2. Bölüm - Son Akşam Yemeği

1.3K 94 29
                                    

İkinci bölümle ben geldim!! Heyecanlıyım ve tepkilerinizi merak ediyordum. Öncelikle şunu söylemeliyim ki bu bölüm ortalık biraz karışıyor.

Lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.

#Bölüm Şarkısı#

Jon Bellion, All Time Low

*
*
*
*
*

"Son kez yüzlerine bakmak için yalvardığım insanlarla karşı karşıya geldiğimde gözlerimi kaçırmanın hüznü var içimde; öyle çaresiz, öyle kırgın."

Kaçtığım insanlar vardı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Kaçtığım insanlar vardı. Yüzünü görmemek, seslerini duymamak için şehir değiştirdiğim ve kendimi onlara hatırlamamak için yemin ettiğim tonla insan vardı. Onlardan en ağır basan sadece tek bir kişiydi ve ben kendime onu düşünmeyi bile yasaklamıştım.

Sadece bir anlığına bile onu göreceğim düşüncesi kalbimin yok olmasına, bütün her şeyi çökertmeye yetmişti. Onu görmekten korkmuyordum ama karşı karşıya geldiğimiz andaki gerilim beni korkutuyordu. Sanki onunla karşı karşıya gelip gözlerinin içine bakarsam kıyamet kopardı. Sanki bana bakarsa yıllar önce terk ettiğim mezarıma geri girermişim gibi hissediyordum. Biliyordum o karşıma dikildiğinde bunları yapmayacak, karşısında dimdik durup, korkusuzca gözlerinin içine bakacaktım ama bazen hissettiklerim elbet bir gün yaşayacağım şeyleri geciktirmeme neden oluyordu. Hislerime daima arkasını dönen ben şimdi bazen onlara kapılmaktan kendimi alıkoyamıyordum. Bu bir başkasına göre normal bir şey sayılırken mantığına göre davranan benim için kötülükten başka bir şey değildi. Hisler aldatıcıydı ama mantık bizi her zaman bir adım öne götürürdü. Hisler yolumuzdaki çukurlarsa; mantık engebesiz yolda yürümemi sağlayan yardımcımdı.

Beynim bu düşünceyle alnının ortasından vurulmuşa döndü ve birkaç saniyeliğine yutkunmakta zorlanmadım. Ama hemen arkasından duyduğum nefes sesinin sahibinin sesi hızlanan kalbimin atışlarının normale dönmesine neden olmuştu. Şükür ki ses onun sesi değildi ama benim için yabancı bir ses de değildi. Karşılaşmak istemediğim ama karşılaşsam da sorun olmayacak insanlardan birinin sesiydi bu. Onunla karşılaşmaktansa onu karşımda görmeyi tercih ederdim.

Son kez göz alıcı İstanbul manzarasına baktıktan sonra derin bir nefes verdim. Böylesine güzel bir manzarayı onun yüzünden daha uzun bakamayacak olmak canımı sıkmıştı ama yapacak bir şeyim yoktu. Onunla durup bu manzarayı izleyemezdim sonuçta. Gözlerimi İstanbul manzarasından alıp arkama doğru döndüm yavaşça. Göz göze geldiğim kişinin gergin ve kızgın yüz hatlarını görmek beni etkilemedi. "Nasılsın Gencay?" diye sordum rahat bir tavırla. Ellerinde tuttuğu poşetlere baktım. İçinde atıştırmalık bir şeyler vardı. Sanırım onlar burada toplanacaktı.

Yanlış KaderWhere stories live. Discover now