Bölüm 35

14.2K 537 38
                                    

Gözlerimi huzurla açıp etrafıma baktım. Barın misafir odalarından birine beni yatırmış, yatak odasına da kendi yatmıştı akşam.

Birlikte uyuyalım demeye cesaretim yoktu ama en azından rahat edeyim diye kendi tişörtlerinden birini vermişti bana.

Kokusunu almayayım diye ceketi yıkayıp bana veren adam, kokusuyla uyuyayım diye kendi tişörtünü vermişti.

Anonimin ben olduğumu öğrenince ne yapacaktı acaba?

Yarım saat kadar yatakta aylak aylak yatıp arkadaşlarıma son gelişmeleri aktardıktan sonra kalkıp odadan çıktım.

Bugün Barın'ın da benim de sınavımız yoktu ama yine de akşama kadar uyuyup bugünü heba etmek istemiyordum.

Yavaşça kapısını açıp odasına girdiğimde hala bebekler gibi uyuduğunu gördüm. İlerleyip başucuna çöktüm.

Öyle güzel uyuyordu ki! Sanki bu anlar daha önce defalarca rüyama girmemiş gibi yabancılık çekiyordum bu duruma.

Hafifçe saçlarını okşadım.

"Mucizelere inanmayı bırakmıştım halbuki," diye mırıldandım yüzünün güzelliğine dalıp gitmişken. "Şimdi seni tanımak bana tokat gibi. İnsan inancını yitirdikleriyle nasıl yüzleşir? Nasıl bulur kaybettiğini... aramadan hem de." Gülümseyip alnından hafifçe öptüm. "Hoşgeldin."

Dudaklarımı alnında biraz bekletip çektiğimde gülümseyerek bana baktığını gördüm. Duymuş muydu söylediklerimi?

"Hoşbuldum." diye fısıldayıp elini yanağıma attı ve hafifçe okşadı. Anında gözlerim kapanırken yanağımı eline yasladım. "Çok hoş buldum."

Ben de gülümsedim.

Elini yanağımdan çektiğinde ayağa kalktım ve elinden tutup onu kalkmaya zorladım. "Kahvaltı edelim ben çok acıktım!" Onu kaldırmaya çalışırken sızlanmamla güldü. "Uzun süredir bundan daha güzel bir günaydınım olmamıştı." Derin bakışlarıyla söylediği şeyle bir anda elini neden tuttuğumu unutup şaşkınca ona baktım.

Normalde dışarıdan bakınca o kadar odun görünüyordu ki, yıllardır onu çok iyi tanıdığımı düşündüğüm halde bu hali beni bile şaşırtıyordu.

Düştüğüm boşluktan yararlanıp bir anda beni üstüne çektiğinde küçük bir çığlık atarak üstüne düştüm. Üstünden inip yan şekilde ona doğru döndüğümde o da yan dönüp bana baktı.

Öyle güzel bakıyordu ki...

"Ben hayatımda ilk kez böyle güzel... böyle temiz bir şeye başlıyorum Gece." Ani gelen itirafıyla gözlerimi kırpıştırdım. "Bunu hiçbir şeyin kirletmesini istemiyorum. Ne bir yalan, ne bir ihanet..." Derin bir nefes alıp dinlemeye devam ettim. "Bazen, yani aklıma düştüğün o ilk günden beri kendimi hep yetersiz hissettim. Ve bu ilk kez başıma geliyor. Ben normalde akıllı kadınlardan hazetmem." Yanağımı hafifçe okşayıp güldü. "Barbie gibi kızlarla takıldım hep." Gülümseyip bana doğru uzandı ve bir kez öpüp geri çekildi.

"Ama sen öyle değilsin, çok zeki bir kadınsın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ama sen öyle değilsin, çok zeki bir kadınsın. Ne zaman neye ihtiyacım olduğunu ben söylemeden anlıyor ve bir şekilde ihtiyacım olan şeyi yapıyorsun." Gülümseyip devam etmesini bekledim. "Belki seni haketmiyorum, belki yanında bile olmamam gerekiyor ama ben ne kadar hakkım olmasa da seni hep yanımda istiyorum." Beni göğsüne çekti. "Her sabah beni böyle uyandır istiyorum." Saçıma bir öpücük bıraktı. "Benim kıyafetlerimle evin içinde rahatça gezmeni istiyorum."

Bu kez ben kollarımı beline sardım. "Sonu nasıl olacak bilmiyorum ama... nasıl olursa olsun seninle olmasını istiyorum."

Konuşmasının bittiğini hissettiğimde kafamı göğsünden çekip ona doğru yükseldim ve bu kez uzun bir öpücüğü başlatan ben oldum.

Konuşmasının bittiğini hissettiğimde kafamı göğsünden çekip ona doğru yükseldim ve bu kez uzun bir öpücüğü başlatan ben oldum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

E o zaman aşk başlasın!

Farketmeden | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin