dark wings |taekook✔️

31

Nabersiniz?

Mübarek sayıya mübarek bölüm yakışır diyerekten....

Biraz(!) ortalığı karıştırıyom

İyi okumalar💜

***

Annem babamla görüşürken arabada sevişme planımız, arkadaşlarımın bizimle gelme ısrarları tarafından sabote edilince çaresiz bir şekilde arabadan indik.

"İyi şanslar anne."

"Sağ ol yavrum."

Annem tam kapıya doğru gidecekken kolundan yakalayıp kulağına fısıldadım.

"Kapıda asker gibi giyinmiş bir adam önüne makine uzatırsa korkma güvenlik araması yapıyor yalnızca."

Başını onaylarcasına sallayıp hepimize son bir kez baktıktan sonra binadan içeri girdi. Unutmaması için babamın odasının yerini en az yirmi kez tekrar etmiştim umarım kolayca bulabilirdi.

"Jeongguk, insanların çiğ balık yediği doğru mu?"

"Evet Jimin. Yiyorlar. Denemek ister misin?"

"Iyy hayır."

"Jeongguk peki insanların pis bir dumanı solumaktan zevk aldığı doğru mu?"

"Eğer bahsettiğin şey sigaraysa, evet Namjoon hyung. Zararlı olsa da birçok insan sigara bağımlısı. Denemek ister misin?"

"Ah, hayır, bağımlılıkla falan uğraşamam."

"Jeongguk peki yakışıklı veya güzel insanların çabuk ünlü olduğu doğru mu?"

"Evet Seokjin hyung, insanlar görünüşünü kullanarak büyük paralar kazanabiliyorlar."

"Desene eğer insan olsaydım dünyanın en zengini olabilirdim."

Seokjin hyung'un ciddiyetle söylediği sözlere hepimiz bıyık altından gülerken o hâlâ kazanabileceği paraları hesaplıyordu. Zorla peşimize takıldıkları yetmiyormuş gibi bir de yüzlerce soruya maruz bırakıyorlardı. Tamam dünya ve insanlar hakkında tabii ki merak ettikleri şeyler olabilirdi ama bu her saniye birbiri ardına yüzlerce soru sorabilecekleri anlamına gelmiyordu, zavallı Jeongguk patlamamak için çok zor duruyordu. Sevgilimin koluna girip sorulardan kurtarmak için ön kapıyı açıp sürücü koltuğuna oturmasını sağladım. Artık güvendeydi.

"Hadi arabaya binin de annem gelene kadar turlayalım. Hem merak ettiklerinizin cevabını bulursunuz belki bir umut." Diyip ayakta kalanları da kucak kucağa arka koltuğa yerleştirdikten sonra kendim öndeki yerimi aldım.

"Bu sefer Yoongi benim kucağımda, kemikli götüne kurban olurum aşkım benim."

Jimin'in Namjoon hyung'a nispeten söylediklerine gülerken Jeongguk da arabayı çalıştırmış sürmeye başlamıştı. Yolda onları alışveriş merkezine götürmeye karar vermiştik çünkü ahirette böyle büyük ve gösterişli yerler yoktu, fazla kıyafet çeşidi de bulunmuyordu ama burada her şey çok fazla seçeneğe sahipti. Jeongguk hepsine istedikleri bir parçayı hediye olarak alacağını söylediğinde arka koltuktan tezahüratlar yükseldi. Sevgilim onları sevmişti, onlar da sevgilimi.

Yaklaşık on beş dakikalık yolculuktan sonra alışveriş merkezine gelmiş ve arabayı park etmiştik. Jeongguk, kimse arabadan çıkmadan önce kuralları anlatmış ve karşılaşabilecekleri farklılıklara büyük tepki vermemelerini tembihlemişti. Aslında muhtemelen garipseyecekleri tek şey yürüyen merdiven olurdu. Onun dışındaki her şey, fazla gelişmemiş olsa da ahirette de mevcuttu.

Sonunda arabadan çıkıp girişe doğru yürümeye başladık. Yürüyen merdivenleri zorla da olsa atlattıktan sonra Jimin'in sıktığı elimi gevşetip çatık kaşlarımla onu süzdüm. Korkmuş görünüyordu o yüzden ses çıkarmadım. Mağazaların olduğu kata geldiğimizde Jeongguk eliyle önümüzü gösterdi.