final

10.9K 935 449
                                    


medya ile okursanız güzel olur, iyi okumalar ♡

Ağustosun sonuna gelmiş, yaz neredeyse bitmişti. Oğlanlar kışlıklarına dönmek için evlerinde bavullarını hazırlıyor, ailelerine yardım ediyorlardı. Fakat hepsinin yüzünde geçen senelere nazaran çok mutsuz bir ifade vardı. O kadar eğlenmiş, güzel vakit geçirmişlerdi ki yazın hiç bitmemesini dilemişlerdi. Bu yaz geçirdikleri en güzel yazdı oğlanlar için.

Taehyung hızlı bir şekilde bavulunu hazırlamış, annesinin yanağına küçük bir öpücük kondurarak evden çıkmıştı. Sabahın erken saatleri olduğundan güneş çok yakmıyordu, saçlarını arsızca karıştıran bir rüzgâr hakimdi. Taehyung koşar adımlarla Jeonların evine doğru ilerliyordu. Ona kocaman sarılacak, gitmeden önce kokusunu iyice içine çekecekti.

Jungkook bavulunu toplamış bir şekilde evlerinin balkonunda sevgilisini bekliyordu. Ailesi neredeyse evi toplamış, ayrılmaya hazır hâle getirmişlerdi. En sonunda koşar adımlarla yanına gelen sevgilisini gördü. Gözlerindeki hüznü çok iyi görebilmişti Jungkook çünkü o da aynı gözlere sahipti. Taehyung sevgilisinin yanına gelerek kollarını sıkıca alıştığı bedene sardı. Jungkook da aynı şekilde kafasını sevgilisinin boynuna gömerken bir elini rüzgârdan karışmış tutamlara daldırdı. Sarıldıkları an sanki zaman akışını bırakıyor, kuşlar uçmayı bırakıyor, hayat bir anlığına duraksıyordu. Sadece Jungkook ve Taehyung kalıyordu. Sadece ikisinin nefesleri birbirine karışıyordu.

Jungkook sevgilisinden ayrılırken annesine çıkacağına dair seslenmiş, oğlanı elinden tutarak sahile doğru sürüklemişti. Diğerleriyle buluşma saatine kadar beraber vakit geçirmek istiyorlardı. Çünkü bu, onlar için de kısa süreli bir veda gibiydi. Jungkook ve Taehyung birbirlerine uzak iki şehirde yaşıyorlardı. Jungkook'un dersleri her sene oldukça yoğundu, bunu hiçbir zaman dert etmemişti oğlan. Ta ki Taehyung ile tanışana kadar.. Delicesine planlar yapıyor, en kısa sürede hangi dersi ekip sevgilisinin yanına gideceğinin planını yapıyordu kafasında. Taehyung'da ondan farksız değildi. İkisi de birbirlerinden nasıl ayrı kalacağını düşünüyorlardı. Beraber uyudukları geceleri nasıl özleyeceklerini..

Taehyung sessizliği bozarak yanında buğulu gözleriyle ona bakan çocuğa baktı. Öyle güzeldi ki.. Akmaya yüz tutmuş yaşları zorla firar ederken Taehyung içinin gittiğini hissetti. Bir elini oğlanın yanağına koyarak göz yaşlarını sildi. Etrafta kimsenin olmamasını fırsat bilerek dudaklarını sevgilisinin dudağına bastırdı. O kadar tutkulu ve özlemle öpüyorlardı ki birbirlerini, korku bile hissediliyordu duygularının arasında. Jungkook ellerini oğlanın yanaklarına koyunca Taehyung hafif bir şekilde gülümsemiş ama bitişik dudaklarını ayırmamıştı.

Dudakları adeta ayrılmamak için yeminliydi.

En sonunda nefessiz kalan ikili zoraki olarak birbirlerinden ayrılmış, ellerini birleştirerek denizi seyretmeye başlamışlardı. Taehyung aklına dolan anıyla gülümsedi.

"İlk tanıştığımız zamanlar beni kurtardığını hatırlıyor musun? Gözlerindeki korkuyu çok net bir şekilde görmüştüm."

Jungkook da aklına dolan anıyla gülümsemiş, elinin üstündeki ele küçük bir öpücük kondurmuştu.

"O gün hayatımda hiç korkmadığım kadar korktum Taehyung. Bensiz denize giremezsin artık."

Taehyung kıkırdadı. Küçüğünün korkusunu iliklerine kadar hissetmişti. Bakışlarından tut titreyen sesine kadar korktuğunu bariz bir şekilde göstermişti o gün. Taehyung o gün birisinin onun için bu denli korktuğuna ilk defa şahit olmuştu.

"Sweet Night'ı söylediğimiz geceyi hatırlıyor musun?"

Taehyung başını evet anlamında salladı. O geceyi nasıl unutabilirdi? Sesine karışan naif sese hayran olmuştu o gün.

bir yaz gecesi rüyası | taekookWhere stories live. Discover now