Jimin, sorunlu aile hayatıyla uğraşmaktan çok yorulmuştu. Üstelik homofobik bir anneyle yaşamak onu sandığından fazla zorluyor, kendini her seferinde buz pistine atarken buluyordu.
Ama bilmiyordu. Kafasını dağıtmak için konserde karşılaştığı, ona as...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Y/n: Medyaya koyduğum şarkı, Fyis Park Jimin'in kendisidir aksini iddia eden etmesin lol. Son sahnede dinlemenizi tavsiye ederim. İyi okumalar🤍
Yediği tokat, Taehyung'u üç saat boyunca sahilde tutmuştu. O acının geçmesini beklemişti saatlerce fakat asla geçmemişti ve sanki katlanarak büyüyordu. O kadar büyümüştü ki kalbini esir almıştı. Babasından dayak yediği zamanlarda ki gibi; bedeninden çok, kalbi acıyordu.
Gece ikide Yoongi aramış, evine geldiğini söylemişti. Taehyung onun yanına gitti. Yoongi aramasa o sahil bankında saatlerce oturabilirdi. Geçmişi eşeleyip, içine Jimin'i katabilirdi. Ama üstünü tekrar kapatamazdı. Konu Jimin olduğunda, yapamazdı.
"İç şunu, hasta olacaksın." Önüne konan kahve kupasını ellerinin arasına aldı ve tekrar geriye yaslandı. Dolu ve huzursuz hissediyordu. Diğer yandan ise çok boştu içi. Ruhu. Yüzünü sıvazladı. Haplarını tekrar almaya başlamalıydı.
"Konuşmak ister misin?" Yoongi ona dikkatle baktı. İyi olmadığını biliyordu.
"Neyi?" Dedi Taehyung koltukta biraz daha kayarak. "Hangi birini?"
Yoongi sessiz kaldı. Söyleyebileceği bir şeyler olmalıydı. Jimin ile aralarında bir şey olduğunu- ya da sadece Taehyung'un hislerini- biliyordu.
"Jimin'le alakalı bir şey mi oldu?"
Taehyung boşluğa bakarken, bir çocuk gibi kafasını salladı. "Onu öptüm."
Tepkisini merak ettiğinden, arkadaşına baktı. Yoongi belirsiz yüzüyle ona bakıyordu. "Onu öpmek iyi hissettirmedi mi?"
Taehyung dudaklarını büküp kafasını iki yana salladı. "Hissettiğim en güzel duyguydu."
"O zaman neden böylesin?" Dedi Yoongi. Koltukta hafifçe eğildi ve dirseklerini dizine yasladı. "Ruhun çekilmiş gibi."
"Yoruldum sanırım." Güldü. "Çok çabuk yorulmuş olmalıyım. Belki onun aşkını bulmak için biraz daha çabalamalıydım. Ama yorulduğumu hissediyorum. Kalbimde bir sıcaklık olsun istiyorum Yoongi." Gözlerini arkadaşına dikti. "Soğuk bir kalple yaşamaktan da, çabalamaktan da çok yoruldum. Herkesi görüyor. Herkese elini uzatıyor. Beni görmüyor, inatla. Çimenlerin arasında ki toplu iğneyi bile gören gözleri, benim mahvoluşumu nasıl göremedi?" Cümleleri bittikten sonra yutkundu. Canı yanıyordu. Konuştukça daha fazla batıyordu göğsü. En başından beri içmeyi düşünmediği kahve kupasını önünde ki sehpaya bıraktı. Yoongi'nin bir şey demesini beklemeden kalktı ve odasına gitti. Bu anlattıklarının ya da göğsünün batmasın bir çözüm yolu yoktu.
