BÖLÜM 4• GÜN 2

67.3K 5.3K 6.2K
                                    

Önemli bir not: Küfürler bölümler ilerledikçe azalacak. Şuan bir kızın varlığına uyum sağlamaya çalışıyorlar. Çok stresli oldukları için tüm günleri birbirlerine sövmekle geçiyordu ♥

İyi okumalar!

• • •

Afra Ahsen Çakmak / Tutsak 7

2 Mayıs 2021

Gece boyunca uymayı reddederek kapamadığım gözlerimi duvarda asılan saate doğru çevirdim.

Sabahın sekizine henüz on dakika vardı. Dün gece Ölüm dedikleri kişinin bizim için belirlediği 'yatma saati' gelmeden bana ayrıntılı bilgi vermişlerdi. Akşam dokuzda herkes odalarına gidiyordu. Koridorun başında sıra oluyorlardı. Sıra ise eve gelen kişilerin geliş sırasından oluşuyordu. İlk önce Mete koridorun en ucundaki odasına gidiyordu. O odasına girip kapıyı kapamadan sıradaki kişi kendi odasına gidemiyordu. Mete odasına girdikten sonra odasının karşısındaki odada olan Sarp odaya girmişti. Sonra Egemen, Kutay, Çağrı, Gökhan ve son olarak ben... 

Dokuzdan ona kadar odanın içinde dolaşmak, her odada olan banyoya girmek serbestti. Saat onu bulduğunda evde tekrar alarm sesi çalıyordu. Saat onu geçtikten sonra yataktan kimse çıkamazdı. En azından onlar böyle düşünüyordu. Ölüm onlara bir kural listesi vermemişti. Zillerin neyi vurguladığını, silahların üzerlerine dönmesinden tahmin ediyorlardı. Gece tuvalete kalkmak zorunda kaldığında neler olacağını sormak istemiştim fakat bu soruyu sonrasında saçma bulup susmayı tercih etmiştim.

Sabah odadan çıkış saati sekizdi. Sekizden akşam dokuza kadar bu koridora adım atamazdık. Odaya giremezdik. Giyeceğimizi giyip odadan çıkmak zorundaydık. Ayrıca birbirimizin odasının içine bakamazdık. Bu yüzden kapılar çapraz bir şekilde dizilmişti. Girerken ve çıkarken sırayla hareket ediliyordu. Söylediklerine göre saat sekiz olduğunda kapıdan ilk ben çıkacaktım.

Gece boyunca gözümü kırpmamıştım. Uykumun olup olmadığını bile hissetmiyordum. Ağlamamdan dolayı kafamda tuhaf bir sızı ve baş ağrısı vardı. En son dün sabah evde yaptığım kahvaltıyla duruyordum. Midemin açlıktan kazındığını hissedebiliyordum fakat ağzıma bir şey koymamak konusunda kararlıydım. 

Odaya ilk girdiğimde ürkek bir şekilde etrafı incelemiştim. Oda genişti. Yerde devasa bir halı vardı. Etrafın loş, sarı bir ışıkla aydınlanmasını sağlayan gece lambası dışında başka bir ışık yoktu. Küçük, geniş bir dolap vardı. Dolabın kapağında bir ayna vardı. Aynadaki harap görüntüme baktıktan sonra dolabın içine bakmaya cesaret edebilmiştim. Dolap büyük olmasına rağmen içerisi neredeyse boştu. Birkaç pijama takımı, birkaç gündelik ev kıyafeti vardı. Dolabın içindeki çekmecede ise bir sürü iç çamaşırı ve çorap vardı. İç çamaşırlarının bazılarının... O iş için tasarlandığını görmek dizlerimin titreyerek birbirine çarpmasına neden olmuştu.

Odanın içinde gezinmeye devam etmiştim. Tek kişilik yatağın altına bakmış, boş olduğunu görmüştüm. Banyonun içine temkinli bir şekilde girdiğimde banyoda ışık olduğunu fark etmiştim. Odanın aksine banyoyu epey kuvvetle aydınlatan bir ışıktı bu. Ve... Uzun banyonun duvarlarının her köşesinde kameralı silahların olduğunu görmüştüm. Üstelik odanın içindekiler gibi hareketsiz silahlar değildi bunlar. Banyonun içinde attığım her adımda beni takip ediyorlardı. Klozetin kapağını kaldırıp bakmış, duş kabininin camlarını aralamıştım.

Mesanem o kadar doluydu ki patlayarak ölümüme neden olacakmış gibi hissediyordum. Klozete oturmak elbette istemiştim fakat... Yapamamıştım. Pantolonumun düğmelerini çözerek pantolonumu aşağıya doğru indirememiştim. Kameralar beni izliyordu. Görüntümü, çıplak tenimi kaydedebilirlerdi. Nasıl idrarımı yapabilirdim ki? Namlular her saniye bana dönükken nasıl hiçbir şey yokmuş gibi bu evin içinde gezebilirdim?

OYUNBAZ 7 TUTSAK 1 ÖLÜ (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin