Adelya

40

Kırk bölüm olmuş yahu, benimle olan tatlı okuyucularıma çok teşekkür ederim 💜

Keyifli okumalar

Ablam gelmişti. Koşarak yanına gittim ve boynuna atladım. O kadar özlemiştim ki onu. "Biri beni çok özlemiş."

"Hemde çok."

Geri çekilip yanağımı öptü. Yanımıza aynı anda hem Ateş abi hemde Uzaylar geldi.

Doğru ya, Ateş abi çıkışta beni alacaktı.

"Ateş abi, bu ablam Eftelya. Abla bu da Ateş abim."

İkisi el sıkıştı. Sonra arkadaşlarımı tanıttım sırayla. "Sarp, Melisa ve Alaz."

Melisa, ablama sarılınca o da karşılık verdi. "Adelya hep seni anlatıyor, tanıştığıma çok memnun oldum."

Ablam sırıttı. "Bende çok memnun oldum Melisa."

"Bu kadar çabuk geleceğini düşünmemiştim."

"Sen orada mutsuzken," dedi ve  Uzay'a baktı. Uzay hemen kafasını eğdi. "Bekleyemezdim."

Sarp Uzay'ın kolunu dürttü. "Sana dedi."

Uzay geri onu dürttü sertçe. "Sus."

"Neyse gençler, kız kardeşimi çalıyorum. Bir gün hep beraber de buluşuruz."

Çok güzel olurdu.

"Kalacak yer ayarlamadıysan, akşam ikinizde eve gelin." dedi Ateş abim.

"Teşekkür ederim, buraya gelmeden önce bir otel ayarladım."

(Kesinlikle okuyucularımdan korkmadım ablası istedi otel otel diye ahahahahahahaha)

"Tamam o zaman, kapım açık haberiniz olsun."

Ablam kafasını salladı. Bizimkilere el salladım. "Görüşürüz."

Hepsi karşılık verdi. Uzay yine çok masum bakıyordu. Daha ne yapabilirdim?

"Adelya, eşyalarının olduğu çanta arabamda. Onu sana vereyim."

"Ben seni arabada bekliyorum." dedi ablam.

Kafamı sallayıp, Ateş abimin arabasına yürüdüm. Uzay da bize eşlik etti.

Arabanın yanına varınca Ateş abim bagajdan çantamı aldı. Çantayı vermeden önce yanağımı öptü. "Satıldım galiba."

Dudağımı büzdüm. "Neyi sattın?"

Uzay güldü, Ateş abim sırıttı. Sinirle Uzay'a baktım. "Sana kim gül dedi?"

Eliyle hemen ağzına fermuar çekti. "Ektin yani beni."

Tekrar Ateş abime baktım. "Ha?"

Bu sefer Ateş abim güldü. "Ablan gelince unuttun beni yani?"

"Ya öyle desene. Yok satmış yok ekmiş."

İkiside gülünce sinirle arkamı döndüm. Unuttun demek yerine kim bir şey eker ki? Saçmalık.

Ateş abim arkadan sarıldı. Ardından boynumu öptü. "Hem beni unut hem bana trip at."

"Dalga geçiyorsun," deyip elimle Uzay'ı gösterdim. "Hemde onunla."

"Allah beni kahretsin ya." dedi Uzay.

"Tamam özür dilerim, küs ayrılmayalım."

Abime dönünce gerçekten üzgün görünüyordu. "Ben sana küsemem ki?" dedim ve yanağını öptüm.