17.Bölüm/ Cennet ve Cehennem

354 123 144
                                    

                                        ~17~

Bölüm Şarkısı: Tuğkan- Papatya Gibisin

Bölüm Şarkısı: Tuğkan- Papatya Gibisin

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

#Cennet ve Cehennem

"Yirmi dört saat içinde, cenneti ve cehennemi yaşamıştım, aynı adam yaşatmıştı bana ikisini de. Cennetin bu kadar güzel olmasına kanmış, cehennemi unutmuştum. Şimdi ise iliklerime kadar hissediyordum, yandığımı."

Kurumuş yapraklar ayaklarımızın altında eziliyor, burnuma gelen toprak kokusu içimi huzurla dolduruyordu. Yanımda yürüdüğü ve elimi tuttuğundan dolayı duyduğum mutluluk, tarif edilemezdi. Evet, son zamanlarda iyi olaylar yaşamamıştım ama şu an her şeye rağmen mutluydum.

Kafamı çevirdiğimde gördüğüm yüz, burnuma gelen muhteşem kokunun sahibi. En önemlisi de yaşayacağım her şeyi, beraber atlatacağıma inandığım insan.

Eğer bir gün sorarlar ise; pişman olmadan verdiğin karar nedir? Cevap bariz belliydi, Karan'a o şansı vermekti, Karan'a o şansı verip hayatımın biraz daha yaşanılabilir hale gelmesine izin vermekti.

Birbirine kenetlenmiş ellerimizi kaldırdı, elimi öperken koklaması dikkatimden kaçmaz iken gülümsedim.

"Ayakkabım hep çamur oldu, bu yağmurda da yürünmez ki.'' 

Sitem dolu sesime karşı derin bir nefes aldı.

"Benim ayakkabılarımda çamur oldu ama şikayet etmiyorum.  Sen yanımdayken ateş üzerinde bile yürüyebilirim. Varlığın, ateşin sıcaklığını bile unutturabilir sevdiğim.''

Dedikleri içimi sımsıcak yapmıştı. Yutkundum.

"Şu anda, sana güzel bir söz söyleyebilmek için, on bin kitap okumuş olmayı isterdim.Demiş Oğuz ATAY. Benimde sevgilim, söylemeden içim rahat etmeyecek: Seni tanıdığıma çok sevindim, kendi çapımda.''

Cümlem biter bitmez yüzünden silinmeyen gülümsemesi daha da genişledi.

''Güzelim, bari tıpatıp aynısı olmasaydı.''

Dudağımı büzdüm, haklıydı da benden güzel cümleler çıkması çok zordu.

"Hiç benlik değil, böyle şeyler.''

Kafasını salladı.

Bastıran yağmurla sığınacak bir yer arıyorduk, iç çamaşırlarımıza kadar ıslanmıştık Attığımız her adımda,bizimle alay edercesine daha da arttırıyordu şiddetini. Sinirle elini sıktım, etrafta altına geçip korunacağımız hiçbir şey yoktu. 

"Sana dedim, Karan hava kapalı yağmur tekrar bastıracak. Yürümeyelim, oturalım dedim. Yarın da hastane yataklarında el ele tutuşuruz artık.''

YARASI SALKIM +18 (Tamamlandı)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang