company ; tsukkiyama

he shouted out, "i'm all yours."

——————————

"ne yazıyorsun?"

gözlüklü oğlan çilli oğlanın kulaklıklarını kulağından çekip ne dediğini duymasını sağladı.

"ne?"

"ne yazıyorsun?"

"dinlediğim şarkının sözlerini."

"yanlış yazmışsın."

"ne?"

"orda sadece 'tamamen senin' demiyor. sadece 'tamamen senin' deseydi saçma olurdu zaten."

"doğrusu nedir?"

" 'o bağırdı, ben tamamen seninim.' diyor."

"oh, kaçırmışım aradaki kelimeleri."

"fark ettim."

"fakat sen nerden biliyorsun bu şarkının sözlerini?"

"bu şarkıyı severim."

"ben de. diğerleri ne zaman gösterecek? yani yaptıklarını."

"tam tamına 1 saat 53 dakika var."

"çok varmış. acaba annem nasıldır şu an?"

"endişeli, meraklı ve mutsuz.
o değilde sen nasılsın asıl?"

"ben mi..
hiçbir şey hissetmiyorum şu an.
peki ya sen?"

"bilmiyorum."

"hadi birbirimize sorular soralım. hem birbirimizi daha iyi tanımış oluruz, hem de zaman geçer."

"iyi. en büyük korkun?"

"yalnızlık, senin?"

"ne?"

"ne ne?"

"yalnızlıktan mı korkuyorsun?"

"evet."

"niye peki?"

"çünkü hiç iyi hissettirmiyor, karanlık, soğuk ve önemsiz hissettiriyor hatta. duvarlarla konuşacak hale gelmek felan, korkutucu geliyor bana.
herneyse, senin en büyük korkun?"

"gözlüğümü kaybetmek."

"mantıklıymış."

"sıra bende sanırım?"

"evet."

"ona 'ben tamamen seninim.' diyebileceğin biri?"

"eğer birine aşık olursam o olur. ama şu an yok. sıra bende. en sevdiğin içecek?"

"su.
s-shigeru'yu nasıl hatırlayacaksın?"

"kaybettiğim son çiçek."

"çiçek?"

"oldukça trajiktir ki, az önce onun benim küçükken bir arkadaşım olduğunu hatırladım. ve o cidden iyi biriydi, eminim bunları yapmasının altında yatan bir nedeni vardır."

"şimdi mi hatırladın yani?"

"evet."

"bugün mü? şaka mısın sen? o kadar durdun durdun, şimdi mi yani?"

"duydun az önce dediklerimi, niye tekrarlatıyorsun?"

"ve buna hiç şaşırmadın, buna hiç üzülmedin mi?"

"aslında ondan burdayım ama hadi neyse."