camboy | kuroken

1.6

"neden bunları bana soruyorsun? gidip kendisine sorsana." oikawa, kuroo'nun ardı ardına sorduğu sorularıyla rahatsız olmuşcasına mırıldandı.

kuroo, en sonunda iwa'nın sevgilisiyle birebir konuşma fırsatı yakaladığı için kenma hakkında tonlarca soru sorarken tek istediği cevap alabilmekti fakat görünen o ki oikawa bir şey söylemek istemiyordu. ve kenma ile üç gündür karşılaşmamıştılar, aynı evde yaşamalarına rağmen.

"çünkü o korkak bir orospu çocuğu." iwa, gülerek sevgilisini kolunun altına aldığında ikisi de kıkırdamıştı.

"ne alaka lan? rahatsız olur mu bilmiyorum... yayınını izlerken—"

"hassiktir. bi' de onu o halde mi gördün? biz arkadaşları bile yayınlarını izlemiyoruz, sen delirmisim tetsuro." oikawa inanamışcasına kuroo'ya hayıflandığında kuroo iç çekerek elini başının altında birleştirdi ve oturduğu sandalyede kafasını geriye doğru attı.

"ne yani? izleyemez miyim? herkese açık yayın değil mi? sürtüklük yapıyorsa neden suçlu ben oluyorum?" kuroo, kafesinde olan insanları umursamadan açık bir şekilde konuştuğunda kimse dinlemediği için rahattı.

oikawa, bu söylediğine sinirlenmiş bir şekilde yerinde doğrulurken kaşlarını çatarak ellerini masaya koydu.

"eğer ona bu gözle bakıyorsun evinden gönder. arkadaşımın bu kadar aptal biriyle yaşamasını istemiyorum." sesi o kadar ciddiydi ki, iwaizumi bile tedirgin olmuştu.

"bir saniye... gönderemezsin çünkü isteseydin çoktan bunu yapardın. hoşuna gitti, değil mi? ne oldu? yayını izlerken onun sana sakso çektiğini falan mı hayal ettin?" oikawa ardı ardı kesilmeyen suçlamalarını kuroo'nun yüzüne vururken, kuroo yakalandığını hissetmiş bir şekilde sustu.

hayır diyemezdi çünkü bunu yapmıştı.

"ona sürtük diyorsun fakat o azgın ve yaşlı izleyicilerden bir farkın yok. piç." tekrar sevgilisinin kolunun altına girerken, içindeki nefreti boşaltmış gibi rahatlamıştı.

kuroo ise bu yüzüne çarpan gerçeklerle derin bir nefes aldı. belki de oikawa haklıydı.

"ne yapacağım o zaman?" kuroo homurdandı.

"çok kafana takıyorsun sanki... hoşuna gittiyse belki de kenma ile güzel zamanlar geçirebilirsiniz. yani, bilirsin işt—"

"IWA-CHAN!" oikawa, sevgilisinin susması için yüksek sesle bağırıp dirseğini iwa'nın karnına geçirdiğinde susmak zorunda kalmış ve acıyla yüzünü buruşturmuştu.

"sen ne dediğimi anladın." iwa, göz kırparak kuroo'ya baktığında oikawa iç çekti.

"bakın, kenma'yı ne sanıyorsunuz bilmiyorum ama kendisi sanırım aseksüel. kimseyle yattığı falan yok. hatta, daha önceden biriyle yattığını bile düşünmüyorum çünkü daha önce kimseden cinsel anlamda etkilenemediğini söylemişti. sakın böyle bir şey yapmaya kalkma tetsuro."

kuroo'nun kafası karışmıştı, tüm onları yapan insan nasıl bu cümlelere uyabilirdi? yani... kimseden etkilenmemiş olması akılalmazdı. oysa ona yakınlaştığında heyecanlandığından adı kada emindi.

"aseksüel olduğunu sanmıyorum." kuroo mırıldanırken gözlerini tavana sabitledi. "biz biraz yakınlaştık ve... yani... hoşuna gitmiş gibi görünüyordu."

oikawa, duyduğu şeyle ağzı açık bir şekilde kuroo'ya baktı. buna inanamıyordu çünkü eski ev arkadaşları yaptığı şeyi öğrendikten sonra onunla yakınlaşmaya çalışınca, kenma onlardan iğrenirdi. bu yüzden de sonraki gün evden ya kovulur ya da çıkardı.

"bekle bekle. nasıl? yakınlaştınız ve senden iğrenmedi mi?"

"hayır. hatta... bacaklarını bile açmışt— of, neden özelimizi size anlatıyorsam." kuroo son anda cümlesini kesti. bunu öylece anlatmak doğru gelmemişti.

"iwa-chan, duydun mu? özelimiz dedi." oikawa elini ağzına götürüp sevgilisine döndü. "senin bu dağ adamı arkadaşın, benim o naif arkadaşımı becerirse... düşünmesi bile çok korkunç... ah küçük kenma'm..."

oikawa her zamanki gibi gevezelik ettiğinde, kuroo gözlerini devirerek oturduğu yerden doğruldu.

"sevgilini kafeme getireceksen ağzını bantlayıp getir bundan sonra." kuroo da çocuk gibi oikawa'ya dalaştığında iwa hayali bir baş ağrısı ile alnını ovmuş ve oikawa bir kelime daha etmeden eliyle ağzını kapatmıştı.

kuroo tekrar işine dönerken, artık kafasında daha fazla soru işareti vardı. ve oikawa'nın söyledikleri doğruysa, kenma'ya söylediği şey yüzünden vicdan azabı çekmeye başlamıştı bile.

—

galiba kısa oldu—uzun olunca uzun oldu kısa olunca da kısa oldu diye ağlıyorum sorunluyum galiba???JXKXKCKDL

gün bitmeden bir bölüm daha atacağım muhtemelen çünkü ben işsiz bir insanım ehe... ✋🏻☺️🔫