14

9.8K 1.3K 847
                                    

İyi okumalar 💜

***

Jeon malikanesinde işler sıradanlıktan çıkmış ve tuhaf bir hal almıştı. Jeon Jeongguk kendine arkadaş edinmiş, kendi nefesinden başka bir sesin duyulmadığı evine ses gelmiş, sıkılma duygusu kaybolmuş, en önemlisi ise asırlardır kömür olan ağacı yeşermeye başlamıştı. Ufak da olsa bir gelişmeydi sonuçta, bugün yeşeren üç beş yaprak yarın tamamen yeşerecek ağaç ve özgürlük demekti. Çabaları sonuç verdiği için de içi içine sığmıyordu haliyle.

Kim'lerin evine ise normalin aksine bir kalabalık hakimdi. Hoseok'un gelmesine bağlı olarak herkes onunla tanışmak için bu evde toplanmıştı. Namjoon, Jimin ve Yoongi'nin de üyesi olduğu bu kalabalık, akşam takılmak için bir plan yapıyorlardı.

"Bence bara gidelim."

"İblisler buradaki barlarda kötü muamele görüyor, gitmememiz daha uygun olur." Dedi Namjoon hyung, Seokjin hyung ve Hoseok hyung'u kastederek.

"Aslında benim bir arkadaşımın barı var, oldukça eğlenceli ve güvenli bir yer. Genelde fazla kişi bilmez o yüzden iblis ya da melek diye ayrımcılık yapabilecek kimseler de yok. Tanıdık kişiler var hep." Dedi Yoongi hyung geldiğinden beri ilk defa konuşarak.

"Bu iyi olabilir. Bence de aşkımın dediği yere gidelim." Dedi Jimin yeni gelin misali Yoongi'sinin koluna sarılarak.

"Bilemedim şimdi. Hoseok senin için uygun olur mu?"

"Aslında bu soru üçümüzü de kapsıyor Seokjin." Dedi Hoseok hyung gülerek beni, onu ve kendini işaret ederken.

"Doğru, aramızda iki buçuk tane iblis var." Dedi Namjoon hyung gülerek.

"Merak etmeyin, cidden güvenilir bir yer. Bir sorun çıkmayacağının garantisini verebilirim."

Herkes kısa bir muhabbetin ardından Yoongi'nin dediği yere gitmek konusunda ortak bir 'evet' kararı aldı ve başka konu hakkında konuşmaya devam etti.

Ben ise o sırada Jimin'e konuşmamız gerektiği hakkında kaş göz yapıyordum ama sevgilisine yanaşmaktan beni görmüyordu bile.

Sonunda pes edip tuvalete gideceğimi söyledim ve odama çıktım. Ortamdan birazcık uzaklaşmak iyi olacaktı fakat yağmurdan kaçarken doluya yakalanmışım gibi bir durumla karşılaştım odama girer girmez.

"Kim?"

"Jeongguk?"

"Sonunda cevap verebildin. Neredeydin?"

"Salondaydım."

"Taşın neden yanında değildi?"

"Yanıma alayım da sen bana seslenince herkes duysun mu?"

"Başına bir şey geldi sandım."

"Tanrı aşkına ne olacak sanki evin içinde?"

"Her şey olabilir."

"Bu kadar merak ettiysen niye evi gözetlemedin?"

"Sapık olmadığımı söylemiştim."

"Aynen, öyledir."

"Her neyse, bu akşam gelsene. Dün de gelmedin, oyun falan oynarız."

"Gelemem."

"Niye? Bir şeye mi utandın diyeceğim de öpüşmedik. Hatta tensel temasa bile geçmedik."

"Aisshh! Şu azgın konuşmalarını bırak. Bu akşam müsait olmadığım için gelemeyeceğim."

"Oh, öyle mi? Ne işin var?"

dark wings |taekook✔️Where stories live. Discover now