44

6.8K 505 22
                                    

"Bu Alaz savcıda ne asık suratlı biriymiş. Bununla sevgili olan kişiye yazık bee!"
__________________
Karakoldan içeriye girmemle beni gören Sergen hızla yanıma geldi.

"Abicim sen niye bu kadar erken geldin. Dinleneli kaç gün oldu"

Ona sinirle baktım.

"Allah aşkına başlama Alaz gibi konuşmaya karşı dairemde bir tane senden var zaten bir de iş yerinde olmasın"

Başını olumsuz anlamda salladı.

"Abi sanki adam haksızmış gibi konuşuyorsun"

Derin bir nefes aldım. Günlerdir evdeydim ve biraz daha evde kalsaydım sanırım kafayı yerdim.

"Sergen beni düşündüğünü biliyorum ama emin ol şu an çok iyiyim."

Konuşmamla bana gülümsedi.

"Kerem geldi mi?"

Kerem istihbarata M4 davasına bakan grubun lideriydi. Davayı onun başkanlığında ilerletiyorlardı. Birkaç operasyonda da beraber çalışmıştık. Bu sevkiyat gününe kadar beraberdik. Ona ve ekibine bir oda ayarlanmıştı burda.

"Başkomiserim"

Arkamdan gelen sesle o tarafa döndüm. Kerem gülerek bana bakıyordu. Onu görünce benim de yüzümde bir gülümseme oluştu.

Hızla yanıma geldi ve bana sarıldı. Sarılışına karşılık verdim. Ayrılınca beni hafif bir süzdü ve gülerek bana bakmaya devam etti.

"Uzun zaman oldu görüşmeyeli. Çok özlemişim yaaa"

Konuştuktan sonra tekrar sarıldı. Evet gerçekten de uzun zaman olmuştu.

"Hastaneye gelmek istedim ama operasyondaydım gelemedim kusura bakma"

Sorun değil dercesine kafasını salladım.

"Seni iyi gördüm"

Gülümsedim.

"Kardeşim ne özlemişsin bee!"

Sergen'in sesiyle Kerem ona döndü.

"Kıskanma seni de özledim"

Sergen Kereme göz devirdi. Kerem bu hareketine güldü ve ona sarılmak için hamlede bulundu ama Sergen hemen bunu engelledi.

"Kolunu kırmamı istemiyorsan hemen şimdi dur!"

Kerem Sergen'i dinlemedi ve hemen ona sarılmaya çalıştı. Bense bu manzaraya gülerek bakıyordum.

"Başkomiser Kemal Aydın"

Adımı duymamla Sergen ve Keremde durdu ve üçümüzde sesin geldiği tarafa döndük.

Alaz ciddi bir ifadeyle bize bakıyordu. Bir tık sinirli gibiydi. Yavaşça yutkundum.

Kerem hızla yanına gitti ve elini sıktı. Alaz kısa süre Kereme baksa da bakışları tekrar bana döndü. Bu bakışlar burda ne işin var bakışlarıydı. Çünkü sabah işe gelip gelmemem üzerine konuşmuştuk. Ve Alaz kesin bir sözle işe gelmemem ve dinlenmem gerektiğini söylemişti ama ben burdaydım. Dinlenmem 10 günü geçmişti bence fazla dinlemiştim bile. Hem kendimi iyi hissediyorum.

Ben ve Sergen de Alazın yanına gittim.

"Hoş geldiniz sayın savcım"

Yüzünde hâlâ bir mimik yoktu.

"Hoş buldum başkomiserim"

Sesi tam aksini söylüyordu. Ortam birden gerilmişti.

"Savcım o zaman biz toplantıya geçelim. Sizin işleriniz vardır"

Bir saatte adliyede duruşması vardı. Başını tamam anlamında salladı. Keremin ekibi ve biz beraber toplantı odasına gittik. Kısa süre sonra Selim amir gelince toplantıya başladık.

Bana kötü bakışlar atan Selim amir ve Alaz'a şirince gülümsedim ama pek işe yaradığı söylenemez.

Önüme bırakılan dosyayla bakışlarımı dosyaya çevirdim. Kapağı açtığımda Vural'ın nemrut sıratını gördüm. Hah! Ne güzel.

"Son aldığımız gelişmelerle Vural'ın buluşma yeri için büyük bir önlem aldığını gördük."

Buluşma yerinin kuş bakışını gösteri.

"Bu gördüğünüz taraf teslimatın olacağı nokta"

Kerem eliyle iki yeri gösterdi.

"Bu iki yer zayıf nokta oradan girmemiz bizim için avantaj. Talat sayesinde bizden birkaç kişi içerde olacak."

Birkaç şey daha söyledikten sonra Sergen konuşmaya başladı.

"Cemal'in verdiği bilgiler doğrultusunda. Ceren'in birkaç mekânını öğrendik. Yapılan araştırmalar sonucunda Ceren'in mekânları olduğu teyit edildi. Bu mekânlarda alınan M4'lerin parası sevkiyatın bütçeleri para ile ilgili her şey var. Sevkiyat günü buralara da baskın yapılacak"

Birkaç şey daha konuştuktan sonra toplantı bitti. Herkes yavaş yavaş çıkmaya başladı.

"Sana gelme demedim mi lan ben!"

Selim amirim sert sesiyle güldüm

"Ama amirim...."

Eliyle beni durdurdu.

"Oğlum senin kendine garezin mi var? Daha doğru düzgün dinlenmeden gelmişsin buraya. Düşüp bayılsan ne yapacağım ben"

Oturduğu yerden kalktı.

"Adamı hasta ediyorsun başkomiser hasta ediyorsun!"

Söylene söylene odadan çıktı. En azından eve de yollayabilirdi.

Sonra Alaz kaktı.

"Kolay gelsin arkadaşlar"

O da odadan çıktıktan sonra Kerem bana döndü.

"Bu Alaz savcıda ne asık suratlı biriymiş. Bununla sevgili olan kişiye yazık bee!"

Dedikleriyle Sergen bir bana bir Kereme baktı sonra da gülmeye başladı.

Asayiş Ben Kemal | GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin