17 | Kaçış

975 132 273
                                    

《¤》

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

《¤》

Bir anda o kadar çok şey oldu ki Riley gözleriyle takip etmekte zorlandı. Aniden ortaya çıkan Cirilla Brown, Rose'u yere itti.

Hemen üstlerinden geçen yeşil ışık, alevlerin arasına karışırken sarışın Profesör, asasını ölüm yiyene doğrulttu. İkili korkutucu bir düelloya girerken Riley yerden Rose'u kaldırdı. Kızın yüzü bembeyaz olmuştu." İyi misin?"doye sordu.

Rose başını sallamakla yetindi. Cirilla Brown lanetleri arka arkaya sıralarken bağırdı. "Hemen kaçın. Alevler buraya ulaşmadan. "

Riley kafasını sallayıp kadına yardım etmek için Sersemlet büyüsü gönderdi. Ama Profesör Brown "Gidin buradan."diye bağırınca lanet atmayı kesti. Hâlâ bir tür şokta olan Rose'un kolundan tuttuğu gibi koşmaya başladı.

Çok geçmeden bir patlamayla arkalarını döndüklerinde alevlerin Cirilla Brown ve ölüm yiyene fazlasıyla yaklaştıklarını gördüler. Zebani Ateşi kesinlikle sönmek bilmiyordu. Düello yapan ikiliyi içine alacak gibiydi.

Cirilla, adamı hafiften sersemletecek bir lanet gönderdikten sonra asasını koridora çevirdi. İki duvar arasına, kendisinden hemen üç adım önüne görünmez bir kalkan çekti. Tüm bu olanları uzaktan izleyen Riley kaşlarını çattı. "Ne yapıyor?"

Ama Rose ona cevap verecek durumda değildi. Cirilla yeniden düeollaya tutuşurken alevler ikiliye doğru hızla yaklaşmaktaydı. Aynı zamanda Riley ve Rose'a da yaklaşıyordu ama Riley yerinden kıpırdayamıyordu. Profesör Brown'ın onları tarafında olduğunu biliyordu. Ve kadını almadan gidemezdi.

Bir anda yükselen alevler düello yapan ikiliyi yutarken Riley nefesini tuttu. "Hayır..." diye mırıldandı. Alevlerin onlara doğru gelmesini bekledi ama Cirilla Brown'un asasıyla yaptığı kalkana benzeyen görünmez şeye çarptı. Ve ilerisine geçemedi.

Profesör Brown'ın yanarak öldüğü gerçeği Riley'nin suratına çok sert bir şekilde çarparken boğazına bir yumru oturdu. Gözleri doldu. Kadın, alevlerin tüm Hogwarts'ı yutmaması için görünmez bir duvar oluşturmuştu fakat alevlerin içinde kendisi kalmıştı.

Olayların yeni farkına varan Rose ufak bir çığlık atarken alevlerin olduğu tarafa koşmaya başladı. Çok ilerlemeden Riley onu durdu. "Rose." dedi, kızın kendine gelmesi için onu omuzlarından sarsarken. "Üzgünüm ama o gitti. Artık biz de geçide doğru yol almalıyız."

"Hayır, hayır..."dedi Rose, kaşlarını çatarken. "O benim hayatımı kurtardı. Sonra..." Sesi gittikçe yok olurken Riley onu kolundan sürüklediği gibi koşmaya başladı. Belki artık alevlerle sorunları kalmamıştı ama ölüm yiyenler onları bulmadan hemen gitmeliydiler.

Sonunda geçidin önüne gelirken Profesör McGonagall'ı son birkaç öğrenciye geçmesi için yardım ederken buldular. "Sonunda."dedi kadın onları gördüğünde rahatlayan yüz ifadesiyle. "Ölüm yiyenlerin bazıları etkisiz hâle getirildi. Diğerleri ise çok farklı belalar ile uğraşıylar."

Marauders And Riley QuinnWhere stories live. Discover now