15

47.2K 2.6K 640
                                    

İyi okumalar

"Yavrum uyan artık."

"Biraz daha lütfen."

"Al işte, fabrika ayarlarına döndü."

Yanağımı öptü sonra diğerini ardından burnumu. En son kıkırdadım. Uykum açılmıştı. "Hadi kalk güzelim. Yoksa öpmeye devam edeceğim."

Gülüp tek gözümü açtım. "O zaman uyuyacağım."

Bir anda burnumu ısırınca istemsizce bağırdım. "Abi ile uğraşılmaz, hadi uyan bizi bekliyorlar."

Onu takmayıp gözümü kapattım. Aniden havalanmam ile çığlık attım. Oldu mu şimdi Mirzacım.

Banyoya gelince beni yere indirdi. Önce yüzümü yıkadı, ardından havlu ile sildi. Şu suratsız polisin bu halleri beni yumuş yumuş yapıyordu. Benim yanımda çok ponçikti.

Mesela ben bunları Uzay'a yaptığını düşünemiyordum. Bu düşünce ile kıkırdadım.

"Ne oldu yavrum?"

Yanaklarını sıkıp konuştum. "Minnoşum."

"Ha?"

Kahkaha atıp yanağını sulu sulu öptüm. "Abi ile dalga geçilmez."

"Ben seni öpeyim, sen ne diyorsun?

"Tamam tamam bir şey demedim."

Dudağımı büzüp banyodan çıktım. Hoplaya hoplaya merdivenleri iniyordum. Arkamdan Mirza abimin beni uyaran seslerini ise duymamazlıktan geliyordum. Bunun ne kadar eğlenceli olduğunun farkında mı?

Salona hızlıca girip bağırdım. "Günaydın güzel ailem."

Hepsi bana tebessüm ile bakıyordu. "Sen geldin şimdi aydı gün güzelim." dedi Çağatay abim. Romantik abim benim.

Sırayla hepsini öpüp ikizim ve Hazar abimin arasına oturdum.

Annem gözleme yapmıştı. Mis gibi kokuyordu. Uzanıp tabağıma koyarken Mirza abim geldi.

"Çok güzel olmuş annecim, eline sağlık."

"Afiyet olsun meleğim."

Ona öpücük atıp yemeğime devam ettim. Kahvaltımın bitmesi ile kapı çaldı. Hazar abim kapıya bakmaya gittiğinde Uzay'ın omzuna kafamı koyup esnedim. Hala uykum vardı. "Birileri uykusunu alamamış." dedi ikizim.

Bir şey demeyip gözümü kapattım. Benim bu halime güldüler.

"Kız, senin valizler gelmiş."

Gözüm anında açıldı. Doğru ya bugündü.

"Ama sanırım yanlışlık var çünkü orada tüm abilerimin eşyaları kadar valiz var."

Dediğine sırıttım. Ardından göz kırptım. "Onların hepsi senin deme bana?" dedi gözlerini kocaman açarak.

"Bu, eşyalarımın hepsinin gelmemiş hali."

Gözleri sanki daha da büyüdü. "Kaç valiz var ki Hazar?"

"Gelip görseniz daha iyi."

Gülüp ayağa kalktım. Kaç valiz vardı acaba? Hep beraber bahçeye çıktığımızda abilerimin ağzı açıldı. "Odanda bizden gizli biri mı yaşıyor, bu kadar eşya senin olamaz."

Sen bir de Fransa'da ki evi gör.

Şirince sırıttım. Ne var kapının önünde beş valiz varsa?

Ablama abartmadan gönder demiştim oysaki. Bu işte kesin annemin parmağı var.

"Hangi kaslı abim bunları taşımama yardım eder?"

AdelyaWhere stories live. Discover now