bölüm 59*

198 23 72
                                    

Ertesi sabaha sırtım ağrıyarak uyanmıştım ve açıkçası bu beklediğim bir şeydi.

Yatağımı toparlayıp üzerimi giyindikten sonra odadan çıkmıştım. Saat erkendi ve bu yüzden biraz tereddütlüydüm. Yine de kapıyı tıklattım. İçeriden ses gelmesiyle kapıyı usulca açtım ve içeri girdim.

"Günaydın..." dedim kapıya yaslandığım esnada. 

"Günaydın..." Uykulu sesinden yeni uyandığı anlaşılıyordu. 

"Ben mi uyandırdım?" dediğimde başını iki yana salladı.

"Vurmadan birkaç dakika önce uyanmıştım zaten."

"Nasıl olduğuna bakmaya geldim, evet, sabahın köründe." dediğimde gözlerini ovuşturdu.

"Teşekkür ederim, iyiyim, herhalde." dedi. Ellerine baktığı esnada gidip yatağının ucuna oturdum. Derin bir nefes aldıktan sonra tekrardan ona döndüm.

"Dün o katır sana başka bir şey yapmadı, değil mi? Ek olarak..?"

"Katır?" dedi tek kaşını kaldırıp. Ellerimi kucağımın üzerine koydum.

"En uygun tabir." dedim ona bakmadan. 

Katırdı, akbabaydı, iğrençti. Keşke daha fazlasını yapabilseydim.

"Öfkeni öyle bir tipe harcama boşver."

"Öyle bir tipe harcamayayım mı?! Onu öldürmek istedim orada!"

Yükselen sesim odada yankılanırken... Bu kadar neden yükseldiğimi anlamamıştım. Gözlerimi kapattım ve başımı iki yana salladım. Daha sonra yavaşça yanaklarıma vurdum.

"Aynısı benim başıma gelseydi sen ne yapardın Megumi..?"

"Onu öldüresiye döverdim."

Saniyesinde verdiği cevap daha çok gözlerimi yummama sebep olmuştu. Daha sonra ayağa kalkmış ve kapıya yönelmiştim. Kapıdan çıkmadan önce durmuş ve derin bir nefes alıp tekrardan gözlerimi yummuştum.

"Konu tartışmaya kapalı o zaman."

Kapıyı açtığım sırada Kugisaki ve Itadori kapının girişinde duruyorlardı. Bir şey dememiş ve ilerlemiştim. Yüz ifadem nasıl ise onlar da bana bir şey dememişlerdi.

Bu benim başıma gelseydi... Hem başıma gelmemesini sağlardım bir şekilde. Sağlayamamış olsam bile... Koruyacak birisi olurdu mutlaka.

Ve ben, dün gece onu koruyacak kişi olamamıştım.

"Günaydın Kisara-chan!" 

Gojo'nun cümlesi ağır çekimde gelirken kulaklarıma bir şey dememiştim ve binadan dışarı çıkmıştım. 

Ayrıca... İçimdeki bu tuhaf duygular...

Neden..?

------

"Neler oluyor? Tartıştınız mı siz?" Kugisaki'nin sorusu üzerine Fushiguro başka bir tarafa bakmıştı. İçinde attığı sessiz çığlıkları sadece kendisi işitebildiği için, kendisi duyabildiği için... Başkaları duysa bile onu anlayabileceğini, anlayabileceklerini düşünmüyordu.

Cevap vermedi Kugisaki'ye. Bunun üzerine Kugisaki Itadori'ye döndü.

"Kugisaki, Itadori biraz bizi yalnız bırakır mısınız?"

Öğretmenlerinin sesini duymalarıyla iki öğrenci de bir şey demeden öğretmenlerinden gelen ciddi ricayı yerine getirdiler ve odadan ayrıldılar. Gojo yavaşça Fushiguro'nun yatağına oturdu.

Until The End (Bird Set Free 2) (BNHA Fanfic)Where stories live. Discover now