaştığım da derince nefes alıp "Baban...o...gid-gidip teslim olmuş" dedi. Teslim mi olmuş?

Biliyordum. Suçluydu! O annemi de Sait Ağayı da öldürdü ve....ve benüm onu içeriye atmamı yediremeyecekti. Gözlerimden inen yaşla yatağıma oturduğum da boğazımda düğümlenen hıçkırıkla ellerimle yüzümü kapattığım da durmayan bir haykırışla ağladığım da Fatoş beni kolları arasına almıştı. Artık her şey bitti...bitti.

Ellerimi açıp ayaklandığım da  hızla ayakkabımı giyip çantamı aldım ve "Fatoş gidelim" deyip çıkışa giderken peşimden gelen Fatoş'la konağın kapısına giderken birden içeriye Baran Bey girdi. Bana bakarken gözlerimden inen yaşla "Bab-Babam.....teslim oldu" dedim. Kalbim acıyla sancımaya başladığın da o bana acır halde bakıp "Sana her şey düzelecek demiştim." dediğin de göğsüme oturan yumru ağır gelirken başımı eğdiğim de Baran Bey "Gidelim" deyip açtığı kapıdan çıkarken Fatoş kolunu tutup beni arabaya bindirdiğin de hep beraber yola koyulmuştuk. Baran Bey, Rıza Ağa ve Baran'a haber vermişti ama onlar zaten adliyeye gitmişlerdi.

Kendimi tutamazken dişlerimi sıkıyordum. Anne bitti....Sait ağa bitti....her şey adaletiyle yerini buldu. Artık rahat uyuyun sevginizi ahirette yaşayın!!!bitti!