"i'm all yours."

707 99 65
                                    

(final yaptıktan sonra tatlış çift bölümleri ister misiniz?
ve sona çok yaklaştığımız için hepinize bir bölümü ithaf etmek istiyorum.
cidden wattpad'ı sevme sebebimsiniz T-T
sizi çok seviyorum, çok fazla 🥺💖💖💖)

bu bölüm, @ezgi_shnn 'e ve @senseiedaucyiyo ' ya ithafen olsun. ikinizde diğerleri gibi bana yorumlarınızla tatlılık krizi geçirttiniz. i love you my babiesss 💖💖.

diğer okuyucularım, sizi unutmadım, bir daha ki bölüm size ithafen olacak. 💖

neyse, bölüme geçelimm

—————————————

Birkaç gün geçti bu günün üzerinden. yamaguchi'nin annesi çocuğunu bulmanın heyecanını yaşarken, aynı zamanda çocuğunun yaşadığı şeylerin şokunu da yaşıyordu.

ama şu an buradaydı, önemli olanda buydu.

gözlüklü olanın ailesi her ne kadar dışarıya vurmasalardı onlarda endişelenmişti oğulları için.

ayrıca gözlüklü oğlan dizilerdeki aptal oğlanlar veya garip kızlar gibi hislerini anlamak için bir ayı beklemedi. olan şeyleri sorgulamanın bir anlamı yoktu.

bir gerçek vardı ve bu kabullenilmesi gereken bir gerçekti.

gözlüklü oğlan, çilli oğlana aşıktı.

gün içinde bir sürü gönderme veya benzeri şeylerde bulunsa da çilli oğlan anlamamakta ısrarcıydı. bu davranışları sadece bir arkadaşlığa sığdırıyor olabilirdi, veya arkadaşlığa bile sığdırmayabilirdi.

bugün itiraf etmenin zamanıydı çünkü gözlüklü olan daha fazla bekleyemiyordu. sabırsızlığı açığa çıkıyordu ve bir şeylerin artık olmasını istiyordu.

olumsuz yanıt alsa bile, bir yanıt istiyordu.

yine her günkü gibi kıyafetlerini giyip şirkete gitti. kendi odasına doğru ilerledi ve yamaguchi'yi çağırdı.

bu sefer sadece onu izlemeyecekti.

"evet?"

"yamaguchi."

"evet benim?"

gözlüklü oğlan duraksadı. utanıyordu ve korkuyordu her şeye rağmen. belki kendinden bile koruduğu adam ondan nefret edebilirdi.

"ş-şey."

"ne oldu, korkutuyorsun beni."

"ben birkaç gündür saçma bir şeyle savaşıyorum. bu duyguyu hiç düzgün bir şekilde yaşamadım, hiç böyle yaşamadım. ve farkına varmam garip bir şekilde kolay oldu. yamaguchi, bu dediklerimden sonra benden nefret etmezsin umarım çünkü bu elimde değil. cidden elimde değil, kendimi bir anda bu durumda buldum. her an, her saniye seni düşündüğümü fark ettim. aklımdan asla çıkmadın, hatta, hehe, uyurken bile seni rüyamda görüyordum-"

"t-tsukishima,"

"sözümü bölme lütfen. lafı uzatmamak gerekirse, sana aşığım anlıyor musun?"

çilli oğlandan bir süre ses çıkmadı, neler dendiğini anlamaya çalışıyordu.

"b-bende seni! yani bende sana, yani sana aşığım! ama kendime itiraf edemiyordum. bir dakika, beynim mi durdu yanlış mı duyuyorum, rüya-"

"NE?"

"E-EVET!"

tsukishima'nın hiç beklediği bir şey değildi bu, her türlü kendini olumsuz yanıta adamıştı.

çilli oğlan sarılmak için yanına doğru geldiğinde tsukishima seri davranıp dudaklarına yapıştı çillinin.

ayrıldıklarında, tsukishima konuşmaya başladı.

"sen, ben konuşurken ne diyecektin?"

"huh?"

"araya girmiştin ya."

"ha o mu,
gülüşün çok güzel diyecektim.
birde, o günkü soruna cevap, sensin."

"ne? hangisi?"

"ben tamamen seninim."   

company ; tsukkiyamaDonde viven las historias. Descúbrelo ahora