• 10. BÖLÜM/GEÇMİŞİN SIRRI •

309 99 4
                                    

Selam! Nasılsınız?

Tarih bırakın.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

*

• 10. BÖLÜM/GEÇMİŞİN SIRRI •

 BÖLÜM/GEÇMİŞİN SIRRI •

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

25 Eylül 2019

Ölümle burun buruna olmak dedikleri bu olsa gerekti. Belki koluma giren kurşun beni anında öldürmemişti ama yaşadığım şok etkisinden dolayı ölebilirdim.

"Eylül..." Vera'nın korku dolu çıkan sesini duyar duymaz sırtımda bir acı hissederek yüzümü buruşturdum ve inledim. "Tamam, sakin hareket et. Ben buradayım."

"Vera," dedim sessizce. Ellerimi ağır şekilde omuzumun arkasına götürürken gözlerimi araladım ve arka koltukta omzum sargıya alınmış vaziyette olduğunu gördüm. "Kendimi iyi hissetmiyorum."

Ön koltuktan başını bana çevirmiş halde yüzüme bakarken, "Biliyorum, birazdan eve gideceğiz," dedi.

Kaşlarımı çatıp, "Bana bunu kim yaptı?" diye sordum güçsüz sesle.

"O adam yaptı, seni hastaneye götürdüm ama çok riskli oldu. Seni küçük bir operasyona aldılar, bende evde tedavin için izin istedim. Bizzat hemşiren olacağım."

Tüm bu yaşananlardan sonra, "Belki akıllanmışsındır," diye homurdandım.

Dudaklarından 'cık' kelimesi döküldü. "Ben akıllanmam. Her şeyin farkındayım ama işte seninle de uğraşmayı seviyorum."

"Sen manyak mısın?" Gözlerimi kırpmadan yüzüne halsiz şekilde bakarken yanağımdan makas alıp arabayı çalıştırdı.

*

Arabada yine onunla Gediz meselesi yüzünden yolda kavga ederek evin önüne varmıştık. Çınar ise hala yoldaydı, eve taksiyle gelmeye çalışıyordu.

İçeri girer girmez sert adımlarımla yanından ayrılmaya yeltenecekken bir kolumu eliyle sertçe tutarak kavradı ve beni yerimde durdurup kendine çekti. Sırtımı duvara çarparak karşısında beni durdurduğunda onun elinden kolumu kurtarmaya çalıştım.

Karşımda aniden boşta kalan eliyle yanağıma acı bırakacak şekilde vurduğunda gözlerimi kırpmadan yere baktım. Dişlerimi birbirine bastırdığım sırada ağlamaya başlayıp ondan çırpınarak kurtulmaya çalıştım. İki bileğimi bu sefer hızlıca kavrayıp yukarı kaldırarak duvara yasladı ve tek eliyle sertçe iki bileğimi sabit şekilde tutmayı başardı.

Onun öfkeden koyulaşan ela gözlerine bakarak, "Bırak," dedim cılız sesle. Yüzü yüzüme yaklaştığı an dudakları tokat attığı yanağımda gezinmeye başladı. Tam bir manyaktı! Boynunun kokusu burnumun dibindeydi ve şu an öfkeden onun kokusunu soluyordum. "Yapma!" Yaralı omzum sızladı bu sırada gözlerimi kapatıp sıktım. "Canım acıyor, yapma!"

İHTİRAS (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now