• 28. BÖLÜM/SESSİZ ÇIĞLIKLAR •

201 77 0
                                    

Selam! Nasılsınız?

Tarih bırakın.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın.

*

• 28. BÖLÜM/SESSİZ ÇIĞLIKLAR •

 BÖLÜM/SESSİZ ÇIĞLIKLAR •

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

3 Ekim 2020

(YAZARIN ANLATIMIYLA)

Depoya polisler baskın yapmıştı, küvette kanlı suyun içinde sadece kızın bedenini bulmuşlardı. Erkeğin bedeni, adam tarafından küvetten alınıp kaçırılmıştı.

Polisler deponun içinde arama yaparken tüm arkadaşları da ayaküstü sorguya çekmeye başlamışlardı.

Polisler kızın bedenini kontrol etmişlerdi ve hala nefes aldığını fark etmişlerdi, bunun üstüne ambulansı aramışlardı. Kızı ambulansla hastaneye kaldırdıklarında arkadaşlarından sadece Yazgı gitmek istemişti; o arkadaşının yanında bir polis görevlisiyle giderek içindeki merakı, korkuyu atlatmaya çalışmıştı. Kızın durumu ağırlaşmıştı. Çok fazla kan kaybetmiş olmasına rağmen hala kalbi bir şekilde bedenine yetebildiği kanı pompalamaya devam etmişti.

Polisler depoda yaklaşık 2,5 saat arama süresince iki tane bulguya rastlamıştı: kanlı bıçak ve kıyafetler.

*

"Vera." Saçlarımı okşayan parmakları hissederken gözlerimi ağırca araladım, dudaklarımdan verdiğim nefesle bir süre idare ederek bakışlarımı yanımda duran Lotus'a çevirdim. "Vera," dedim kısık sesle. "O nerede?"

Parmaklarını saçlarımdan çekti, kaslı kollarını göğsünde birleştirerek nefesini sesli şekilde burnundan verdi. "Yok, polislerden kaçarken onu da almış hain herif!"

"Nasıl?" dedim endişeyle. "Vera kayıp mı? O adam mı yaptı?"

Başını ağırca salladı. "Hem de izini bu sefer kaybettirmek için bayağı iyi uğraşmış, polisler bile adreslerini bulamıyor."

"Peki," dedim. "Emir, adamın kim olduğunu görmüştür."

"Görmüş ama adam o değilmiş, koluymuş anlayacağın."

Ayakucuna geçerek oturduğunda odaya Liman girdi. Liman bana bakarak, "Uyandın mı?" diye keyifsizce sorduğunda zoraki bir tebessüm etti. Yanıma yaklaşarak elini omuzuma koydu. "Nasılsın?"

"Vera'ya ne oldu? O iyi mi? Ya biriniz bir şey desin. Nasıl kaybolur? Aklım almıyor!"

İçeriye Çınar'ın büyük adımlarıyla girdiğini duydum, yanıma geldiğinde onun iyileşmiş olduğunu ve yüzüne renk geldiğini fark ettim. Gözlerini gözlerimden kaçırıp, "Geçmiş olsun," dediğinde ses tonunun ifadesiz ve mesafeli çıktığını duydum.

İHTİRAS (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now