"crying is not a weakness."

923 123 51
                                    

bir kitap çıkarmayı düşünüyorum, hangi shipe istersiniz?

————————————————

yüzleri oldukça yakındı, nefesleri birbirlerinin teninde hissediyordu.

gözlüklü olan uzaklaştırdı tekrar çilli oğlanın yüzünü. gözlerinden bir yaş süzülmüştü ve bunu engelleyememişti.

aslında gözlüklü oğlan çok duygusal biriydi, başkalarının dertlerini kendine dert edinebilirdi.

gözlerinden akan yaşı hemen, görünmediğini umarak sildi. sert imajını koruması gerekiyordu, ağlayarak güçsüzlüğünü gösteremezdi.

ama belki de gözyaşını silerken o kadar hızlı davranamamıştı.

"t-tsukishima, niye ağlıyorsun?"

"a-ağladığımı nerden çıkardın?"

"sesin titrek geliyor ve az önce gözyaşını sildin."

"huh!?"

"gördüm, yalan söyleme. gözler yalan söylemez, inkar etme."

"tamam, ağlıyorum tamam mı, güçsüzüm, insanların dertlerini kendime dert ediniyorum ve-"

"şşş... ağlamak güçsüzlük belirtisi değildir. ağlamak, lafa dökemediğin acıyı bir eyleme dökmektir aslında. sen güçsüz değilsin."

ardından yamaguchi fısıldadı, 'gördüğüm en güçlü insansın.' biraz sesli fısıldaması büyük sorundu, duyulmadığını dua etmekten başka bir seçeceği yoktu.

gözlüklü oğlanı sardı çilli olan. sımsıcaktı gözlüklü, ayrıca ona sarıldığınızda güvende hissediyordunuz.

"ağlama demem mantıksız biz laf olacak. ağla, içinde kalmasın."

daha çok sardı yamaguchi tsukishima'yı. onun için duygulanması, hatta onun için, onun geçmişi yüzünden ağlaması garip gelmişti ama çok samimi bulmuştu.

tsukishima'nın ağlaması şiddetlendi, yamaguchi'ye sıkı sıkı sarıldı. sanki yaşadığı her şeyin acısını, şu an çıkarıyor gibiydi.

aslında öyle duygusuz, sert gözüken birinin içinde böyle biri olması şaşırtıcıydı. her şeyden önce, gardını yamaguchi'ye indirmesi daha çok şaşırtıyordu.

ardından gözlüklü olan gevşetti kollarını. bunu anlayınca çilli olanda gevşetti kollarını ve baktı gözlüklünün yüzüne. gözlüklerini çıkarmış bir şekilde karşıya bakıyordu, bir yandan da gözlüğünü temizliyordu.

"i-iyi misin şimdi? iyi geldi mi?"

"evet. teşekkür.. teşekkür ederim."

"rica ederim ve bir şey daha söyleyeceğim, bunu hiç unutma."

"neymiş o?"

"ağlamak güçsüzlük değildir, aksine acıyı kabul edip acısını çekebilecek kadar güçlülüktür."

"huh?"

"karışık mı konuştum?"

"h-hayır."

company ; tsukkiyamaWhere stories live. Discover now