11 | Hain

1.1K 146 482
                                    

Sirius elindeki asayı karşısında kızın gözüne sokacak gibi tutuyordu. "Yemin ederim ki lanetler atmaktan kaçınmam. Bana neler karıştırdığını şu an açıklıyorsun."

Valkyrie gözlerini kısarak ona baktı. "Rica edersen belki Black."

"Her zaman bu kadar sinir bozucu musundur?"dedi Sirius sesindeki bıkkınlıkla. "Şimdi dedim."

Valkyrie sırtını dikleştirdi. Kafasında çarklar dönüyordu. Sirius'un ona zorla hiçbir şey yaptıramayacağını biliyordu. Ama artık o da birilerine bu durumu anlatmak istiyordu. Aylardan beri kaldığı karmaşık durum, kimseyle konuşamamak onu öylesine sıkmıştı ki bazen oturup hüngür hüngür ağlamak geliyordu içinden. Dumbledore ona Sirius'un güvenilir olduğunu söylemişti. Ama aynı zamanda bu sırrı kimseyle paylaşmamasını da söylemimişti. Çelişkiler arasında sıkışıyordu.

"Pekala."dedu Valkyrie boynundaki asayı indirerek. "Sana her şeyi anlatacağım ama bozulmaz yemin istiyorum."

"Ne!"

"Karşında bir aptal mı var zannettin?" dedi hiddetle. "Sence bana doğrulttuğun asa sayesinde mi sana olanları söyleceğim? Bir çığlığımla bütün ölüm yiyenler burada biterler. Onlar gelmeden önce sen o pamuk kalbinle bana en fazla ne yapabilirsin ki?"

Sirius yavaşça asasını indirdi. "Neden anlatıyorsun o zaman?" Delirecek gibi duruyordu. "Seni anlamıyorum. Bir an onlardan biri gibisin. Bir an ise sadece normal birisin. Ne yapmaya çalışıyorsun?"

"Artık bu sırrı tek başıma taşımak ağır geliyor."dedi Valkyrie ne diyeceğini bilemeyerek. Itiraf etmek hem rahatlatıcıydı hem de rahatsızlık veriyordu. "Bozulmaz yemin istiyorum Black."

Sirius ilk önce tereddüt etti. Bozulmaz yemin lafı ağır geliyordu ruhuna. Ama her zamanki merakı neden karşısındaki kızın böyle davrandığını sorguluyordu.

Belki de pişman olacağı bir karara varıp kolarını çemirledi Sirius. Sağ avucunu uzattı. Valkyrie de onu taklit etti. İkilinin avuçları birbirini sardı. "Asamı ver Black."

Sirius ona gözlerini kısarak baktı. "Kalsın. Ben yaparım büyüyü"

"Üçüncü bir şahit olmadan bozulmaz yemin yapmayı biliyor musun Black?"

Dudağını ısırarak baktı ona Sirius. Daha normal bozulmaz yeminin nasıl yapılacağıni bilmiyordu ki. Ama kıza asasını teslim etmekte salaklık olurdu. "Sana asanı teslim edeceğini sanıyorsan yanılıyorsun."

"İyi."dedi Valkyrie hiddetle. "Birazdan birileri bu koridora gelir. Sen de her şeyi öğrenme şansını geri tepersin. "

Sirius hala tereddütlüydü. "Korkuyor musun Black?" dedi Valkyrie. Karşısındakinin çabuk gaza gelen biri olduğunu anlamak için beyin fırtınası yapmaya gerek yoktu.

Arka cebinde duran asayı hiddetle kızın eline tutuşturdu Sirius. Kendi asasını da ona yöneltti. Eğer bir şey yaparsa lanet atmaya hazırdı. "Yap şu büyüyü."

Valkyrie, Sirius'a fazlasıyla yabancı gelen kelimelere sıraladı ardı ardına. Gümüş, ince bir ip bileklerini sardı. Kızın ağzından sözcükler çıktıkça iplik güçlendi. "Sen Sirius Black."dedi kız fısıldayarak. "Hayatın pahasına ben izin vermeden sana söylediklerimi başkasına söylemeyeceğine yemin ediyor musun?"

Sirius aklındaki düşüncelerle yutkundu. Arkadaşlarından bu zamana kadar hiçbir şey saklamamıştı. Ama karşısındaki kızın verdiği sırrı saklama nedeninin arkadaşlarının anlayabileceğine emindi. En sonunda "Yemin ediyorum." dedi.

Marauders And Riley QuinnWhere stories live. Discover now