Yüzün çok tanıdık geliyor (M)

705 50 7
                                    


Yaz ayı tüm güzelliğini peşinden götürmeye yavaş yavaş başlamışken, tavanındaki çatlakları izleyen alfa dün gecenin büyüsünden hala kurtulamamıştı. Haftalar boyunca çıplak gördüğü, birisiyle nasıl seviştiğini kendi gözleriyle tanıklık ettiği, orgazm olurken gözlerinin içine bakan Baekhyun onu öpmüştü. Bunun devamında Jongin aşk sarhoşluğuna bulanmış ve hızlıca giydiği kıyafetlerini çıkarıp Baekhyun'u sıcak yatağa taşımıştı. Onun tenine dokunuyor olmak, aralarında başka birisi yokken ona zevk veriyor olmak, onu doyasıya öpmek alışabileceği bir şey değildi. Belki milyon kez onu öperse hissettiği kalp çarpıntısı geçerdi.

Onun soğuk, yumuşak, arsız bedenine zevk aşılıyorken alfalık aurası kendiliğinden odaya yayılmış ve her zaman haylaz olan Baekhyun'un kontrolü onun eline vermesine sebep olmuştu. Yatağın içinde, onları izleyerek sertleşen penisini okşayan adam bir anlık hisle elini Baekhyun'a uzattığında, Jongin kendisinden bile beklemediği bir tepkiyi göstermişti ona. İnsani yanı uysal, anlayışlı ve uyum sağlayandı ama kurdu öyle değildi. Alfa olduğu için kurdu daha bencil, kindar ve öfkeliydi. Jongin, yatağın içinde gümüş saçlı vampirle tek kalabilmek için o adamı kovdu. Öyle bir korkunç sesle bağırdı ki Baekhyun bile kıvranmayı kesmişti.

Sonrasında Jongin ona korkunç anı gün doğumuna dek unutturmuş; onun zevkten kasılmasına, çığlıklar atmasına, ağlamasına izin vermişti.
Baekhyun farkında olmayarak onun teninde çizikler yaratmıştı, Jongin bir tanesi hariç hepsinin iyileşmesini sağlamıştı. Sol göğsünün üzerinden başlayan ince tırnak izi kaburgasına dek uzanıyordu neredeyse. Kurdu bundan hoşlanmamış olsa bile Jongin ince tişörtünün altındaki izden oldukça memnundu. Kalbini çalmış olan Baekhyun sahiden onun tenini yarıp, kalbini çıkarmaya çalışmış gibi görünen izi ardında bırakıp, güneş doğduğunda o yataktan kalkıp gitmişti. Dudaklarına yayılan gülümsemeyle parmaklarını göğsünün üzerine bastırdı Jongin. Dışarıdaki ağaçların üzerindeki kuşlar sanki onun mutluluğuna eşlik ediyorlar, onun için güzel şarkılar söylüyorlardı.

Daha mutlu hissedemezdi kesinlikle. Baekhyun gitmeden önce onun dudaklarını uzun uzun öpmüş ve haftaya üçüncü kişiyi istemediğini söylemişti. Bu düşünce Jongin'in kasıklarında patlarken koridorda duyduğu ayak sesleriyle toparlandı. Birisi odasına doğru geliyordu.

Bugün yapacağı şeyler belirliydi. Genç kurtlara dövüş dersi verecek, daha sonra erzak depolarının doldurulması için birilerini görevlendirecekti ve akşam yemeği için diğer liderlerle bir araya gelecekti.

Şehir merkezine koşarak beş dakikada ulaşabilecek uzaklıkta olan kurtlar diğer ırkların arasında girmekten çok hoşlanmıyorlardı. Jongin bunun için bazı yöntemler bulmuştu. Güneydeki ormanlık alanda geniş bir bölgeye dağılmış sürüye yetecek yiyecek ve diğer kaynakların sağlanması için haftada iki veya üç kez markete gitmek zorunluluğu getirmişti. Asırlardır devam eden bazı zorunlulukların üstünü çizen kendisinden başka birisi değildi oysaki.

Kurt ırkından başka bir ırkla birliktelik kurmak yasaktı.

Mühürlenmemiş kurtların fiziksel birliktelik kurmaları yasaktı.

Jongin bu yasakları günlerdir çiğniyor ve her sabah gülerek baktığı kendi ırkından olan kişilerin yüzüne tükürüyordu. Sürüdekiler onun kokusunu takip edemesin diye aldığı elf parfümü sorunsuz bir şekilde işine yaramıştı. Kimse onun sürüsüne ihanet ettiğini, her hafta o vampirle grup seks yaptığını bilmiyordu. Bu ortaya çıkarsa Jongin'in sonu olurdu.

Kapısının önünde duran kişinin aldığı nefesten ve o bedenden yayılan has kokudan kimin geldiğini anladı. Dudaklarına tatlı bir gülümseme yayılırken penceresinin önüne doğru ilerledi yavaşça.

REDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin