37

6.9K 520 46
                                    

                     Güle güle Kemal Aydın
              ______________________
"Sonunda gelebildin"

Adama dönmemle gülerek bana baktığını gördüm.

"Eeee o kadar çağırdın gelmezsek ayıp olurdu"

Gülerek dediği şeyle ben de güldüm. Şerefsiz

Sonra etrafı inceledi.

"Buluşmak güzelde komiser ortam pek müsait değil"

Konuşmasıyla güldüm.

"Sen nere-"

Konuşmamı bitirmeden bana doğru geldi ve eli boynuma doğru gitti daha ne olduğunu anlamdan gözlerim karardı.

........

Boynundaki derin acıyla gözlerimi açtım. Etrafa baktığımda karanlık bir yerde olduğumu gördüm. Bir sandalyeye bağlanmıştım. Kolumda ise serum vardı. Ne oluyor lan!

Adamın içeriye girmesiyle sinirle ona döndüm.

"Ulan sarı! Nereyi istersen giderdik böyle getirmek zorunda mıydın"

Dediklerimle güldü.

"Ama komiserim o zaman heyecanı kalmazdı"

Sinirle ona doğru atılmaya çalıştım ama sadece çakıştım. Hayvan beni nasıl bağladıysa kıpırdamak çok zordu.

"Komiserim o sandalyeden kendi başına kalkmak imkânsız"

Çırpınmayı bıraktım. Sinirle adama döndüm!

"Ne istiyorsun lan benden şerefsiz!"

Başını hayır dercesine salladı.

"Küfür hiç sana yakıştı mı komiserim"

Sakin sakin konuşmasıyla daha da sinirlendim.

"Şimdi"

Konuşmaya başlamasıyla karşı sandalyeme oturdu.

"Biz sana yılardır ne dedik"

Ona ne saçmalıyorsun dercesine baktım.

"Bu işin peşini bırak dedik sen ne yaptın bizi umursamadın. Burnun dikine gittin"

Sinirle homurdandım.

"Ne yapsaydım buyur milleti zehirle mi deseydim"

Güldü

"Ee ne yapalım bu da bizim ekmek kapımız komiserim"

Sinirle ona atıldım ama kıpırdayamadım.

"Senin ekmek kapını sikiyim"

Başını hayır dercesine salladı

"Hep küfür hep küfür başkomiserim. Ben ne güzel sakin bir şekilde konuşuyorum."

Konuştuktan sonra ayağa kalktı ve arkaya doğru gitti. Kısa sürede geldikten sonra elindeki silahı masaya bıraktı.

"Şimdi iki kardeşine bir Esin'e bir sana kaldı kaç?"

Sorusuna boş boş bakarak cevap verdim!

Güldü

"Ama çok sıkıcısının be komiserim. Tamam ben söyleyeyim. Kaldı 2"

Eliyle iki işareti yaptı.

"Şimdi gönül isterdi bu iki mermiyi göğsüne sıkmak ama şartlar"

Eliyle serumu gösterdi.

"Seni buna itti. Ama bu iki mermi için endişelenme ben onun içinde birini buldum"

Dedikleriyle yerimde dikleştim.

"Bak burda kim var"

Telefonu bana uzatmasıyla bakışlarımı oraya çevirdim. Videoda Alaz vardı otoparkta arabamın önündeydi bir sürü polis vardı ve o sinirli bir şekilde Sergen'le konuşuyordu.

"Şimdi ben seni izlerken baktım bu savcı senin için çok önemli"

Sinirle ona doğru atıldım. Sandalyeden kurtulamaya çalıştım.

"Seni geberteceğim şeref yoksunu. Öldüreceğim oğlum seni. Hele bir burdan kurtulayım seni lime lime etmezsem ben de Kemal değilim şerefsiz. Senin ecelin olacağım"

Bağırarak konuşmamla sadece gülümsedi.

"Onun başına bir şey gelsin seni geberteceğim"

Daha da güldü.

"Bence kendin için endişelenmelisin. Yolun sonu geldi komiserim"

Sinirle sandalyeden kurtulmaya çalıştım.

"Ulan ölsem bile peşine düşeceğim. Diğer taraftan kalkıp geleceğim seni geberteceğim. Diğer iki tarafta elim yakanda"

"Uzatma artık Cengiz"

Birinin karanlık taraftan bağırmasıyla o tarafa döndüm. Kim olduğu belli olmazsa bile Vural olduğuna adım kadar eminim.

"Sana da sıra gelecek Vural. Geberteceğim seni!"

Bağırmamla adam yerinden kalktı ve yanıma geldi sonra da serumu açtı. Sonra tekrar karşıma geçti.

"Ne veriyorsun lan bana!"

Bağırmamla bir soruma bir bana baktı.

"M4 ama sıvı hali. Seni yavaş yavaş öldürecek. Tıpkı annenin ölümü gibi"

Dedikleriyle sinirle soludum.

"Öldüreceğim zaten seni! Niye daha fazla sebep veriyorsun köpek!"

Bağırmamla güldü ve geriye yaslandı.

"Gülebildiğin kadar gül çünkü bundan sonra seni ağlatacağım"

Hiçbir şey yapmadı sadece yüzüme baktı.

Gözlerim yavaş yavaş kapanmaya başladı.

Adam elini bana salladı.

"Güle güle Kemal Aydın"
_______

50k'yı geçmişiz yerim sizi💖

Asayiş Ben Kemal | GayWhere stories live. Discover now