on

1.4K 210 139
                                    

çoğu kişi işte, çocuklar da okulda olduğu için boş olan sokakta arkalı önlü yürüyorlardı. sanzu'nun saçma itirafından sonra kokonoi onu zorla sınıftan çıkarmıştı. şimdi de inui'den gelen ısrarlı aramalara rağmen okuldan kaçıp kokonoi'nin evine gidiyorlardı.

"iyi bok yedin." diye bağırdı. ayağıyla önündeki taşı tekmeleyip yürümeye devam ederken. "inui seni ihbar ederse ne yapacaksın?"

"ya sen beni mi düşünüyorsun, yerim seni." sanzu gülerek konuştuğunda kokonoi yürümeyi bırakıp yolun ortasında durdu.

"sen bir geri zekalısın." ve tekrar yürümeye başladı.

"beni çok sevdiğin için endişelenmeni anlıyorum ama inui ihbar etse de ispatlayamaz."

"itiraf ettin ya amına koyayım."

kokonoi'nin apartmanına geldiklerinde sanzu'nun kolunu bırakıp merdivenleri önden çıktı. beşinci kata ulaştıklarında önce sanzu, sonra kokonoi eve girdi.

sanzu kendini salondaki koltuklardan üçlü olana atıp ayaklarını orta sehpaya uzatırken karşısında volta atan kokonoi'ye sırıttı. "onu seviyorsun değil mi?"

"ne?"

"akane'nin adını verdin çünkü aklına gelen ilk kişi oydu. seishu'dan sonra tabii."

tekli koltuktan aldığı yastığı sanzu'nun suratına fırlattı. "sus."

"peki o biliyor mu? ablasının senin yüzünden öldüğünü yani." dedi, kokonoi'nin fırlattığı yastığı tekrar ona fırlatırken.

"biliyor. şimdi senin yaptığını da öğrendi. her şeyi mahvettin."

sanzu omuz silkti. "sen mahvettin, ben değil."

kokonoi cevap vermek yerine kendini tekli koltuklardan birine bıraktı. sinirden başı ağrımaya başlamıştı.

o sırada sanzu cebinden dün alışverişini yaptığı paketlerden bir tane çıkardı. "tek paketim kaldı, o yüzden biri senin ikisi benim." dedi ve paketin içindeki kapsüllerden ikisini ağzına atıp yuttu. paketi içinde kalan tek kapsülle kokonoi'nin kucağına attı.

hiç istemese de hayır demedi. pakette kalan tek kapsülü alıp boğazından aşağı gönderdi. bu saatten sonra çok da önemli değildi zaten. her şeyi batırmıştı.

"biricik sevdiğini doğramaktan vazgeçtim. yakışıklı bir şeymiş, yazık olur."

kokonoi, ne diyorsun dercesine sanzu'nun suratına baktı. sanzu yattığı yerden kalkıp koltukta oturan kokonoi'nin yanından geçerken sırıttı.

"ikinizle ilgili daha eğlenceli planlarım var." dedi, ve evden ayrıldı.

o gittikten sonra kokonoi cebinden telefonunu çıkardı. inui'nin bütün öfkesine tek başına göğüs gerecekti. sanzu sadece ortalığı karıştırmaktan hoşlanıyordu. sonuçlarına katlanacak olan kokonoi'ydi.

_______________________________________

inui:
ciddi miydi o?
cevap ver bana.

koko:
kim?

inui:
o yanındaki sikik.

koko:
ciddiydi.

inui:
nasıl yaparsın böyle bir şeyi.
ablamı öldüren herifle nasıl o kadar yakın olabilirsin.

koko:
mecburum.

inui:
siktir git.
sen gerçekten malsın.

koko:
özür dilerim.

inui:
niye geldi bizim okula?
niye izin verdin?

koko:
bilmiyorum.
haberim yoktu.

inui:
gerçekten aklım almıyor.
ne biçim şeylere bulaştın.

koko:
onu ihbar edecek misin?

inui:
neye dayanarak?

koko:
ispatlayamaz demişti gerçi|
bilmiyorum.

inui:
diyecek bir şey bulamıyorum.
ama sana müstahak.
ne halin varsa gör.

koko:
özür dilerim inupi.
gerçekten öyle birden söyleyeceğini düşünmedim.

inui:
neyini düşünmedin amına koyayım.
o anasını siktiğim neyin peşinde onu da mı düşünmüyorsun?
sen kafayı mı yedin?

koko:
mecburum, biliyorsun.

inui:
onunla arkadaş olmak da mecburiyetlerin arasında mı?

koko:
hayır.

inui:
iyi.

koko:
dur.
yanlış anladın.

inui:
ben anlayacağımı anladım.
bırak.

koko:
sen beni hiç dinlemiyorsun ki.

_______________________________________

koko kusura bakma kardesim seni ne kadar cok sevdigimi biliyosun ama neyini dinlesin amk

anlatamam | kokonui.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin