15.BÖLÜM

3.4K 140 2
                                    

BURAYA BIR SÖZ BIRAK..

'Kızgınlık çok gürültülüdür,oysa kırgınlık ne kadar sessiz'

🌪🌪
Yine hep olduğu gibi tüm tayfa bizde toplanmış film izliyorduk.Her ne kadar Bora'nın gözlerini üzerimde hissetsem de ona bakmamak için içimde savaş veriyordum.Bora hariç herkes ona karşı olan duygularımı biliyordu.
Derin bir nefes alıp ağrıyan gözlerimi elimle ovarak tekrar televizyona baktım.Kolumun dürtülmesiyle başımı çevirip Canere baktım

"Nasılsın?"

"Iyiyim noldu?" Derin bir nefes alarak bana biraz daha yaklaştı

"Şey dicem...sizin eski ev hâlâ boş oraya ne yapacağımıza hâlâ karar veremedik" annemle kaldığımız ev...
Babam kim bilir ne halt edip kime gitmiştir bilmiyorum ama annemin orda kalan eşyalarını almam gerekiyordu.Daha sonra ise,kim bilir...

"Annemin bir kutusu vardı onu almam lazım" başını salladığında başımı omzuna yaslayarak göz ucuyla daha fazla dayanamayıp Boraya baktım. Kaşları çatık bir şekilde televizyondaki filmi dikkatli bir şekilde izlediğini görmemle hafifçe tebessüm ederek gözlerimi yumdum...

BORA'DAN (DÜN)
Ellerimde cipsle beraber maç izlerken ağzımdan bir tane daha küfür kaçtı

"Sakat bunların hepsi amına koyim dibindeki kaleye gol atamıyor pezevenk!" çalan kapıyla sinirle cipsleri bırakıp hızla kapıyı açtım.Karşımda kuzenimi,yani Buse'yi görmemle kaşlarım havaya kalktı.Baba tarafından en sevmediğim akrabam gelmiş aman ne hoş...

"Ne baktın aval aval canım içeri almicak mısın?"

"Ada yok" gülümseyerek omzumdan tutup hafifçe ittirerek içeri girdi

"Ada için gelmedim tatlım bir seni göriyim dedim.E malum yarın yurt dışına çıkıcam...Gelmek ister misin?" Kaşlarımı çatarak kapıyı kapattım

"Hayır ve şu an önemli birşey yapıyordum" gözlerimi devirerek topladığı saçını açıp eliyle dağıttı

"Yine maç izliyosun demi? Ben üstümü değiştirip geliyorum hemen yanına belki film falan izleriz" tam ağzımı açmış birşey dicekken eliyle beni susturup hızla yukarı çıktı.Sinirle gözlerimi devirip tekrar koltuğa kurulduğumda kolamdan bir yudum daha alarak maça tekrar bakmıştım ki gördüğüm şeyle sinirlerim bir kat daha arttı

"Yuh lan! Hangi ara gol attık...ulan Buse..."

"Bana mı dedin canım?" Hay senin canına...hassiktir o benim tişörtüm mü? Sinirle ayağa kalkarak kolunu tuttum sertçe

"Sen kendini ne sanıyosun lan! Sen kimsin de benim kıyafetimi istediğin gibi giyebiliceğini düşünüyorsun!?" Bir kaç kere ağzını açsa da hiçbirşey diyememişti.

"Özür dilerim...sonuçta kuzeniz seninle. Sorun olucağını düşünmedim.Bu seferlik izin versen söz sonra değiştiricem" sesli bir nefes verip elimi çektim

"1 saat" gülümseyerek yanağımdan öptüğünde yüzümü buruşturup yanağımı sildim

"Ben o zaman mısır patlatıyorum" sevinçle mutfağa gittiğinde tekrar içeri gidiyordum ki kapının çalmasıyla geri dönüp kapıyı açtım.Karşımda nefes nefese kalmış bir adet Ecem görmemle kaşlarımı çattım.Bakışları kısa bir an üstümde gezdiğinde tişörtümün olmadığını fark etsemde aldırmadan ona bakmaya devam ettim

"İyi günler...merhaba daha doğrusu" kaşlarımı biraz daha çatarak kolumu kapıya yasladım

"Birşey mi oldu?"

"Şey dicektim...hani Semihten kaçarken bir eve girmiştik ve...birşeyler yaşandı ya...sevgilim olur musun demiştin" tek kaşımı merakla havaya kaldırmıştım ki cümlesini bitiremeden Busenin sesi duyuldu 

SerseriWhere stories live. Discover now