|16|

29.8K 2.5K 1.3K
                                    

-

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


-

"Küçük piç ya." diye sinirle homurdanan adam önden kahveye girdiğinde arkasındaki adam elini omzuna koydu.

"Lan tamam amma uzattın." dedi. Genç bir çocuğun onlara bu denli karşı çıkıp laflar söylemesi adamının sinirini oldukça bozmuştu fakat kendisi nedendir eğlenmişti. Çocuğun o sert tavırları anlık olarak hoşuna gitmişti. Üstelik tipi de hoşuna gitmişti. Bir daha ne zaman görürdü acaba...

İkili köşedeki boş masaya geçtiklerinde arkasına yaslandılar. Koyu kahve saçları olan adam bakışlarını etrafta dolaştırırken kasadaki esmer adamı gördü. Ahmet masaya oturan kişilere baktığında tanıdık yüz fark etti. Adam elini kaldırıp ona selam verince o da selam verdi ve kasanın arkasından çıkıp yanlarına gitti.

"Selamün aleyküm Ahmet kardeş." dedi adam oldukça rahat bir tavırla.

"Aleyküm selam." dedi Ahmet yukarıdan ona bakarken. Bu adamdan pek haz ettiği söylenemezdi. Bu yüzden çok da hoşnut olmamıştı buraya gelmesine. Gerçi arada gelirdi de, uzun zamandır yoktu.

"Bayağıdır görüşmüyoruz, ne güzel önceden çok iş yapardık." dedi adam ve masanın üzerindeki çerez tabağından ağzına bir fındık attı.

"Kendi işlerimi yoluna soktum, gerek kalmıyor senle iş yapmaya, ondandır." dedi esmer adam sert bir sesle.

"Ama alındım bak. Tamam iş değil de bir görmeye gelir insan, özleştik." dedi sırıtarak.

Gözlerini devirdi Ahmet ve "Levent boş boş konuşup da canımı sıkma. Söyle çocuğa ne istiyorsan getirsin. İç, oyna kalk git." dedi ve arkasını dönüp kasaya doğru yürüdü.

Levent onun arkasından bir süre baktıktan sonra önüne döndü. İki çay getiren çocuk çayları bıraktıktan sonra kartları getirmişti. Çay içerken kağıt oynadılar.

Saat gece yarısına geldiğinde dükkanı kapatacakları için kimse kalmamıştı. Sandalyeleri ters bir şekilde masaların üzerine koydular ve toparladılar. Murat birkaç halledilmesi gereken işi hallederken Ahmet bir masaya oturdu ve az önce dükkanda çalışan çocuğa marketten kendisine aldırttığı birasını açtı.

Murat biraz sonra yanına geldiğinde masada düşünceli bir şekilde oturan adamı gördü. Gözleri boşluğa takılmış adam iç çekiyordu. Bacaklarını açarak yayıldığı sandalyede arkasına yaslanmış art arda yudumlar alıyordu birasından.

Bir nefes verip yanına gitti. Onun karşısındaki sandalyeyi çekip oturduğunda dirseklerini masaya dayayıp ona dikti bakışlarını.

"Ahmet." dedi onun dikkatini çekmek için. Kara gözler bakışlarını boşluktan karşısındaki adama çevirdi. "Madem bu işe bu kadar karşısın ne diye dertli dertli oturuyorsun burada?" diye sordu.

Murat salak değildi. Her şeyin farkındaydı. Hele Cengiz'in Ahmet’e olan aşkına çoktan ayıkmıştı. Zaten bugünkü yaptıkları konuşmadan sonra gidip zorla Ahmetle konuşmuştu. Olan biten her şeyi kısaca anlatması için sıkıştırdığında Ahmet ağzını bıçak açmamıştı fakat sonradan Murat üzerine gidince, onlar hakkında düşüncelerini söylediğinde kısaca yaptıkları konuşmadan bahsetmişti. Murat bunu beklediği için pek de şaşırmamıştı fakat Cengiz'e üzülmüştü.

Tehlikeli Yakınlaşma [BXB] Where stories live. Discover now