extra ♡ bir yaz gecesi rüyası (m)

11.4K 835 1K
                                    

Çok özlemiştim. Dört aydır görmediğim yüzünü, dokunamadığım tenini, yanağımda ve dudaklarımda hissettiğim öpücüklerini çok özlemiştim. Her gün kısa da olsan süren aralarımız ve geceleri eğer ödevlerimiz yoksa yaptığımız görüntülü konuşmalar ile özlem gidermeye çalışsak da yetmediğinin ikimiz de farkındaydık. Fakat yapabileceğimiz bir şey yoktu.

Kabanımı geçirerek evden çıktım. Jimin ile buluşmak için otobüs durağına doğru yürümeye başladım. Aralığın keskin soğuğu gözlerimi yaşartırken atkıma daha çok sarılarak yeni boyattığım sarı tutamlarımı şapkamla kapattım. Jungkook daha saçlarımı görememişti çünkü iki gecedir görüntülü konuşamamıştık. Burnumu çekerken gördüğüm küçük beden ile adımlarımı hızlandırdım. Jimin durağa oturmuş bacaklarını sallayarak beni bekliyordu.

"Jimin!"

Seslenişim ile ayağa fırlamış ve bana sıkıca sarılmıştı. Günden güne mutsuzlaştığımın farkındaydı ve onu üzdüğümü görebiliyordum. Benim aksime o Yoongi ile neredeyse her gün görüşüyordu çünkü Yoongi, Jiminlerde kalmaya başlamıştı. Uzaktan da olsa kuzen oldukları için Bayan Park istediği kadar kalmasına izin veriyor, ikilinin yakınlaşmasına mutlu oluyordu. Aile ilişkileri daha da yakınlaşırken pek tabi kimse ikili arasındaki ilişkiyi bilmiyordu. Söylemeyi de düşünmüyorlardı, en azından şimdilik.

"Yoongi gizlice fotoğraf çekme işini batırmış."

Gözlerim şaşkınlıkla açılırken Jimin dudaklarını büzerek önüne dönmüştü. Birkaç hafta önce Jimin ile aklımıza gelen dahiyane fikir ile Yoongi'den okulda Jungkook'un fotoğraflarını çekmesini istemiştik. Yoongi okula sıklıkla gitmediği için ilk reddetse de Jimin'in ısrarlarına dayanamış ve biraz da Jungkook'u özlediği için okula dönmüştü. Jimin'e gizlice çektiği fotoğrafları atıyordu, ben de Jimin'den bunları alıyor ve sevgilime olan özlemimi az da olsa gidermeye çalışıyordum. Eh artık bunu da yapamayacaktım çünkü Yoongi hyung bunu batırmıştı.

"Nasıl?"

"Jungkook'a yakalanmış. Nasıl yakalandı bilmiyorum bile."

İkimiz de bu sözlerine kıkırdarken otobüsümüz gelmişti. Binip her zamanki yerimize yerleşince elime telefonumu alarak Jungkook'tan gelen bir mesaj var mı diye bakmaya başladım.

Jungkook
Yoongi hyungu yakaladım
Çok tatlısın Taehyung seni çok özledim
07.45

Sana bir süprizim var sevgilim
11.23

Son mesaj ile gözlerim kocaman açılırken mesajlarımı okuyan Jimin'in de gözleri kocaman açılmış, yanımda sırıtmaya başlamıştı. Bugün Yoongi hyung yine Jiminlerde kalmaya gelecekti, onunla bir şey mi yollayacaktı yoksa? Aklıma birçok fikir gelirken heyecanlanmadan edememiş ve mesajını hızlıca cevaplayarak telefonu cebime atmıştım. Üniversiteye gelmiştik.

Kapının girişinde gözler anında bana dönerken gözlerimi devirmeden edememiştim. Sarı saçlarım dikkat çeken beni daha da dikkat çekilir yapmıştı ve bu hoşuma gitmemeye başlamıştı. Yakışıklı olduğumu biliyordum keza Jimin'in de benden altta kalan bir popüleritesi yoktu. Umursamaz bir şekilde anfiye doğru ilerlerken Jungkook'un yapacağı süprizi düşünmediğim tek bir saniye dahi yoktu.

Jimin'in dürtüklemeleriyle uyanmış ve biten son dersimizle kafamı sıradan kaldırmıştım. Anında elim cebime giderken Jimin yüzünde garip bir sırıtışla bana bakıyordu.

"Hayırdır lan?"

Bakışları alaya dönüşürken kahkaha atmaya başlamıştı. Bu çocuğu bazen hiç çözemiyordum, gerçekten.

"Yoongi gelmiş, onun yanına gidiyorum. "

Yoongi'nin adını söylerken parıldayan gözlerine karşı gülümsemiş ve tamam dercesine kafamı sallamıştım. Saçlarıma bir öpücük kondurarak seke seke yanımdan ayrılmış, beni bomboş anfide bir başıma bırakmıştı. Elim telefonuma giderken Jungkook'un süprizi hakkında bir şeyler yazmasını umut ederek mesajları açmıştım. Fakat hiç mesaj yoktu. Karışmış sarı tutamlarımı düzelterek eşyalarımı toplamış ve ayaklanmıştım. Anlaşılan onu aramamı istiyordu. Bakışlarım hâlâ telefonumdayken kapıdan gelen ıslık sesiyle kafamı o yöne doğru çevirdim. Hayal görüyor olabileceğimi düşünerek elimle gözlerimi ovalarken kapıda gördüğüm aşkım o özlediğim gülüşüyle yanıma doğru ilerliyordu. İnanamıyordum, Jungkook'un şu anda bana doğru geldiğine inanamıyordum. Elim ayağım titrerken hareket dahi edemiyor ve o özlediğim yüzüne gözümü kırpmadan bakıyordum.

bir yaz gecesi rüyası | taekookNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ