sekiz

1.7K 219 312
                                    

_______________________________________

koko:
inupi.
yemin ederim böyle olacağını bilmiyordum.

inupi:
sana en başta bana anlatmanı söyledim.
söylemedim mi?

koko:
evet.
ama korktum.

inupi:
bu bir bahane değil.
ablam öldü.
bahanesi olamaz.

koko:
biliyorum.
bak gerçekten.

inupi:
akane'nin ölüm nedenini kimseye söylemeyi düşünmüyorum.
yani korkmana gerek yok.
ne bok yiyorsan rahat rahat yiyebilirsin.

koko:
sana yazma amacım bu değildi ki.

inupi:
bu yüzden tutuşmadı mı götün?

koko:
hayır.
ben sadece özür dilemek istedim.

inupi:
gerek yok.

koko:
ne demek gerek yok.
arkadaşımsın sen benim.

inupi:
insanlar arkadaşlarının ablasını öldürmüyor.

koko:
ben öldürmedim.
sadece sebep oldum.
inupi, lütfen.

inupi:
artık arkadaş değiliz.
senin yüzünü görmeye katlanabileceğimi sanmıyorum.

koko:
HAYIR.
ben böyle olsun istemedim.

inupi:
akane ölmüş olmasa bile seninle arkadaş kalamazdım.
umarım kullandığın her neyse bağımlı olmadan uzaklaşırsın.
senin için tek dileğim bu.

koko:
bağımlı falan değilim.
inupi.
yanlış anladın.

inupi:
kullandın ama?
şimdi satıyorsun da?

koko:
evet ama isteyerek değil.

inupi:
isteyerek veya istemeyerek.
beni ilgilendirmiyor zaten.
dikkat et sen de ölme.

koko:
özür dilerim.
inupi?
baksana.
(görüldü)

_______________________________________

telefonunu yatağa fırlatıp karanlık odada volta atmaya devam etti. bulaştığı işin büyük bir şeyle sonuçlanacağını biliyordu ama inui'yi kaybedeceğini düşünmemişti. bu zamana kadar ne yaptıysa da inui onu bırakmamıştı.

kolundaki saat gözüne çarpınca telaşla ceketini ve yatağa attığı telefonu kaptı. koşar adımlarla evden çıkıp kendini sokağa attı. apartmanın köşesine bıraktığı motosiklete -kendisinin değildi, yanına girdiği adamlar vermişti- bindi. tam o sırada telefonuna gelen konum gideceği rotayı belirlemişti. kokonoi bu hayata nasıl alışacağını bilmiyordu.

saat gece yarısına gelirken iyiden iyiye boşalmış şehrin sokaklarından geçti. şimdi her şey boş geliyordu. sanki bir amacı olmadan yaşıyormuş gibiydi.

kısa sürede belirlenen konuma ulaştığında motosikletten indi. fazla ışık olmayan, yıkık dökük binaya girdiğinde dudaklarının iki yanındaki yaralarla sırıtan sanzu'yla karşılaştı. daha sonra üst kata çıkmak üzere onu takip etti.

ikinci kata ulaştıklarında belki de içinde bulundukları yapının en sağlam kapısından geçtiler. içeri girdiklerinde asıl adam da oradaydı.

anlatamam | kokonui.Where stories live. Discover now