40

7.5K 518 7
                                    

                           Eee hakettin ama
                      ________________
Alaz ve Sergen hızla hastaneye varmalarıyla danışmandan öğrendikleri kata doğru yürümeye başladılar. İkiside Selim amiri görmeleriyle ona doğru yürüdü.

"Amirim"

Sergen'in sesiyle Selim amir ona döndü.

"Doktor hâlâ içerde"

Selim amirin konuşmasıyla Sergen bir şeyler dedi ama Alaz onları hiç dinlemedi bile çünkü şu an istediği tek şey sevgilisinin yüzünü görmekti. Hızla odanın içersini gören cama doğru gitti.

İçerde gördüğü bedenle gözlerini kapattı. Bir müddet öyle bekledikten sonra tekrar açtı gözlerini. Gözlerinin dolmasına engel olamadı. Normalde soğuk kanlılığını korurdu ama bugün bunu başaramamıştı.

Gördüğü bedenle gözleri dolsa bile yüzünde bir gülümseme oluştu. Yavaş yavaş inceledi bedeni yüzü solmuştu, göz altlarında halklar oluşmuştu, dudakları morarmıştı. Onu böyle görmek Alazı fazla üzmüştü. O ona kıyamazken başkalarının gözünü bile kırmadan böyle bir şey yapması onu sinirlendiriyordu.

Gözünü bile kırpmadan sevgilisini izledi. Kemal'i saatler içinde bulmuş olsalar da bu Alaz için bir ömür gibi gelmişti. Hayatının en zor anlarından biriydi.

Koluna birinin dokunmasıyla o tarafa döndü. Selim amir ona gülümsedi ve omzunu sıvazladı.

"Merak etme o iyi olacak. Kemal çok güçlüdür"

Alaz gülümsedi ve sadece başını salladı. O da biliyordu sevgilisi çok güçlüydü. Bunca şey olduktan sonra bile yıkılmamıştı. O hayatında gördüğü en güçlü insanlardan biriydi.

Kapının açılmasıyla ikisinin bakışları o tarafa döndü. Doktor kapıyı kapattıktan sonra ikisinin yanına geldi.

"Durumu nasıl"

Doktor ona merakla bakan iki adamla hafifçe güldü.

"Merak etmeyin durumu şu an iyi. Kan yenileme işlemi uyguluyoruz. Kanundaki uyuşturucuyu temizlemeye çalışıyoruz. Ne kadar miktar aldığını bildiğimiz için işimiz daha kolay. Kan temizlendikten sonra duruma bağlı olarak uyandırıp uyandırmayacağız. Vücut çok yorgun bu yüzden sadece sabredip beklemek lazım"

İkiside aynı anda başını salladı

"Teşekkürler"

Alaz konuştuktan sonra Selim ve doktor gitti o ise tekrar sevgilisine döndü.

Beklerdi onu Alaz bir ömürde beklerdi onu

______

Sergen sorgu odasında oturan adama vurmamak için kendini zor tutuyordu. Talat sadece Kemal'i değil ona bunu yapan adamı da getirmişti.

"Neden yaptın"

Sorduğu soruyla karşısındaki adam güldü. Sergen adama bir şey yapmamak için ellerini birleştirdi çünkü her an karşısında sırıtan adama birkaç yumruk vurabilirdi.

"Ben Haşmet'in yeğeniyim amcamı suçsuz yere hapse attı. Uyardım ciddiye bile alamadı. Anlayacağın başkomiserin amcamı suçsuz yere hapse attı yani başına gelen her şeyi hakketti"

İşte Sergen için her şey o anda koptu hızla yerinde kalktı ve karşısında sırıtan adama yumruğunu geçirdi. Cengiz aldığı darbeyle sandalyeden düştü.

"Senin yalanını sikiyim"

Konuştuktan sonra bir tane daha geçirdi yüzüne.

"Sergen!"

Birinin bağırmasıyla ve onları ayırmaya çalışanlarla Cengiz'in yakasını bıraktı.

"Tamam sakinim sakinim"

Ellerini havaya kaldırarak konuştu. Sonra da dudağı ve kaşı patlamış adama bakıp güldü.

"Eee hakkettin ama beni suçlayamazsın"

Göz kırptıktan sonra sorgu odasından çıktı. Gözde sinirli bir şekilde yanına geldi.

"Hani bir şey yapmayacaktın"

Sergen acıyan elini ovuşturdu.

"O söz karşımda sırıtarak konuşan adamı görene kadardı."

Gözde umursamaz şekilde konuşan adamla göz devirdi. Şu an yaptığı şey yüzünden başı belaya girebilirdi.

"Adamı revire falan götürün. Sonra atın nezarete Selim amir gelene kadar. Ben de şu Talat'a gideyim"

Konuştuktan sonra diğer sorgu odasına girdi. Talat çay içiyordu. Bu karakoldaki herkes Talat'a minnettardı başkomiserini kurtarmıştı.

"Umarım çok bekletmedik"

Talat gördüğü adamla içinden sonunda dese de bunu ona söylememişti. Bir saat içinde gitmesi gerekiyordu. Vural sorunu vardı bir de.

"Hayır ama hızlı olursak çok güzel olur"

Sergen başını tamam anlamında salladı.

"Peki tamam hızlı olalım o zaman Kemal'in orada olduğunu nereden biliyordun"

Talat soruya güldü.

"Çünkü Vural'ın yanındaki adamlardan biriyim. Bugün adamlar konuşurken duydum Kemal başkomiseri tutuğunu sonra nerede olduklarını falan öğrendim sonra da oraya gittiğimde Vural gitmişti Cengiz ve Kemal başkomiser vardı. Sonrasında zaten biliyorsunuz"

Konuşmasıyla Sergen anladım dercesine başını salladı.

"Neden yardım ettin. Sonuçta Vural'ın adamısın"

Talat Vural'ın adamısın lafıyla yerinde dikleşti. Bu laftan hep nefret ederi. Vuralı hiçbir zaman sevmemişti.

"Komiseriniz bana bir teklifte bulundu ben de teklifini kabul etiğimi göstermek istedim"

Sergen tekrar başını salladı. Kabul etme şekline gülmeden de edemedi.

"Adam yüzünü görmedi mi ya Vural'a söylese"

Talat gülümsedi.

"Merak etme komiser ben önlemimi aldım"

"Peki başka diyeceğin bir şey var mı?"

Talat soruyla elini iç cebine attı. Çıkardığı davetiyeyi Sergen'e uzattı. Sergen gördüğü davetiyeyle kaşlarını çattı. Bir resim sergisi davetiyesiydi. Bakışları tekrar Talat'a çevirdi.

"Bu resim sergisin yapılacağı yerde bir toplantı olacak. Bir sonraki sevkiyat günü konuşulacak. Artık ne zaman yapılacağını öğrenirsiniz. Ben öğrenip söylemek isterdim ama böyle bilgiler bizimle paylaşılmıyor"

Sergen tekrar sergi davetiyesini inceledi. Ellerine büyük bir fırsat geçmişti. Eğer sevkiyatın ne zaman yapıldığını öğrenirlerse. Bu işe bir son verebilirlerdi.

Asayiş Ben Kemal | GayWhere stories live. Discover now