Küçük Kadınım

27. Bölüm

Selam arkadaşlar. Dünden bu yana nasılsınız  shsjssj
Kemdim de meraklı oldugim için yeni bölüm atıyorum arkadaşlar. Kurguyu hiç düşünmüyorum o an aklıma geliyor  ve yazıyorum. Balık burcu olduğum için fazlasıyla hayalperestim.
.
.
.
.

27.Bölüm  Turna Mısra Tufan.

"Özür dilerim bunu cevaplamalıyım. Taşınıyoruz da" dedim Aras Bey yüzüme şaşkınlıkla hala bakmaya devam ediyordu.

"Tabi" dedi yüzü solmuştu  yönünü  Poyraz ve Deniz Bey'e çevirdi.  Bense telefonu açtım.

"Efendim Aşkım" dedim nefes vererek.

"Mısra biz mahalleye girdik onu haber vereyim dedim" dedi. Aşkım  benim ev arkadaşımdı. Kendisi  hemşireydi.

"Tamam Aşkım . Bende bir saate gelirim" dedim elimi arka cebime soktum.

"Tamam tatlım ben zaten Çağtay ve Meriç'i çağırdım. Onlar yardım edecekler. Hadi görüşürüz " dedi

"Tamam öptüm " diyip kapattım. Gülümseyerek masaya döndüm.

Aras Arslanoğlu ayağı kalktı ve telefonunu masadan aldı.

"Turna bizimle çalışmayı kabul ediyor musun?" Dedi. Bir dakika öncenin aksine mesafeli bir sesle.

"E- evet ben çok isterim" dedim heycandan titreyen bir sesle. Arslanoğlu Holding'i temsil edeceğime hala inanamıyorum.

"Yarın şirkette buluşuruz " dedi gömleğinin kolunu dirseğine kadar kıvırdı. Gözüme bilekliği takıldı benimkinin aynısıydı.  Onda M bende A vardı

Tesadüfün böylesiydi

"Görüşürüz Efe" dedi Aras Arslanoğlu, Efe Yiğiter'in elini sıktı.

"Mısra. Görüşürüz " dedi Aslı Arslanoğlu gülümseyerek

"Görüşürüz Aslı Hanım " dedim aynı sıcaklıkla gülümseyerek.  Yüzü tuhaf bir şekilde düştü ve Poyraz Güven'in koluna girip çıktılar.

" Ooo Akın nasılsın ya!?" Dedi Aras Arslanoğlu değişik bir şekilde gülerek.

"Arslanoğlu?" Dedi yüzündeki şaşkınlık dehşet vericiydi. Sanki ruh görmüş gibi bir bana bir Aras Arslanoğlu'na bakıyordu.

"Yaa Arslanoğlu.... Seni özledim kahve içelim bir ara hatta bugün içebiliriz ne dersin?" Dedi Aras Arslanoğlu, Poyraz Güven'e dönerek .

"Demek Turna ile tanıştınız " dedi buruk bir gülümseme ile. Birbirlerini seviyorlar mı ? Nefret mi ediyorlar anlamamıştım.

"Tanıştık. Aslında tanışıyoruz ya biz önceden bilirsin sen. Üç yıl önce falan" dedi kafa sallayarak.

"Öyle mi?!.... Ahh başın  sağolsun bu arada nişanlın ölmüş " dedi Akın ne yapmaya çalışıyordu bu şimdi.?

  " Zilan Coşkun" diye tamamladı cümlesini.

"Aaah evet ....beni düşmanım olan adamla aldatan
ve aldattığı kişi tarafından öldürülen  nişanlım. Dostlar sağolsun diyeceğim de karşımdaki sağ kalacak mı bilemem" dedi dişlerinin arasında " Biliyorsun ya Akın benim sevdiğim ve evleneceğim kadın başka" dedi sinirle gülerek " sen yakından tanıyorsun " diye devam etti.

"Aras..." dedi Akın durdu. Bana bakıp gülümsedi. "Yapma"

"Ne Aras? Ne yapıyorum ki? Üç yılımı siktin, ben mi bir şey yapıyorum  Akın Tufan." dedi ciddi ve sert bir sesle yüzümü buruşturdum. "Kahve içelim mutlaka"