3. Bölüm - Kalbe İnen Hançer

1.2K 85 59
                                    

Yeni bölüme hoş geldiniz bebeklerim. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Sizi seviyorum.

#Bölüm Şarkısı#

Selena Gomez, People You Know

Batuhan Kordel, Dönme

t.A.T.u, All The Things She Said

*
*
*
*
*

"Kelimler insanları kırabilir ama asla eskisi gibi onaramaz."

İnsanları kırmaya ve onlar tarafında kırılmaya çok alışmıştım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

İnsanları kırmaya ve onlar tarafında kırılmaya çok alışmıştım. İnsanların kelimeleriyle kalbime bir hançer saplamalarına ve hiç düşünmeden beni yok etme çabalarına öyle bir alışmıştım ki kalbim taşa dönmüştü. Taşa dönen kalplerin korkusu olmazdı ve ben bunu kendimden öğrenmiştim. Kimseyi kaybetmekten korkmuyordum, insanların sözleri artık kalbime inen bir hançer değildi.

Zaman geçmişti ve ben kırılan bir kız çocuğundan, insanları sözleriyle kıran birine dönüşmüştüm. Dönüşmekten korktuğum kim varsa aynaya baktığımda gördüğüm kişi onlardan biri olmuştu. Düşünmüyordum; insanları kelimelerimle öldürüyor, karşılarına geçip onları nefessiz bırakana kadar ağlamasına neden oluyordum. Ben, yargılanmaktan korkan bir kız çocuğundan, yargılayan insanlardan biri olmuştum ve bundan pişman değildim. Çünkü büyüdükçe öğrenmiştim ki bazen insanın kendini koruması için korktuğu şeylerden biri olması gerekiyordu. Kendimi korumak için korkularıma dönüşmek zorunda kalmıştım. İnsan kendini koruduğu için pişman olur muydu?

Ben, sadece bana yapılanları diğer insanlara yapıyordum çünkü bana kimse başka bir şey öğretmemişti acıdan ve acıtmaktan başka.

Ama içimden bir his en başa geri döndüğümüzü söylüyordu. Zaman beni büyütmüştü ama buraya geldiğimden beri tekrar yirmi yaşındaki kız çocuğuna dönüşmeye başlamıştım. Korku fidanları yıllar sonra tekrar içime düşmüş ve yeşermeye başlamıştı. O kıza geri dönemezdim, kalbimde öldürdüğüm o kıza tekrar dönüşmek bir nevi intihar olurdu ve ben kendi intiharıma neden olmayacak kadar akıllı biriydim.

Karşı çıkmam gerekiyordu, karşımda dikildiklerinde kendimi korumam gerekiyordu ama bunu yapmak için en ufak bir çaba sarf etmiyordum. İçimden bir ses bırakmamı ve ne kadar dibe batacağımı görmemi istiyordu. İçten içe merak ediyordu; tarih tekerrür ettiğinde en başa geri döneceğini mi yoksa yoluna bu sefer daha kolay mı devam edeceğimi mi? Bende merak ediyordum ama biliyordum ki hayat bize bir şeyler öğretse de geçmiş karşımıza dikildiğinde o günkü insandan daha farklı biri olamıyorduk. Acı acıydı, büyüsek de değişsek de şiddeti ve etkisi her zaman aynıydı.

Ne yapacaktım, ne yapmalıydım bilmiyordum ama aklımda bir fikir vardı. Biliyordum o yolu tercih ettiğim anda eski Berçil'e geri dönecektim ama karşımda dikilen insanları da iyi tanıyordum. Artık iki tarafta birbirini alttan almayacaktı çünkü ne onların bana ne de benim onlara karşı sabrım vardı. Kavgaysa kavga edecek, birbirimizi sonuna kadar kıracaktık. Dibi görecektik ama bu sefer yüzeye çıkmamız daha kolay olacaktı. Çünkü artık birbirimizi sevmiyorduk.

Yanlış KaderWhere stories live. Discover now