▪︎ 22 ▪︎

4.2K 280 111
                                    

Kalbim Seni Sevdi

▪︎ 22 ▪︎

▪︎ Duyurulardan haberdar olmak için beni buradan veya liakhanzade ismiyle instagramdan takip etmeyi, destek olmak için de yıldıza basmayı unutmamanızı dilerim.

İyi okumalar!

Evin kapısının zili çaldığında kadın son kez sofraya göz atıp heyecandan terleyen avuç içlerini elbisesinin eteğine bastırarak yürümeye başladı. Kapıyı yüzündeki kocaman gülümseme eşliğinde açtığında arkasındaki adamla göz göze geldiler. Bukleler halinde omzuna dökülen altın sarısı saçları, üstündeki sarı, çiçekli elbisesi ve yüzündeki gülümsemenin ışıltılar halinde yansıdığı gözleri kadının bugün daha bir farklı görünmesine neden olmuştu. Yine de halinden şikayetçi olduğunu söyleyemezdi adam. Yeliz biraz geriye çekilip geçmesi için ona yer açtığında, "Hoş geldin!" deyivermişti büyük bir mutlulukla.

"Hoş buldum." dedi, adam da içeriye girip ayakkabılarını çıkarırken.

Doğrulup kadını bir kere daha süzdüğünde, "Çok güzel görünüyorsun bugün." dedi fikirlerini paylaşmak amacıyla.

"Teşekkür ederim." derken pembeleşen yanaklarını gizlemek için yüzünü diğer tarafa döndü ve hızlı adımlarla salona geçti. "Sofra hazır, ellerini yıka da gel, salondayım."

Banyoya yönelen Çağlar, "Yemeği salonda mı yiyeceğiz?" diye sordu. Mutfakta yemek yiyebilecekleri küçük bir masa ve birkaç sandalye vardı. Genelde daha rahat edebilmek için onlara yetecek genişlikte olan mutfaktaki masada yemek yiyorlardı

"Evet. Bugün sofrayı salona kurdum."

Yaklaşık on dakika sonra salona giren adam büyük yemek masasına yaklaştığında şaşkınlığı yüzüne yansımıştı.

"Misafir mi bekliyoruz?"

"Hayır."

"Bugün özel bir gün falan mı?" diye sordu telaşla adam. "Senin doğum gününe daha var." diye panikle konuştuktan sonra ellerini göğsüne koyup "Benim de doğum günüm bugün değil." dedi.

"Sakin ol." diyerek hayretten büyüyen gözlerini adamın yüzüne dikti. "Misafir beklemiyoruz, özel bir gün falan da değil. İçimden geldi, ben de güzel bir sofra hazırladım. Dilersen buradaki ilk iş gününü kutladığımızı varsayabilirsin."

Çağlar masada gözlerini gezdirip, "Hepsi harika görünüyor, ellerine sağlık." dedikten sonra ikisi de masaya oturdu.

Bardakları dolduran Yeliz, "Sen sormadan ben hepsini anlatayım." diyerek sözlerine giriş yaptı. "Elimdeki organik vişne suyu, yemekleri de aldığın doğal sebzeleri kullanarak yaptım. Malzemeleri seçerken de oldukça dikkatli davrandım."

Kadının ciddiyetle sofradaki yiyecek ve içeceklerin içeriğini detaylı bir şekilde anlatması adamı güldürdü. Ellerini havaya kaldırarak, "Teslim oluyorum. Biraz abarttığımın ben de farkındayım, artık böyle şeylere karışmamaya çalışacağım." dedi.

"Çalışacaksın?" diye sordu tek kaşını kaldırarak.

"Hiç karışmayacağım dersem yalan söylemiş olurum ama söz veriyorum ki kendimi tutmak için elimden geleni yapacağım."

"Peki, anlaştık o zaman."

Yeliz, yemek masasına bordo bir örtü sermiş, en güzel tabak, çatal kaşıkları dizmiş, ince uzun ayaklı şampanya bardaklarını çıkarmış, bir de göze güzel gözükmesi için birkaç dekorasyon eşya kullanarak sofrayı güzelleştirmişti. Yemek olarak geçen gün Çağlar'ın sohbetleri yüzünden yaktığı sebzeli fırın yemeğinden yapmış, yanına güzel bir salata yakıştırmıştı. Oldukça aç olan Çağlar'a göre sofra muazzam gözüküyordu, Yeliz abarttığını düşünse de.

Kalbim Seni SevdiWhere stories live. Discover now