SON DANS (Mahalle Hikayesi 1) -TAMAMLANDI-

.28.

Alaz'dan

Saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı. Bu hareketi yüzünün güzelliğini gözler önüne sermişti. Yüzünde ki o beni benden alan gülümsemesi dudaklarından eksik olmuyordu. Heyecanlı tavırlarla karşısında ki adama bir şeyler anlatıyor bir yandanda önünde ki kekten yiyordu.

O şerefsizin parmakları tenini okşadığında içimdeki öfke bir alev gibi  büyüdü. Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştım. Benim kadınıma o şerefsiz dokunamazdı..Hele o nasıl izin verirdi? Nasıl müsade ederdi onun kendisine dokunmasına? Ne çabuk unutmuştu Selim'in kendini paramparça ettiğini ?

Telefonum titremeye başladığında bakışlarımı onlardan çekip aramayı yanıtladım.

"Efendim abi?"

Cebimdeki paketten bir dal sigara çıkarıp ateşledim.

"Nerdesin lan sen?"

Dudaklarım arasından dumanı üfledim aşık olduğum kadına baka baka. Az kalmıştı. Bitecekti bu eziyet. Eğer benim olmuyorsa kimsenin olamazdı.

"Sevdiğim kadının yanındayım."

Abimin alaylı gülüşü yankılanırken beni ciddiye almadığını biliyordum.

"Alaz! Beni çiledrn çıkarma. Bitti artık anla. Denedik olmadı. Eve geliyorsun hemen. Yeter bu kadar. Hastaneye geri döneceksin!"

Sert sesiyle savurduğu tehdit dahada öfkelenmeme neden oluyordu.

"Ben hasta değilim! Anladın mı beni? Sadece aşık oldum. Ve o da beni seviyor abi. Sadece farkında değil."

Defne,Selim'in anlattıklarına kahkahalarla gülerken parmaklarımı kırmak istercesine sıkıyordum.

"Siktirtme lan aşkını! Eve gel hemen!"

Yüzüme kapan telefona boş boş bakıp cebime tıktım. Yarın düğünleri vardı. Defne hayatının hatasını yapmak üzereydi. Ben seviyordum onu,benim karım olması gerekirken o herifin yanındaydı.

Biten sigaramın izmaritini yere attıp ayakkabımın ucuyla ezdim sinirle. Yarın Defne'yi o heriften kurtaracaktım. Bu evlilik olmayacaktı. O hayalini kurduğu mutluluğu yaşamayacaktı.

Bana çok görmüşkerdi bu mutluluğu..Beni o dört duvarın arasına hapsetmişken o hayatına devam edemzdi. İzin vermezdim.

Ah Defnem..! Her şeyi bambaşka yapabilecekken niye bizi bu duruma sürükledin? Senin yanında olup pamuk ipliğinden yapılmış o sırma saçlarını okşamak varken beni neden bunlarınyapmaya sürükledin?

Çok mu zordu beni sevmek? Aşkıma karşılık vermek bu kadar mı imkansızdı?

Senin olmadığın hiç bir şey düşünemiyorum.Hayal edemiyorum senin olmadığın bir dünya.